(Yargıtay HGK'nun 29.04.2021 T, 2017/(19)11-946 E. 2021/540 K. sayılı kararı)Davacı vekili kötüniyet tazminat talebinin reddinin de yerinde olmadığını ileri sürmüş ise de; dava İİK 89/3 maddesine dayalı olarak açılan menfi tespit davası olup koşulları oluşmadığından tazminat isteminin reddi yerindedir.Açıklanan nedenle davacı vekilinin istinaf isteminin kısmen kabulü ile kararın HMK 353.1.b.2 maddesi gereğince kaldırılarak yeniden hüküm kurulmasına karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM: Gerekçesi ayrıntılı kararda açıklandığı üzere;1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜNE,2- 6100 sayılı HMK.'nın 353/1-b-2 maddesi gereğince İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 23/05/2023 gün ve 2022/537 Esas - 2023/466 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,3-Davanın KABULÜ ile; davacının İstanbul Anadolu ......
Asliye Ticaret Mahkemesinin 2007/691 E. sayılı kesinleşen menfi tespit davası ile de sabit olduğu üzere davanın tarafları arasındaki akdi ilişkiye istinaden yapıldığı tespit olunamadığından diğer davacılar yönünden menfi tespit talebinin kabulü gerektiği davalıların takibinde kötüniyeti sabit olmadığından tazminat isteminin yerinde olmadığı gerekçeleri ile ... hakkında açılan davanın feragat nedeniyle reddine, diğer davacılar ...Gıda Akaryakıt İnş. San. Ltd. Şti. ve ... tarafından açılan davanın kısmen kabulüne ... 4. İcra Müdürlüğü'nün 2010/5813 sayılı takip dosyasında takibe konu 12.05.2013 tarihli 123.000,00 TL bedelli dekonttan dolayı davalıların borçlu olmadıklarının tespitine, tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacılar Yeni Bosna Ltd. Şti. ve ... vekili ile davalılar vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacılar ... Ltd....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalı ile müvekkili arasında 24.07.2012 tarihli el telsiz satışına ilişkin 19.06.2010 tarihli Kanal Satış Sözleşmesi akdedildiğini, davalının bu sözleşmeyi haksız olarak feshettiğini, taahhüt ettiği edimleri yerine getirmediğini, bu nedenle verilen siparişleri yetiştiremediklerini,başka firmalardan mal almak zorunda kaldıklarını belirterek uğranılan zarara ilişkin olarak şimdilik 10.000,00 TL maddi tazminat ile 10.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiş, 01.07.2015 tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminat istemini 32.831,72 TL’ye yükseltmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı...vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 14/06/2012 gününde verilen dilekçe ile menfi tespit istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; menfi tespit istemi yönünden verilen hüküm kesinleştiğinden bu konuda yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına, koşulları oluşmadığından icra inkar tazminat talebinin reddine dair verilen 12/04/2018 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Menfi tespit Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit ve tazminat davasına dair karar, davalılar ve davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosya üzerinde yapılan incelemede davalı vekilince verilen temyiz dilekçesinde, temyiz incelemesinin duruşmalı yapılmasının talep edildiği ve temyiz eden vekilince 04.12.2015 tarihinde 200.00.-TL gider avansının ödendiğine ilişkin tahsilat makbuzunun dosyada bulunduğu görülmekte ise de, dosya içerisinden Yargıtay duruşma davetiyelerinin tesbliği için posta pullarının çıkmadığı tutanakla saptanmıştır....
"İçtihat Metni" TARİHİ : 05/12/2013 NUMARASI : 2011/329-2013/317 Taraflar arasındaki menfi tespit davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, menfi tespit istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı idare vekilince temyiz edilmiştir. Dosyada bulunan kanıt ve belgelere kararın dayandığı gerekçelere göre davacı idarenin borçlu olmadığının tespiti ile kötü niyet tazminat isteminin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma ve Menfi Tespit Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından reddedilen menfi tespit talebi ile lehine hükmolunan maddi tazminat ve yoksulluk nafakasının miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 123.60 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 12.05.2015 (Salı)...
Kabul tarihi 28.03.2023 olan 7445 sayılı İcra ve İflas Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 31.maddesi ile de 6102 sayılı Kanunun 5/A maddesinin birinci fıkrasında yer alan “paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında” ibaresi “para olan alacak, tazminat, itirazın iptali, menfi tespit ve istirdat davalarında,” şeklinde değiştirilmiş olup ayni yasanın geçici 1. Maddesi ile "... 6102 sayılı Kanunun 5/A maddesinin birinci fıkrası ile 7036 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasına eklenen menfi tespit ve istirdat davaları hakkındaki hüküm, 1/9/2023 tarihinde ve sonrasında açılacak davalar hakkında uygulanır. " hükmü getirilmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesi ile; işbu davadaki talebin, menfi tespit istemine ilişkin olduğu, 6102 sayılı TTK. 5/A maddesine göre, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olduğu, menfi tespit davalarının bu kapsamda değerlendirilmesinin mümkün olmadığını ve arabuluculuk şartının bulunmadığı gerekçesi ile istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: Dava; kambiyo senedinden kaynaklı yapılan icra takibine ilişkin olarak, davacının davaya konu icra dosyasından borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir....
Hukuk Dairesinin 24/05/2021 tarihli 2020/2891 Esas, 2021/4366 Karar sayılı ilamı ve yerleşik uygulamalarında da HMK’nın 106. maddesinde düzenlenen tespit davasının özel bir şekli olan menfi tespit davasının, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat davası olarak nitelendirilemeyeği ve menfi tespit davalarının arabuluculuk dava şartına tabi tutulmadığı yönündeki kararları" dairemiz tarafından da benimsenmiştir Somut olayda, davacı icra takibine konu edilen çekte lehtar konumunda olması sebebiyle çek tazminatından sorumluluğu bulunmadığı nedenine dayalı olarak borçlu olmadığının tespitin talep etmiş olmakla, menfi tespit davasının “konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri” cümlesinden olmadığı, bu nedenle dava zorunlu arabuluculuk dava şartına tâbi bulunmadığından, mahkemece yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın kaldırılması gerekmiştir....