Borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşılırsa, talebi üzerine, borçlunun dava sebebi ile uğradığı zararın da alacaklıdan tahsiline karar verilir. Takdir edilecek zarar, haksızlığı anlaşılan takip konusu alacağın yüzde kırkından aşağı olamaz.” Bu kanun hükmü nedeniyle menfi tespit kararları kesinleşmeden icra edilemezler. Ayrıca alacaklının Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin hükme bağladığı yargılama gideri ve vekalet ücreti konusunda da bir ihtiyati haciz talebi olmadığı gibi ihtiyati haciz kararında da söz konusu ilamda yazılı yargılama gideri ve vekalet ücretinden dolayı da ihtiyati haciz kararı verildiği belirtilmemiştir. İİK’nun 265. maddesi uyarınca borçlu itiraz sebepleriyle bağlı olduğuna göre alacaklının da ihtiyati haciz talep ederken dayandığı alacak sebepleri ile bağlı sayılması taraflar arasındaki eşitlik ilkesine ve menfaatler dengesine uygun düşer....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2010/568 Esas sayılı dosyası ile menfi tespit davası açtığı, bu davanın lehine sonuçlanması sebebi ile icra takibinin durduğu yargıtay incelemesinden geçen menfi tespti dosayının yargıtayca bozulduğu bunun üzerine menfi tespit yargılaması sırasında işlem yapılmadığından icra takip dosyasının takipsiz bırakılması durumunun söz konusu olduğu ve alacaklı vekilince yargıtay 19. Hukuk Dairesi'nin 26/09/2018 tarih ve 2017/320 Esas, 2018/4532 Karar sayılı ilamı sunularak icra takip dosyasının yenilendiği ve hacizlerinde bu kapsamnda yenilendiği anlaşılmıştır. Borçlu vekili tarafından sunulan dilekçe ile 34 XX 841 plaka sayılı araç üzerindeki haczin kaldırılması talep edildiği ancak bu talebin reddi üzerine Van İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/102 Esas sayılı dosyası üzerinden söz konusu araçtaki haczin kaldırılmasını talep ettiği ilk derece mahkemesince şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmıştır....
İhtiyati hacze itiraz eden vekili, söz konusu çeke ilişkin Lüleburgaz Asliye Hukuk Mahkemesinde, ihtiyati haciz kararından önce menfi tespit davası açıldığını ve çek hakkında tedbir kararı verildiğini belirterek ihtiyati haczin kaldırılmasını talep etmiştir. Mahkemece, itirazcı-borçlu tarafından Lüleburgaz Asliye Hukuk Mahkemesine menfi tespit davası açıldığı, ihtiyati hacze konu alacak hakkında taraflar arasında görülen bir davanın mevcudiyeti nedeniyle ihtiyati hacze itirazın da bu mahkemece değerlendirilmesi gerektiği belirtilerek mahkemenin görevsizliğine,dosyanın Lüleburgaz Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, hüküm ihtiyati haciz isteyen vekili tarafından temyiz edilmiştir....
İcra Müdürlüğü'nün 2012/10286 E. sayılı dosyasında müvekkilinin adresi dışındaki adrese İİK'nun 89'uncu maddesi uyarınca haciz ihbarnameleri gönderilerek, müvekkilinin malvarlığının haczedildiğini, İİK'nun 89'uncu maddesi uyarınca açılan menfi tespit davasının süresinde olmadığından dolayı reddine karar verildiğini, bu nedenlerle davalı hakkında genel hükümlere göre menfi tespit davası açıldığını, ancak haciz baskısı nedeniyle ihtirazi kayıtla davalıya 305.711 TL ödeme yapılarak menfi tespit davasının kanunen istirdat davasına dönüştüğünü, yapılan ödemenin ileride haksız çıkması halinde davalıdan tahsil edilememe riski bulunduğunu belirterek, davalının malvarlığına ihtiyati tedbir konulmasını talep etmiştir....
- K A R A R - İhtiyati haciz isteyen vekili, müvekkili adına açılan menfi tespit davasının kabul ile sonuçlandığını belirterek, yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden aleyhine karar verilen banka hakkında ihtiyati haciz isteminde bulunmuş talep uygun görülerek mahkemece ihtiyati haciz kararı verilmiştir. İhtiyati hacze itiraz eden vekili, menfi tespit davası hakkında verilen kararın temyiz edilmesi nedeniyle henüz kesinleşmediğini belirterek ihtiyati haczin kaldırılmasını talep etmiştir. Mahkemece menfi tespite ilişkin hükmün kesinleşmeden icra edilemeyeceği belirtilerek itirazın kabulüyle ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm ihtiyati haciz isteyen vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 20.04.2015 tarih ve 2015/73-2015/73 D.İş sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi ihtiyati hacze itiraz edenler (borçlular) vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: İhtiyati hacze itiraz edenler vekili, müvekkillerinin ihtiyati haciz talebine konu alacak ile ilgili olarak menfi tespit davası açtığını, alacağın esasına ilişkin bir dava açıldıktan sonra ihtiyati haczin ancak bu davanın görülmekte olduğu mahkemeden istenebileceğini, hali hazırda Ankara Asliye 7....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ihtiyati haczin kaldırılması talebinin incelenmesi sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı itirazın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde ihtiyati hacze itiraz eden vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - İhtiyati haciz isteyen vekili, çeke istinaden ihtiyati haciz isteminde bulunmuş, talep uygun görülerek mahkemece ihtiyati haciz kararı verilmiştir. İhtiyati hacze itiraz eden vekili, çekin keşide yeri ile müvekkilinin adresinin İstanbul olması nedeniyle Konya Mahkemeleri’nin yetkisiz olduğunu, menfi tespit davasının devam ettiğini belirterek ihtiyati haczin kaldırılmasını talep etmiştir....
Mahkemece, haczin kaldırılması talebinin İİK na göre İTM görevi kapsamında olduğuna dayanılarak davanın görev nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, emekli aylığına haksız olarak haciz konulduğunu bildirerek mağduriyetinin giderilmesi talebi ile eldeki davayı açmıştır.Maddi olayları bildirmek taraflara, hukuki tavsifi yapmak ve uygulanacak yasa maddelerini bulup uygulamak hakime aittir. Somut olayda davacı haczin haksız olduğunu, icraya konu borçtan sorumlu olmadığını ileri sürmekte olup, bu haliyle dava menfi tespit davası niteliğinde bulunmaktadır. Hal böyle olunca mahkemece taraflardan iddia ve savunmaları ile delil ve belgeleri sorulup değerlendirilerek sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken aksi düşüncelerle yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın BOZULMASINA, 26.11.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi. ......
İcra ve İflâs Kanunu'nun m.265,I’e göre, “Borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata … itiraz edebilir.” Bu hükümle muterizin hangi nedenlerle ihtiyati hacze itiraz edebileceği belirtilmiş olup, somut olay bakımından itiraz sebebi olarak ileri sürülen hususlar, İcra ve İflâs Kanunu'nun 265’nci maddesinde kapsamında sınırlı olarak belirtilen itiraz sebeplerinden olmayıp, aynı Kanun’un 264’üncü maddesinde düzenlenen ihtiyati haczi tamamlayan merasim veya menfi tespit davası sırasında incelenebilecek nitelikte bulunduğundan, mahkemece itirazın reddine karar vermek gerekirken, yazılı gerekçe ile ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle ihtiyati haciz isteyen vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, peşin harcın istek hâlinde iadesine, 14.12.2011 gününde oybirliği ile karar verildi....
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın niteliğine ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun anılan kararına göre 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usûlü Hakkında Kanun uyarınca yapılan takiplerden (Sosyal Güvenlik Kuramunun süresi içinde ödenmeyen prim ve diğer alacaklarının tahsiline ilişkin olarak) kaynaklanan tüm davalar (ödeme emrine itiraz, menfi tespit, haczin kaldırılması, haczedilemezlik), sonucu verilen hüküm ve kararların temyiz incelemesi Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin görev alanı içerisine girmektedir. SONUÇ: Taraflar arasındaki uyuşmazlığın niteliğine ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun anılan kararına göre, inceleme görevinin Yargıtay 10. Hukuk Dairesine ait olduğu düşünüldüğünden, bu hususta karar verilmek üzere dosyanın HUKUK İŞBÖLÜMÜ İNCELEME KURULUNA GÖNDERİLMESİNE, 04.09.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi...