TTK da kambiyo senedi ile ilgili düzenlemeler olması nedeniyle davalının görev ve alacaklı olarak takip yapanın davalı olması nedeniyle husumet itirazının reddine karar verilmiştir. ......
LTD ŞTİ .." olarak emre yazılı olarak düzenlenmiş olması, diğer bir deyişle de nama yazılı olarak düzenlenmemiş olması nedeniyle tüketici yönünden geçersizdir.Dolayısıyla iş bu senede dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus takip yapılamaz. Yargıtay kararlarında da belirtildiği üzere nama yazılı düzenlenmesi gerekirken emre yazılı düzenlenmesi nedeniyle geçersiz olduğunu taraflar ileri sürmemiş olsa dahi resen dikkate alınmalıdır....
Esas sayılı kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipten ve takip dayanağı olan ... seri numaralı, 21/04/2018 düzenleme tarihli, 11.400,00 TL bedelli çekten kaynaklı davalı ......
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe: Dava, davalı tarafça------ esas sayılı icra dosyası ile başlatılan kambiyo senetlerine özgü takip sebebi ile davacının davalıya borcu olup olmadığına dair menfi tespit davasıdır. Dava dilekçesi, gelen müzekkere cevapları, dosyaya sunulan tüm bilgi belgeler bir bütün olarak değerlendirildiğinde, ----- aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takibe başlanıldığı, kambiyo senedin keşidecisinin muris ----- olduğu, murisin 05.09.2019 tarihinde vefat ettiği, TMK m. 606 hükmünde öngörülen mirası yasal ret süresi olan üç aylık süre içerisinde davacı tarafça -----esas sayılı dosyası üzerinden 18.10.2019 tarihinde davacının mirası kayıtsız şartsız reddettiğine dair karar verildiği ve kararın 31.10.2019 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. 4721 sayılı TMK'nın ilgili hükümleri gereğince mirası reddeden kişiler murisin haklarına sahip olamaz ve borçlarından sorumlu tutulamazlar....
Bu nedenle, icra mahkemesince, genel mahkemede açılan menfi tesbit davası ve ceza davası bekletici mesele yapılamayacağı gibi, anılan mahkeme kararlarına dayalı olarak, İİK' nun 168., 169/a ve 170/a maddelerine aykırı hüküm tesisi de mümkün değildir. Bu nedenle davalı vekilinin menfi tespit davası ile kamu davasının bekletici mesele yapılması gerektiğine yönelik istinaf sebebi yerinde değildir. (Benzer yönde Yargıtay 12....
Somut olayda da aynı taraflar arasındaki aynı bonoya dayalı takibin imzaya itirazın kabulü ile durdurulmasına ilişkin mahkeme kararının 13/02/2017 tarihinde kesinleşmiş olduğu, kesinleşmenin sonucu olarak da takibin iptal edildiği görüldüğünden, alacaklı tarafından borçlu hakkında aynı bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile ikinci kez takip yapılması mümkün değildir. Zira yukarıda da açıklandığı gibi bu karar, genel mahkemelerde verilen kararlardan önce kesinleşmiş olup artık taraflar yönünden birbirlerine karşı kesin hükmün neticesini doğurmaktadır. O halde, mahkemece kesin hüküm nedeniyle takibin iptaline karar verilmesinde isabetsizlik yoktur....
Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit DAVA TARİHİ:05/04/2024 KARAR TARİHİ:06/05/2024 Mahkememizde görülmekte olan 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı takip alacaklısının müvekkiline, dava dışı takip borçlusu ...'...
DELİLLER: Kayseri Genel İcra Dairesinin ... esas sayılı takip dosyasında: alacaklının ... ve Ali Toker İnşaat Turizm Taşımacılık San. Tic. Ltd. Şti. olduğu , borçlunun ... olduğu, 281.048,26-TL toplam alacak üzerinden kambiyo senetlerine özgü takip başlatıldığı anlaşılmıştır. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: Davacı taraf kendisi hakkında Kayseri İcra Dairesinin ... E sayılı dosyasında Kambiyo senedine özgü takip yoluyla takip başlatıldığını, takibe konu iki adet bonoda davacının lehtar ve ilk ciranta konumunda olduğunu, keşideciye ödememe protestosu çekilmediğini, alacaklının kendisine başvurma ihtimali bulunmadığından menfi tespit dilemiştir. Davalıya usulüne uygun olarak dava ve cevap dilekçesi tebliğ edilmesine rağmen davaya cevap vermemiştir. Kayseri İcra Dairesinin ......
Asıl dava davacısı karşı davaya cevap dilekçesinde:daha önce mahkemeye sundukları dava dilekçesi ile açtıkları iflas istemli davasına karşın; davalı vekilinin halihazırda iflas davası içerisinde karşı dava yoluyla menfi tespit davası açma talebinin mümkün olmadığını, davalının iflas davası konusu olan iflas takibi sırasında var olan itiraz hakkını kullanmış olması nedeniyle bildirilen Yargıtay kararlarına göre karşı dava yoluyla açılan menfi tespit davasının hukuki yarar yokluğundan reddi gerektiğini belirterek karşı davanın hukuki yarar yoksunluğundan reddine karar verilmesini savunmuştur. İstanbul ... İcra Müdürlüğünün ..... Esas sayılı takip dosyasının Uyap örneğinin incelenmesinde; davacı alacaklı ... tarafından borçlular ....., ... İnşaat Ve Ticaret Limited Şirketi aleyhine toplam 278.339,04 TL alacağın tahsili için kambiyo senetlerine özgü iflas yolu ile takip başlatıldığı anlaşılmıştır. 15.000,00 TL İflas avansı yatırılmıştır....
İcra Müdürlüğü’nün 2014/10537 esas sayılı dosyasında da tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla takip başlatılmış ise de, sonuç olarak bankanın kredi alacağının 24.11.2014 tarihli dilekçede belirtilen 1.020.933,21 TL olduğu, davacı tarafından bu miktarın üzerinde kalan kısım ile ilgili menfi tespit davası açmakta hukuki yararının bulunduğu, ancak davacı tarafından davalı banka vekilinin bankanın alacaklı olduğu tutara ilişkin talebine göre kalan kısım için menfi tespit davası açıldığı, mahkemenin taleple bağlı kalarak verdiği davanın kabulüne ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, bonoya dayalı olarak yapılan takipler nedeniyle menfi tespit istemine ilişkin olup, davacı ve dava dışı borçlular aleyhine davalı banka tarafından iki adet icra dosyasında Kambiyo senetlerine mahsus takip başlatmıştır....