Davalı ... vekili, maddi ve manevi tazminat taleplerinin fahiş olduğunu savunmuştur. İhbar olunan ... Sigorta A.Ş vekili, müvekkil şirketin aleyhine hüküm kurulmamasını talep etmiştir. Mahkemece, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davalı ... ve ... hakkında açılan maddi ve manevi tazminat taleplerinin kazada kusurları bulunmadığından reddine, maddi tazminat talebinin ıslah edilen hali ile kabulü ile 39.931,02 TL maddi tazminatın 5.000,00 TL'sine dava tarihinden itibaren, 34.931,02 TL'sine ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ...'dan tahsiline; manavi tazminat davasının kısmen kabulüne, 7.000,00 TL manevi tazminatın davalı ...'dan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
KARŞI OY YAZISI Dava haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacılar evlerinin davalı ... tarafından haksız olarak yıkılması nedeniyle oluşan maddi ve manevi zararlarının tazminini istemişlerdir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya kapsamından yıkıma dayanak yapılan mahkeme kararında davalı ... taraf değildir. Bu nedenle söz konusu mahkeme kararının belediye açısından bağlayıcılığı yoktur. İdarenin yıkım faaliyetinin idari bir işleme dayanmadığı da anlaşılmaktadır. Ortada idari bir eylem bulunmaktadır. Anayasanın 125/1. maddesine göre idarenin her türlü eylem ve işleme karşı yargı yolu açıktır. 2577 sayılı İdari Yargılama Usul Kanunu'nun 2. maddesinde idari dava türleri arasında sayılan tam yargı davaları idari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan zarara uğrayanlar tarafından açılan davalardır....
mesajın olmadığının net olarak görüleceğini bu açıdan da yerel mahkemece verilen kararın haksız olduğunun görüleceğini, hükmedilen manevi tazminat miktarının yüksek olduğunu beyan ederek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) “Manevi tazminat” başlıklı 56 ncı maddesi şöyledir: “Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir....
Somut olayda davacı vekilince ... ve ... için 10.000,00’er TL manevi tazminat, ... için 5.000,00TL manevi tazminat, ... için 5.000,00TL manevi tazminat, ... için 5.000,00TL manevi tazminatın davalı ...'dan tahsili talep edilmiş, mahkemece, ... için 5.000,00TL, davacı ... için 5.000,00TL, davacılar ... , ... ve ... için 2.500,00’er TL olmak üzere toplam 17.500,00TL manevi tazminata karar verilmiştir. Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, takdir olunan manevi tazminatın bir miktar düşük olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir....
Buna göre davacının davası haksız ve yersizdir. Açıklanan gerekçeler ile davacı Cengiz Yemişçi'nin davalı T3 aleyhine açtığı haksız fiilden kaynaklı manevi tazminat talebini içerir davasının reddine dair karar verilmiştir. İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalının eylemlerinin tazminat koşullarını oluşturduğunu belirterek kararın kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir. İSTİNAFA CEVAP : Davalı taraf istinafa cevap dilekçesinde özetle; davacı yan istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini istemiştir. G E R E K Ç E Uyuşmazlık, tehdit nedeniyle manevi tazminat isteminden kaynaklanmaktadır....
Öyleyse, bir kişinin cismani zarara uğraması sonucunda, onun (ana, baba, karı, koca gibi) çok yakınlarından birinin de aynı eylem nedeniyle ruhsal ve sinirsel sağlık bütünlüğünün ağır şekilde bozulmuşsa onların da manevi tazminat isteyebilecekleri kabul edilmelidir. Bu durumda olanların zararları ile haksız eylem arasında uygun illiyet bağı mevcut olduğundan, yansıma yoluyla değil, doğrudan zarara maruz kalma söz konusudur. Kaza sonucu ağır yaralanan ve 2 kez ameliyata rağmen iyileşmeyen çocuklarının durumu sebebiyle ruhsal bütünlüğü bozulan anne ve babanın (H.G.K. 26.4.1995 gün ve 1995/11-122, 1995/430) ve haksız eylem sonucu ağır yaralanan ve iktidarsız kalan kocanın karısının manevi tazminat isteyebileceklerine (H.G.K. 23.9.1987 gün ve 1987/9-183 1987/655) ilişkin Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararları aynı esaslara dayanmaktadır. .../... -2- Somut olayda, davacılardan Mine'nin’ın kocası olan davacı ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve diğerleri aleyhine 23/07/2013 gününde verilen dilekçe ile haksız eylemden kaynaklı manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 02/02/2016 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili ve davalılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız eylem nedeniyle uğranılan manevi zararın tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir....
Davacı, davalının evine zorla girerek kendisini darp ettiği ve korku yaşamasına neden olduğu gerekçesiyle, uğradığı manevi zararın davalıdan tazminini talep etmiştir. Davalı, davacının kavga sırasında kazara yere düştüğünü, kendisinin bir kasıt ya da kusuru olmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur. Mahkemece açılan davanın kısmen kabulü ile kabul edilen tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Dava, haksız eylem nedenine dayalı tazminat istemine ilişkin olup faiz başlangıç tarihi haksız eylem tarihi olmalıdır. Davacı vekili dava dilekçesinde tazminat talebinde bulunurken olay tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline yönelik olarak da talepte bulunmuştur....
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davacının ''İşini İyi Yapanları Kutluyoruz'' başlıklı habere ilişkin açtığı davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine; servis iş kabul kartında yer alan ifade yönünden raporun haksız rekabet yarattığının tespitine, devam eden bir haksız rekabet bulunmadığından haksız rekabetin meni talebinin reddine, zarar oluşmadığından maddi tazminat talebinin, davacı şirketin manevi şahsiyetinin zarar görmediği gerekçesi ile de manevi tazminat talebinin reddine dair verilen kararın taraf vekillerince temyizi üzerine karar Dairemizce davacı yararına bozulmuştur. Davalı vekili, bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin HUMK 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir....