TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 11/07/2019 NUMARASI : 2016/1656 2019/392 DAVA KONUSU : Tüketiciyi Koruma Kanunundan Kaynaklanan (Malın Ayıplı Olmasından Kaynaklanan) KARAR : İSTANBUL ANADOLU 6. TÜKETİCİ MAHKEMESİ 11/07/2019 tarihli ve 2016/1656 Esas, 2019/392 Karar sayılı dosyasında verilen karar istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı. Dosya incelendi....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ Mahkemece, toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre, satılan malın ayıplı olduğu hususunun ispat edilemediği belirtilerek davanın reddine karar verilmiştir....
seramiklerin adliye bahçesine getirilen 2 adet seramik ve dava dilekçesi ekine konulan fotoğraflardan anlaşıldığı üzere davacı vekilinin beyanına göre 68,04m2 beyaz ve 12,90m2 kirli beyaz olduğu ve dava konusu seramiklerin renk olarak birbirlerini tutmadığı için ayıplı olduğu, ayıplı ise gizli ya da açık ayıplı olup olmadığı; Ayıplı olan 12,90m2 seramiğin gözle bakıldığında çok bariz olarak belli olduğundan açık ayıplı olduğu, Ayıplı olduğu iddia edilen seramiklerin bedeli; ayıplı olan 12,90m2 seramik bedeli 12,90 x 254,237 = 3.279,66.-TL + KDV = 3.870,00....
Çoğun içinde az da vardır kuralı gereğince davanın, ayıplı malın iadesi ve bu ayıplı mal bedelinin iadesi olarak kabul edilip tarafların tüm iddia ve savunmaları değerlendirilerek varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. Kaldı ki mahkemece uyulan Yargıtay (kapatılan) 19. Hukuk Dairesi’nin 20.06.2016 tarihli, 2016/3863 esas ve 2016/10980 karar sayılı bozma ilamında da açıkça mahkemece, davacı kiracıya ayıplı mal satışı iddiası ile davalı satıcı aleyhine dava açması konusunda kiralayan tarafından yetki verilmiş olduğu gözetilerek işin esasına girilip, deliller eksiksiz olarak toplandıktan sonra hep birlikte değerlendirilerek varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerektiğine işaret edilmiştir. Hal böyle olunca asıl ve birleşen davada mahkemece verilen hükmün bozulması gerekmiştir....
Taraflar arasında davaya konu malların teslimine ilişkin ihtilaf yoktur.Uyuşmazlık, bir kısım malların ayıplı olduğu iddiasından kaynaklanmaktadır. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 23/c maddesinde ticari satışlarda ayıp ihbar süreleri düzenlenmiş olup, buna göre, malın ayıplı olması teslim sırasında açıkça belli ise alıcı 2 gün içinde bu durumu satıcıya ihbar etmekle yükümlüdür,açıkça belli değil ise alıcı malı teslim aldıktan sonra 8 gün içinde inceleme veya incelelettirmek ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içerisinde satıcıya ihbar ile yükümlüdür. Somut olayda, dava konusu malların inceleme veya incelettirmek suretiyle ayıplı olduğunun ortaya çıkarılmasının mümkün olması nedeniyle davalı alıcının malın tesliminden itibaren 8 gün içinde ayıp ihbarında bulunmadığı bellidir....
28.000,00 TL yazıldığını, 24.09.2019 tarihinde aracı muaneye götürdüğünde bu aracın 20.09.2018 tarihinde yapılan muayenesinde 299.314 km olduğunu aracın kilometresi ile oynandığını bu sebeple öğrenmiş bulunduğunu, aracın ayıplı olduğunu davalı taraf gizlediğinden muayene yaptıkları esnada öğrendiklerini, davaya konu aracın ayıplı olması nedeniyle kilometresi ile oynanan aracın geri iadesine, vermiş olduğu 36.000,00 TL'nin dava tarihi itibariyle işlenecek faiziyle tarafına verilmesine ya da aracın ayıplı olması sebebiyle aradaki farkın tespit edilerek karar verilmesine, dava tarihi itibariyle işlenecek faiziyle birlikte davalıdan tazmini ile tarafına ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2023/497 KARAR NO : 2023/437 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : AVANOS ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/01/2023 (Ara Karar) NUMARASI : None DAVA KONUSU : Tüketiciyi Koruma Kanunundan Kaynaklanan (Malın Ayıplı Olmasından Kaynaklanan) KARAR : AVANOS ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'nin istinafa konu edilen 25/01/2023 tarih ve 2023/35 Esas sayılı ara kararına karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı vekili 21/01/2023 tarihli dava dilekçesinde HMK.390/2 hükmü uyarınca karşı taraf dinlenmeksizin ve HMK.md.392/1 hükmü uyarınca da teminat alınmaksızın, dava konusu inşaatın yıkımına yönelik yüklenici davalı taraf eylemleri de dahil olmak üzere işin tümüyle durdurulması ve yüklenici davalı tarafın işten el çektirilmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir....
-TL bedelle... marka araç satın aldığını, daha sonra araçta orijinal olmayan boya uygulaması olduğunu öğrendiklerini, bu durumun başvuruları neticesi alınan Değişik iş dosyası Bilirkişi raporu ile de tespit edildiğini, bu haliyle aracın gizli ayıplı olduğunu ileri sürerek, aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, değişik dosyası kapsamında alınmış olan bilirkişi raporunun yokluklarında gerçekleştirilen keşif neticesi alınan tespitler nazara alınarak hazırlandığını, bu rapora itirazları bulunduğunu da belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulü ile; davacıda bulunan ... plakalı ... marka ... model aracın ayıpsız misliyle değişimine, ayıplı ürünün davalıya yana iadesine, aracın mevcut tescil kaydının iptali ile davalı adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafça temyiz edilmiştir. Dava, malın ayıplı olmasından kaynaklanan misli ile değişim talebine ilişkindir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki ayıplı mal davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalı firmadan 24/06/2013 tarihinde satın almış olduğu koltuk takımının ayıplı olduğunu, davalı şirkete malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi için gizli ayıbın öğrenildiği tarihten sonra başvurulduğunu, ancak, davalının 30 iş günü içerisinde değişimi gerçekleştirmediğini ileri sürerek, ayıplı malın iadesi ile bedeli olan 3.499,00 TL’nin faizi ile tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, satmış olduğu malın ayıplı olmadığını, davacının şikayetçi olduğu sorunların, kullanımdan kaynaklanması sebebiyle ... kapsamında tamirinin mümkün olduğunu beyanla, davanın reddini dilemiştir....
Şti 'den mermer blokları satın aldığını ve ödemeyi çeklerle yaptığını, almış olduğu mermer blokları için davalı şirkete ödemede sıkıntı yaratmamasına rağmen; karşı tarafın müvekkil şirkete satmış olduğu 25.02.2017 düzenleme tarihli 021961 seri numaralı faturaya konu 545 metreküp “Marmara Blok Mermer 2.Sınıf Gri” cinsi malın ayıplı çıktığını ve mermer bloklarının ayıplarının, mermer blokları işlemek amacıyla kesilmeye başlandığında anlaşıldığını, malın ayıplı çıktığı ve karşı tarafça malların iade alınarak müvekkil şirketin mal sebebi ile ticari olarak uğradığı zararların giderilmesi gerektiğini, malın herhangi bir şekilde kullanımına imkân bulunmadığını, karşı tarafa gerek telefon yolu ile gerek de Akçaabat 1....