Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında somut olaya bakıldığında olayın meydana geldiği yerin ve dava dışı sigortalı-------- ikametgah adresinin --------- olduğu, davalının süresi içinde icra dairesinin yetkisine ve takibe itiraz ettikleri --- müdürlüğünün yetkili olduğunu belirttikleri, HMK m.6 uyarınca, icra takibinin --- yapılması gerekteği, icra takibinin yetkisiz icra dairesinde yapıldığı anlaşılmakla davanın özel dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine dair karar vermek gerekmiştir. Böylece icra takibinin yukarıda açıklanan yetkili yer icra dairesine yapılmayarak itirazın iptali davasında yetkili icra dairesinde yapılmış geçerli bir icra takibi bulunmasına dair dava şartının yerine getirilmemiş olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : MENFİ TESPİT Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava mirasta iade hükümlerine dayalı olarak icra takibinin iptali ve menfi tespit istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 16.01.2016 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.02.2016 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2016 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 11.4.2015 tarihinde yürürlüğe giren, Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda Değişiklik Yapılması Hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 05.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Davalı abonenin açtığı menfi tespit davası dosyasının incelenmesinden; her iki davanın da taraflarının ve dava konusu alacağın aynı olduğu görülmüştür. Davalardan biri hakkında verilecek kararın, diğerini etkileyecek nitelikte bulunması halinde iki dava arasında bağlantı varsayılır ve biri diğeri için bekletici mesele yapılır. Davalı abonenin davacı aleyhine açtığı menfi tespit davası, bu davanın sonucunu etkileyecek mahiyettedir. O halde mahkemece; menfi tespit davasının bu dava yönünden bekletici mesele sayılarak neticesinin beklenilerek ve ulaşılacak sonuç uyarınca karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır.” gerekçesiyle bozulmuştur. Söz konusu bozma ilamı uyarınca mahkemece bu defa; menfi tespit davasının kabul edildiği, borçlu olmadığının tespitine karar verildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
yapılmış olmasının itirazın iptali ve menfi tespit davası yönünden dava şartı niteliğinde bulunduğunu, husumet ehliyeti bulunmayan adi ortaklığa karşı takip başlatıldığı ve icra takibindeki bu eksikliğin bu aşamada tamamlanamayacak olduğu gerekçesiyle; asıl ve birleşen davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, hile ve muvazaa nedeniyle menfi tespit, icra takibinin iptali, istirdat ve icra inkar tazminatı taleplerine ilişkin olduğundan, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 4.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 15.1.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
ın terekesi ile ilgili hiçbir sorumluluğu bulunmadığını, mirasçılık sebebiyle icra takibi yapılan mirasçıların mallarının haczedilmesi sonucu işbu menfi tespit davasını açmak zorunda kaldıklarını, davacılar aleyhine yürütülen Büyükçekmece ..... İcra Müdürlüğü'nün ..... E. Sayılı icra takibi ile ..... Bankası .........
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/375 KARAR NO : 2024/306 DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 31/05/2022 KARAR TARİHİ : 25/04/2024 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle Davanın -----İcra Müdürlüğü'nün-----Esas sayılı takip dosyası nedeniyle, davacı---- borçlu olmadığına dair menfi tespit ve icra takibinin davacı ----- yönünden iptali davası olduğunu, iş bu icra takibinde davacıya ödeme emrinin gönderilmediğini, daha sonra davacı ----- ilçesinde bulunan bilumum taşınmazlarının tapu kaydına 30.03.2009 tarihinde haciz konulduğunu ve icra dosyasından davacı ----- İlçesinde bulunan bilumum taşınmazlarının tapu kaydına 26.08.2013 tarihinde tekrardan haciz konulduğunu, ----- Esas sayılı takip dosyasında davacı ------ borçlu sıfatının mevcut olmadığını, sonradan ---- borçlu olarak eklendiğini, icra dosyasında davacı...
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR- Dava, bedelsiz kalan bononun icra takibine konulduğu iddiasına dayalı menfi tespit ve tazminat istemine ilişkindir. Davalı vekili cevabında, davanın reddi gerektiğini savunmuştur....
İcra Müdürlüklerinde takibe konulduğunu, kendisi adli tatilde nöbetçi iken bu hususta davacının talepte bulunması üzerine davaya konu çeklerle ilgili icra takiplerinin durdurulmasına karar verdiğini, bu durumda icra takibinden sonra açılan menfi tespit ve çek iptali davalarının değil, icra takibinden önce açılmış menfi tespit ve çek iptali davalarından söz edilebileceğini, dolayısıyla icra takibinin durdurulması kararının doğru olduğunu, adli tatil sonrasında mahkeme hakiminin göreve başladığını ve esasen geçici olan bu tedbir kararının doğru olduğuna inandığı için görevli hakimin de bu tedbiri kaldırmayıp sürdürdüğünü, asıl alacak miktarı 47.500 YTL olmasına karşın, toplam olarak alınan teminat tutarının 200.000 YTL kadar olduğunu, dolayısıyla bu hukuki karar nedeniyle davalıların bir zararlarının da doğmadığını istikrarlı biçimde savunmuş, tanık A... Z...T....... de Küçükçekmece 2....
YANIT : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, takip konusu ilamda talebin yalnızca tapu iptali veya tazminat olmayıp, bu taleplerden ve terditten ari ve bağımsız olarak taşınmazın 11.534 m2'si üçüncü şahıs adına tescil olduğundan bu bölüm için 1.711.530,00 TL tazminatın davalıdan alınarak davacıya ödenmesi talebinin bulunduğunu, mahkemenin tazminat ödenmesine karar verdiğini bildirerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda, şikayetin kabulü ile, müşteki aleyhine Bodrum 2. İcra Müdürlüğünün 2019/11038 Esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinin iptaline karar verilmiştir....