WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

- K A R A R - Davacı-birleşen menfi tesbit davasının davalısı ... vekili 1.906.500.000.TL. alacak için itirazın iptali birleşen davada ise menfi tesbit isteminde mahkemece 29.9.2005. gününde itirazın iptali talebi reddedilmiş menfi tesbit talebi kabul edilmiştir. HUMK.nun değişik 440/III-1.maddesindeki karar düzeltme ile ilgili parasal sınır 21.7.2004 tarih, 25529 Sayılı Resmi Gazetede yayınlanan ve aynı tarihte yürürlüğe giren 5219 Sayılı Kanun ile 6.000.000.000.-TL.ye çıkarılmıştır. Buna göre 6.000.000.000.-TL.den az olan hükümlerin onanmasına veya bozulmasına ilişkin Yargıtay kararları hakkında karar düzeltme yoluna başvurulamaz. HUMK.nun 427.maddesinin 5.fıkrasına göre 6.000.000.000.-TL.lık karar düzeltme sınırının belirlenmesinde bu maddenin 4.fıkrası hükmü uygulanmak gerekir. Bu nedenlerle hüküm altına alınan 1.906.500.000 TL.'ye yönelik bozma kararı ile ilgili davalı ( birleşen dosyanın davacısı) vekilinin karar düzeltme isteminin reddi gerekmektedir....

    "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) Taraflar arasındaki menfi tesbit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin yetkisizliğine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı muhtelif keşide tarihli ve her biri 2000 YTL bedelli çeklerin isteği dışında elinden çıktığını ileri sürerek çeklerden dolayı davalıya borçlu olmadığına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili davacının icra takibinden önce menfi tesbit davası açtığını, HUMK.nun 9.maddesi gereğince davalının ikametgahı mahkemesi olan Demirci Asliye (Ticaret) Mahkemesinin yetkili olduğunu beyan ederek davanın yetkisizlik nedeniyle reddini savunmuştur....

      "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava çekteki imza inkârına dayalı menfi tesbit istemine ilişkindir. Mahkemece yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve alınan grafolog bilirkişi raporuna göre çek üzerindeki imzanın davacının eli ürünü olmadığı, sahtelik iddiasının herkese karşı ileri sürülebileceği ve davacının dava konusu çekle sorumlu tutulamayacağı gerekçesiyle menfi tesbit isteminin kabulüne karar verilmiş; hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        Hal böyle olunca menfi tesbit davası açma süresinin dolmadığı gözetilmeden aksi düşüncelerle davanın süre yönünden reddinde isabet görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 12.10.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Mahkemece davanın reddine karar verilmiş,hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Davacı davalıdan satın aldığı kereste bedeli olarak çek verdiği halde kerestenin teslim edilmediğini ancak çeklerin takibe konulduğunu bildirerek önce 27.9.2008 tarihli çek için menfi tesbit davası açmış,daha sonra 27.10.2008 tarihli diğer çekin de takibe konulması nedeniyle bu çek içinde menfi tesbit davası açmıştır.Mahkemece davalar birleştirilerek yapılan yargılama sonucunda verilen 24.2.2009 tarihli kararında davanın reddine karar verilmiştir.Aynı borç için verilen iki çekin takibe konulması nedeniyle ayrı ayrı açılan menfi tesbit davalarının birleştirilerek yargılamalarının yapılması sonucunda birleşen her bir dava için ayrı ayrı hüküm kurulması,yargılama gideri ve ücreti 2009/8917-14511 vekaletlerin de ayrı ayrı hesaplanması gerekir.Kaldı ki davalının birleşik davada konulan tedbirle takibin durdurulmasına karar verilmesi nedeniyle % 40 tazminat talebinde bulunduğu halde bu konuda da olumlu yada olumsuz...

            Davalı borçlu vekili, takip dayanağı çekteki tarihlerin kasıtlı olarak değiştirildiğini, tasarruftan önceki tarih gibi düzenlendiğini, takip konusu çekle ilgili menfi tesbit davası açıldığını, davacı ile müvekkilinin hiçbir ticari bağlantısı olmadığından haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır. Davalı ..., davacının diğer davalı oğlu ... ile evli olduğunu, dava konusu taşınmazın mal kaçırma amacı ile devredilmediğini, bu taşınmazın önceden kendisine miras yolu ile intikal ettiğini, takip konusu çekin taşınmazın devrinden çok sonra düzenlendiğini, davalı oğlunun davacıya borçlu olmadığını ve menfi tesbit davası açıldığını belirtmiştir....

              Başka bir ifade ile dava dilekçesinde hem menfi tesbit hem de zayi sebebiyle çek iptali talepleri bulunmaktadır. Bu taleplerden menfi tesbit davası hasımlı, çek iptali davası ise hasımsız olarak açılması gereken birbirinden bağımsız davalar olup sonuçları itibari ile de birbirinden farklıdırlar. Bu durumda mahkemece öncelikle menfi tesbit ve çek iptali taleplerini içeren davaların tefrikine karar verilmelidir. Öte yandan icra mahkemesince yapılan yargılama ve yargılama neticesinde verilen karar takip hukuku ile ilgilidir. Bu nedenle mahkemece yeni bir imza incelemesi yaptırılarak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmelidir.Bu yönler gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine 28.11.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi. Aslı gibidir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Menfi tesbit Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tesbit davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA ve aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenden alınmasına 17.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Menfi Tesbit Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tesbit davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA ve aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenden alınmasına 12.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde 2.740 lira menfi tesbit istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Dava dosyasında bulunması gereken Balıkesir 3. Müdürlüğünün 2003/3650 esas sayılı takip dosyası ile kefil .......,'ın açtığı Balıkesir 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin menfi tesbit dosyasına rastlanılamamıştır. Sözü geçen dosyanın dosyaların eklenerek birlikte konulması ve ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 21.4.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu