Davalı ...Ltd.Şti. vekili, müvekkilinin davacı şirkete borçlu olmadığının tespiti istemi ile menfi tesbit davası açmış,mahkemece davalar arasında irtibat bulunduğundan bahisle birleştirme kararı verilmiştir. Mahkemece, toplanan delile göre davalı ...Ltd.Şti.'nin davacı şirkete 3.551,90 TL borçlu olduğunun tesbiti ile davacının açtığı tasarrufun iptali davasının kabulü ile bu miktar alacak ile sınırlı olarak haciz ve satış isteme yetkisi verilmiş; hüküm, davacı ...Ltd.Şti vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK'nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemi ile ayrı bir dava olarak açılmış menfi tespit istemine ilişkindir. Tasarrufun iptali davaları basit yargılama usulüne tabi menfi tespit davası ise yazılı yargılama usulüne tabidir....
K A R A R Dava, tasarruf teşvik ve nema alacağının tahsiline yönelik icra takibi sonrasında açılan menfi tespit ve takibin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın idari yargı yerinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle HMK'nın 115. maddesi gereğince dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiştir. İİK'nun 72.maddesine göre "Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir." İcra takibinden önce veya sonra açılan menfi tesbit davasında görevli mahkeme HMK'nın göreve ilişkin hükümlerine göre belirlenir. Uyuşmazlık İş Hukukundan kaynaklanmakta ise menfi tespit isteminin de yine İş Mahkemesinde görülmesi gerekir. Öte yandan 2577 sayılı İYUK'un 2.maddesine göre gerçek kişiler aleyhine idari yargıda idari dava açılması da mümkün değildir....
K A R A R Dava, tasarruf teşvik ve nema alacağının tahsiline yönelik icra takibi sonrasında açılan menfi tespit ve takibin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın idari yargı yerinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle HMK'nın 115. maddesi gereğince dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiştir. İİK'nun 72.maddesine göre "Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir." İcra takibinden önce veya sonra açılan menfi tesbit davasında görevli mahkeme HMK'nın göreve ilişkin hükümlerine göre belirlenir. Uyuşmazlık İş Hukukundan kaynaklanmakta ise menfi tespit isteminin de yine İş Mahkemesinde görülmesi gerekir. Öte yandan 2577 sayılı İYUK'un 2.maddesine göre gerçek kişiler aleyhine idari yargıda idari dava açılması da mümkün değildir....
K A R A R Dava, tasarruf teşvik ve nema alacağının tahsiline yönelik icra takibi sonrasında açılan menfi tespit ve takibin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın idari yargı yerinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle HMK'nın 115. maddesi gereğince dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiştir. İİK'nun 72.maddesine göre "Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir." İcra takibinden önce veya sonra açılan menfi tesbit davasında görevli mahkeme HMK'nın göreve ilişkin hükümlerine göre belirlenir. Uyuşmazlık İş Hukukundan kaynaklanmakta ise menfi tespit isteminin de yine İş Mahkemesinde görülmesi gerekir. Öte yandan 2577 sayılı İYUK'un 2.maddesine göre gerçek kişiler aleyhine idari yargıda idari dava açılması da mümkün değildir....
İİK'nun 72. maddesine göre; "Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir. İcra takibinden önce açılan menfi tesbit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir. İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyle icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini istiyebilir. (Değişik: 9/11/1988-3494/6 md.) Dava alacaklı lehine neticelenirse ihtiyati tedbir kararı kalkar. Buna dair hükmün kesinleşmesi halinde alacaklı ihtiyati tedbir dolayısıyla alacağını geç almış bulunmaktan doğan zararlarını gösterilen teminattan alır....
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tesbit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, icra takibine konu edilen bononun teminat senedi olduğu iddiasına dayalı menfi tesbit davasıdır. Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davacı tarafından kesin delillerle ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 5.12.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tesbit hukukuna ilişkin davada Mersin 3. Asliye Hukuk ile Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kaçak elektrik kullanımı iddiasına dayalı menfi tesbit sistemine ilişkindir. Dosya kapsamından, davanın Asliye Ticaret Mahkemesinde açıldığı, 10 günlük yasal süre içinde iş bölümü itirazında bulunulması nedeniyle dosyanın Asliye Hukuk mahkemesine aktarıldığı, Asliye Hukuk Mahkemesince de görevsizlik kararı verildiği anlaşılmaktadır. Ayrı Ticaret Mahkemesi kurulu olan yerlerdeki Asliye Hukuk ve Asliye Ticaret arasındaki ilişki görev değil iş bölümüne ilişkindir. T.T.Y.nın 5/3. maddesine göre "iş bölümüne itirazın kabul edilmesi halinde dosya ilgili mahkemeye gönderilir, bu mahkeme dosyaya bakmak zorundadır." hükmü yeralmaktadır....
İİK’nın 72.maddesinde düzenlenen menfi tesbit davacı icra takibinden sonra açılabileceği gibi, davanın icra takibinden önce açılması da mümkündür. Nitekim, yanlar arasında imzalanan 27.10.1994 tarihli inşaat sözleşmesi uyarınca davacılar emlak vergilerinin davalı tarafça ödenmesi gerektiği halde davalının kendilerinden verginin ödenmesini talep etmesi üzerine bu davayı açmışlardır. Dosyada mevcut 27.05.2008 tarihli ve 5852 sayılı ihtarnamenin tetkikinde bedelin talep edildiği, ödenmediği takdirde yasal işlemlere başvurulacağı bildirilmiştir. Her ne kadar icra takibinden sonra da menfi tesbit davasının açılması mümkün ise de, takibin başlamasından sonra açılacak menfi tesbit davasında takibin durdurulması ve tedbirle ilgili şartlar gözetildiğinde davacının bu davayı açmakta hukukî yararı bulunduğu gözetilmelidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Menfi tespit Uyuşmazlık, kıymetli evrakın iptali ve menfi tesbit davasına ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 11. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 14.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Menfi tespit Uyuşmazlık, elektrik aboneliğinden kaynaklanan menfi tesbit davasına ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 7. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 29.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....