Manevi tazminat yönünden yapılan istinaf incelemesine göre ise, davalı tarafın da bu yöndeki istemi bulunduğundan, her iki istinaf talep edenler yönünden birlikte yapılan değerlendirmede; davacının dava dilekçesi incelendiğinde manevi ve itibar tazminatı isteminin marka hakkına dayalı olarak istendiği, haksız rekabete dayalı manevi tazminat isteminin bulunmadığı, Mahkemece yapılan değerlendirmede marka hakkının ihlal edilmediği, marka hakkına dayalı tecavüz olmadığı yönünde karar verildiği ancak marka hakkına dayalı tecavüze ilişkin manevi tazminat isteminin kabulüne karar verildiği, marka hakkına tecavüzün oluşmadığının kabulü ile marka hakkına tecavüzden kaynaklı manevi tazminat isteminin kabulüne karar verilmesinin doğru olmadığı, haksız rekabetin sebebiyle açılmış bir manevi tazminat istemi bulunmadığı bu sebeple Manevi tazminata yönelik olarak, davacı vekili tarafından yapılan istinaf isteminin reddi, davalı yönünden ise kabulüne karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır....
nın 353/1-b-2 maddesi gereğince İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 16/11/2021 gün ve 2018/342 Esas 2021/406 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, 3-Davalının davacıya ait tescilli marka hakkına tecavüzünün tespitine, durdurulmasına, önlenmesine, 4-Davacının haksız rekabetin tespiti, men'i ve ref'i talebinin reddine, 5-Davacının davalı markasının hükümsüz kılınması talebinin reddine, 6-Marka hakkını ihlal nedeniyle 6769 sayılı SMK’nun 151/2-c kapsamında lisans bedeli 2.000-TL maddi tazminatının 23/03/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faiz ile birlikte davalıdan tahsiline, 7-5.000-TL manevi tazminatın 23/03/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faiz ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin reddine, 8-Karar kesinleştiğinde hüküm özetinin Türkiye’de tirajı yüksek bir gazetede bir kez ilanına masrafın davalıdan tahsiline, İlk derece yargılaması yönünden; Harçlar kanunu uyarınca, Marka hakkına tecavüzün tespiti, durdurulması, önlenmesi...
&...” serisi bıçak ürünlerinin ülkemizde ve dünyada bilindiğini, müvekkiline ait.... markasının tanınmışlık, öncelik hakkı, benzerlik ve kötüniyet gerekçeleri ile hükümsüzlüğünün gerektiğini, davalının marka tescil kapsamından da görüleceği üzere davacı ile benzer ürünler üzerine kullanım gerçekleştirdiğini, davalının müvekkilinin şekil markasına tecavüz ederek ve ürün ambalajlarını taklit ederek gerçekleştirdiği kullanımların müvekkili nezdinde maddi zarara neden olduğunu, davalının müvekkilinin markasının ayırt edici karakterini zedelediğini, haksız yarar sağladığını ve itibarını zedelediğini ileri sürerek müvekkiline ait 2006/40386, 2003/01035 sayılı “...” marka tescillerine vaki tecavüzün tespiti ile meni, refi ve 5.000 TL maddi ve 5.000 TL manevi tazminat ile ambalaj ve ürünlerin benzer şekilde kullanılması, satılması dolayısıyla ortaya çıkan haksız rekabetin tespiti, men’i ve ref’ine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Bu nedenle, mahkemece, “...” ibaresini davalının ticaret ünvanında kullanımının marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğu ve bu nedenle davalının tescilli ticaret ünvanını kullanımı yönünden, marka hakkına tecavüz, haksız rekabetin tespiti ve ticaret ünvanındaki “...” ibaresinin ünvandan çıkarılması ve terkinine karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir. 3-Mahkemece, davalının tescilli ticaret ünvanını kullanımının ve ayrıca davacının markası ile iltibas oluşturacak şekilde markasal olarak kullanımının davacının marka hakkına tecavüz oluşturduğu kabul edilerek, buna göre maddi ve manevi tazminat takdir edilmiştir....
Davalı tarafça markanın davacıya ait olduğunu bildiği halde dava dışı firma için numune üretilerek, satışının teklif edilmesi markaya tecavüz fiili teşkil ediyorsa da, dava dışı firmaya satışının gerçekleştiğine dair delil sunulmadığı, davacı tarafça davalının elde ettiği gelir seçeneğine göre tazminat talep edildiği anlaşılmakla, dosyadaki delil durumuna göre, ilk derece mahkemesince ispatlanamayan maddi ve manevi tazminat ile itibar tazminatı taleplerinin tümüyle reddine karar verilmesi gerekirken kısmen kabulüne karar verilmesi yerinde görülmemiş, davacı vekilinin gerekçeye yönelik istinaf başvurusunun ve davalı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, kısmen reddine, mahkeme kararının kaldırılarak, markaya tecavüzün tespiti, meni ve refi talebinin kabulüne, maddi tazminat, manevi tazminat ve itibar tazminatı taleplerinin reddine karar verilmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 13/03/2015 tarih ve 2014/572-2015/74 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, 2008/55526 sayı ile "..." markasının müvekkili adına tescil edildiğini, bu tescile rağmen davalıların "..." isimli gazeteyi çıkarmaya devam ettiğini, bu şekilde marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet fiillerini işlediklerini ileri sürerek, marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti ile önlenmesini, markaya tecavüz nedeniyle 556 sayılı KHK'nın 61 vd. maddeleri uyarınca 1.000,00 TL maddi, 1.000,00 TL manevi, haksız rekabet nedeniyle 6762 sayılı TTK'nın 58 vd. maddeleri uyarınca 1.500,00 TL maddi, 1.500,00 TL manevi tazminatın...
Somut olayda davalı, basiretli tacir gibi davranma yükümlülüğünü ihlal ederek, davacıya ait markayı taşıyan ürünleri taklit olduğunu bilerek satışa sunduğu ve davacının marka hakkına tecavüz eylemini gerçekleştirdiği anlaşılmaktadır. Davalının, davacının marka hakkına tecavüz eylemi ve haksız rekabeti kusur niteliğinde olduğundan davacının manevi tazminata hak kazanacağından hareket ile somut olayın özelliği hak ve nesafet ilkesi gereği 4000- TL manevi tazminatın ödenmesine" karar verilmiştir....
GEREKÇE:Dava; marka haklarına tecavüzün tespiti, men'i, ref'i ve maddi - manevi tazminat ve itibar tazminatı istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesi tarafından, "... 66-c maddesi uyarınca, davacının davalıdan talep edebileceği maddi tazminat tutarının gerçeğe uygun hesap etme imkanı olmadığından maddi tazminat BK hükümlerine göre 4.000- TL olarak takdirine; taklit markalı ürünler piyasaya sürüldüğünden söz konusu markayı kullanan tüketici nezdinde davacı şirket markasının itibar kaybetmesine neden olacağı kaçınılmaz olduğundan 4000-TL itibar tazminatına; davalının, davacının marka hakkına tecavüz eylemi ve haksız rekabeti kusur niteliğinde olduğundan davacının manevi tazminata hak kazanacağından hareket ile somut olayın özelliği hak ve nesafet ilkesi gereği 4000 -TL manevi tazminatın ödenmesine" karar verilmiştir. Hüküm her iki tarafça istinaf edilmiştir....
FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/430 KARAR NO : 2022/116 DAVA : Markaya Tecavüzün Tespiti, Men'i, Maddi ve Manevi Tazminat DAVA TARİHİ : 10/03/2021 KARAR TARİHİ : 24/06/2022 KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 25/07/2022 Mahkememizde görülmekte bulunan Marka'dan Doğan Haklara Tecavüzün Tespiti, Men'i, Maddi ve Manevi Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA ; Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin dünyaca meşhur "...." markası ve ilgili şekil, logo, yazı ve sözcükleri ile "..." markasının sahibi olduğunu ve ..,... ve .... tescil numaraları ile TPMK nezdinde birçok tescilinin bulunduğunu, ayrıca müvekkilinin "..." ve "..." markasının TPMK tarafından tanınmış marka olarak kabul edildiğini, ancak hal böyle iken, İpekyolu Gümrük Müdürlüğü'nden 08/09/2020 tarihinde kendilerine e-mail yoluyla ulaşan ... sayılı durdurma kararında, müvekkilinin fikri ve sınai haklarını ihlal eder nitelikte olan "..." marka ve logolu 155 adet eşofman...
FİKRİ VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ ESAS NO : 2019/212 Esas KARAR NO : 2023/78 DAVA : Marka (Manevi Tazminat İstemli), Marka (Maddi Tazminat İstemli) DAVA TARİHİ : 02/07/2019 KARAR TARİHİ : 06/04/2023 Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Manevi Tazminat İstemli), Marka (Maddi Tazminat İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının “----- markasının---- tek sahibi olduğunu, markaların şirketin sahibi ve yetkilisi ... adına tescilli olduklarını, 2006 yılından beri markalarını korumak için faaliyette bulunduğu alanların dışında da tescillendirildiğini,----- markası ile ------ ve ürünlerin ticari olarak satılması, pazarlanması, Sergi, fuar ve organizasyonlarda dava konusu markanın kullanılması, reklam amaçlı tasarım, alıcı ve satıcılar için online sağlama hizmetleri gibi birçok hususta sadece davacının ait marka ile ----- satış mağazası açıp faaliyette bulunduğunu, davalının ------ ile ---- satış yetkisinin bulunmadığını...