Bu durumda önceki tarihli tescile sahip davacı markalarının tescilli olduğu 03 ve 35.sınıflar yönünden davalı markasının hükümsüzlük koşullarının oluştuğu kanaatine varılmıştır. Marka hakkına tecavüz iddia ve talebi yönünden yapılan değerlendirmede; SMK'nun 6/1 md'sinde nisbi red nedeni olarak düzenlenen karıştırma ihtimali, aynı kanunun 7/1 md'sinde marka hakkına tecavüz hali olarak yer almaktadır. Marka koruma kapsamına ilişkin SMK'nun 7/1-b md'sine göre ise, marka sahibi "tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetlerde aynı veya benzer mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından tkescilli marka ile ilişkilendirilme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılmasını engelleyebilir ve bu durum aynı zamanda marka hakkına tecavüz olarak nitelendirilmektedir....
Hükümsüzlük davası yönünden kötü niyetin değerlendirilmesine gelince; her ne kadar yukarıda açıklanan nedenlerle YİDK kararının iptali istemi ile açılan davada, kötü niyet iddiasının dinlenmesi mümkün değil ise de davacı taraf, davalı markasının hükümsüzlüğünü talep ettiğinden ve bu davada kötü niyet vakıasına da dayandığından, marka hükümsüzlüğü istemli dava yönünden davacının kötü niyete dayalı iddiasının değerlendirilmesi gerekmektedir. SMK'nın 6/9 maddesi uyarınca, kötü niyetle yapılan marka başvuruları itiraz üzerine reddedilir. Aynı Kanunun 25/1. maddesi uyarınca bu husus, markanın hükümsüzlüğü sebebidir....
GEREKÇE : Dava, marka ile ilgili kurum kararının iptali ile marka hükümsüzlüğü istemine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Yukarıda yapılan özetten de anlaşılacağı üzere davacı taraf, davalı şirketin marka başvurusuna itiraz etmiş, itirazının reddi üzerine YİDK karar iptali ve hükümsüzlük talebiyle işbu davayı açmış, ilk derece mahkemesince de yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmiştir. Ancak, davacı tarafça marka başvurusuna itiraz aşamasında da dayanılan tüm markaların, taraflar arasında görülen Bakırköy 2. FSHHM'nin 2021/11-53 E.-K. sayılı kararıyla hükümsüzlüğüne karar verilmiştir. Söz konusu karara karşı işbu davanın davacının istinaf talebinin ise İstanbul BAM 44. Hukuk Dairesinin 21.03.2024 tarih ve 2024/124 E.-2024/592 K. sayılı kararıyla esastan reddine karar verilmiştir....
ŞTİ adına kayıtlı 2000/12886, 2013/22628 sayılı "...", "..." ibareli markaların hükümsüzlüğü isteminden ibarettir. 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanununun 25/3 hükmü; “Marka hükümsüzlük davası, dava tarihinde sicilde marka sahibi olarak kayıtlı kişilere veya hukuki haleflerine karşı açılır. Markanın hükümsüzlüğü davalarında Kurum taraf gösterilmez.” şeklindedir. Hükümden de açıkça anlaşılacağı üzere hükümsüzlük davası sadece sicilde hak sahibi olarak kayıtlı görünen kişiye karşı açılacaktır. TÜRKPATENT’in bu davalarda taraf gösterilmesi mümkün değildir. Hükümsüzlük davası, tescilli markanın sahibine veya onun hukuki haleflerine karşı açılır. Markanın birden fazla kişinin adına tescilli olması durumunda dava bunların hepsine birden yöneltilir. Yukarıda açıklanan nedenlerle, husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Maddesinde hükümsüzlük koşulları belirtilmiş olup, belirtilen madde ile, 5. veya 6. maddede sayılan hallerden birinin mevcut olması halinde mahkeme tarafından markanın hükümsüzlüğüne karar verilir. Menfaati olanlar, Cumhuriyet Savcıları veya ilgili kamu kurum ve kuruluşları markanın hükümsüzlüğünü mahkemeden isteyebilir. Marka hükümsüzlük davası, dava tarihinde sicilde marka sahibi olarak kayıtlı kişilere veya hukuki haleflerine karşı açılır. Markanın hükümsüzlüğü davalarında Kurum taraf gösterilmez. Bir marka, 5. maddenin birinci fıkrasının (b), (c) ve (d) bentlerine aykırı olarak tescil edilmiş olup da kullanım sonucunda tescil edildiği mal veya hizmetler bakımından hükümsüzlük talebinden önce ayırt edici nitelik kazanmışsa hükümsüz kılınamaz. Hükümsüzlük halleri, markanın tescil edildiği bir kısım mal veya hizmete ilişkin bulunuyorsa, sadece o mal veya hizmet yönünden kısmi hükümsüzlüğe karar verilir. Marka örneğini değiştirecek biçimde hükümsüzlük kararı verilemez....
FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ ESAS NO : 2019/389 Esas KARAR NO : 2021/213 DAVA : Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 27/11/2019 KARAR TARİHİ : 09/12/2021 Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, İ D D İ A / Davacı...vekilinin dava dilekçesinde özetle;---- kurulduğunu, “------ ------------birbiriyle ------ geçmesi alanında ------ müşteriye---- markasının--------, Davalı......
GEREKÇE: Davacı, davalının marka tescilinin kötüniyetli olduğunu, markanın tanınmış marka olduğunu, iltibas oluştuğunu ileri sürerek markanın hükümsüzlüğü ve manevi tazminat istemli olarak dava açmıştır. İlk derece mahkemesince manevi tazminat isteminin reddine, hükümsüzlük isteminin kabulüne karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı vekili, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurmuştur. İstinaf incelemesi, HMK'nın 355. maddesi gereğince, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır....
ise ilgili kanunun 6/3 Maddesinde: “Başvuru tarihinden veya varsa rüçhan tarihinden önce tescilsiz bir marka veya ticaret sırasında kullanılan bir başka işaret için hak elde edilmişse, bu işaret sahibinin itirazı üzerine, marka başvurusu reddedilir."...
-1764 sayılı kararı ile başvuruya iade edilen ve 27.03.2017 tarihli Resmi Marka Bülteninde yayınlanan “süt ve süt ürünleri (tereyağı dahil, krema hariç)” malları yönünden, davacıların marka başvurusuna yapılmış bir itirazları olmayıp, davacıların itirazlarının yalnızca 28.11.2016 tarih ve 265 sayılı Resmi Marka Bülteninde yayınlanan mal ve hizmetlere yöneldiği, İlk Derece Mahkemesince YİDK kararının iptali davasında, dava konusu olmayan “süt ve süt ürünleri (tereyağı dahil, krema hariç)” malları yönünden herhangi bir değerlendirme yapılmaması ve hüküm kurulmaması gerekirken, bu yönden de YİDK kararının iptali istemli davanın kabulüne karar verilmesinin yerinde olmadığı, dava konusu markanın İlk Derece Mahkemesinin karar tarihi olan 24.06.2020 tarihinden sonra 15.06.2021 tarihinde tescil edildiği, davacının hükümsüzlük talebinin de değerlendirilmesi gerektiği, davalı şirket markası ile davacıların itirazlarına mesnet markalar arasında sayılan mal ve hizmetler yönünden, açıklanan nedenlerle...
Dairemizin emsal 19/09/2008 gün 2007/7547 Esas- 2008/10251 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere, marka sahibinin önceki markanın asli unsurunu muhafaza ederek markasını gençleştirmesi ve yeni seri marka yaratma hakkı bulunmaktadır. Ancak, söz konusu haktan yararlanılabilmesi için önceki markanın hükümsüzlük tehdidi altında bulunmaması ve markanın söz konusu mal ve hizmetlerde kullanılıyor olması, ayrıca, yeni marka başvurusu ile başkaları adına tescilli markalara da yanaşılmaması gerekmektedir....