WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Uyuşmalık Hakem Heyeti tarafından dava dilekçesinde(başvuru dilekçesinde) davacının maluliyet oranı %4,2 oranı ile kendisini bağladığı dikkate alınmaksızın talep aşılarak davacının maluliyetinin %8 olduğu kabul edilerek bu doğrultuda hazırlanan hesap raporuna göre hüküm kurulmuş ve İtiraz hakem Heyetince taleple bağlılık ilkesi gözetilmeden davalının bu yöndeki itirazının reddine karar verilmesi doğru olmamış bozmayı gerektirmiştir. 3-Kabule göre ;İtiraz Hakem Heyetince hükme esas alınan aktüer bilirkişi Şebnem Yalçınkaya tarafından düzenlenen 23/05/2019 tarihli bilirkişi raporunda; davacının TRH 2010 Erkek Tablosu'na göre muhtemel bakiye ömür süresinin kaç yıl olduğu belirlenmemiş ve yine işleyecek aktif dönem ile işleyecek pasif dönem başlangıç ve bitiş tarihleri açık bir şekilde yazılmamış olup bu yönüyle rapor denetime elverişli değildir....

    Davalı vekili; başvurunun usul ve esastan reddini savunmuştur. Uyuşmazlık Hakem Heyetince; başvuran vekili tarafından sunulan raporda maluliyet artışına ilişkin bir tespitin bulunmadığı, aynı araza ilişkin farklı bir maluliyet oranı belirlendiği gerekçesi ile maluliyet artışına dayalı başvurunun reddine karar verilmiş; karara karşı davacı vekili itiraz yoluna başvurmuştur....

      Yapılacak iş; Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu'nca verilen karar maluliyet başlangıç tarihine ilişkin olarak açık ve net bilgiyi içermediğinden bu belirsizliğin giderilmesine yönelik olarak Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu'ndan davacının maluliyet başlangıç tarihinin hangi tarih olduğu hususunda ek rapor alarak maluliyet başlangıç tarihini kesin olarak belirlemek, 5510 sayılı Yasa'nın 27. madde hükümlerini de göz önünde bulundurarak yaşlılık aylığı koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediğini tartışmak suretiyle sonucuna göre bir karar vermekten ibarettir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmaksızın eksik inceleme ve araştırma neticesi yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 09/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Açıklanan hukuki ve maddi vakıalar karşısında; davacının kaza nedeniyle maluliyeti oluşup oluşmadığı ve varsa maluliyet oranının, 30/03/2013 tarihli Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri ile ekindeki cetvellere göre belirlenmesi için, en yakın üniversite hastanesinin adli tıp anabilim dalı başkanlığından rapor alınıp oluşacak sonuca göre (maluliyet oranı bakımından davalı lehine oluşan usuli kazanılmış haklar dikkate alınarak) karar verilmesi gerekirken, hatalı maluliyet raporuna göre karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir. Kabule göre; davacı taraf, aldıkları raporla maluliyet oranının % 14 olarak tespit edildiğini, davalının bu maluliyet oranı yerine daha düşük maluliyet oranı üzerinden yaptığı ödemenin yetersiz olduğunu belirterek ve maluliyet oranı konusunda fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmadan tazminat istemiyle dava açmış olup, maluliyet oranı hususunda kendisini sınırlamıştır....

          İş Mahkemesinin 2008/586 esas sayılı dosyasında bulunan maluliyet raporları ile dosyamız arasındaki raporlar arasında hem maluliyet oranı, hem de maluliyet başlangıç tarihi yönünden çelişki olduğundan dosyanın Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesine gönderilerek davacının meslek hastalığı maluliyet oranı ve başlangıç tarihi, maluliyet oranında artma olup olmadığının tespit edilmesi, çelişkinin giderilmesi istenmiş, buraca tanzim olunan 05/10/2018 tarihli raporu ile E cetveline göre davacının meslekte kazanma gücünü %60 kaybetmiş sayılacağına meslek hastalığı ve maluliyetinin başlangıç tarihinin dosyadaki mevcut belgelere göre 15/07/2008 olduğuna, pnömokonyoz inorganik tozlara maruziyet sonucu gelişen sigara ile ilişkili olmayan önlenebilir spesifik tedavisi olmayan, iyileşmesi beklenmeyen ilerleyici de olabilen bir mesleki akciğer hastalığı olduğuna oy birliği ile karar verilmiştir. Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesi raporuna yapılan itirazlar dikkate alınarak dosyanın bu defa ATK 2....

          Bu durumda, Mahkemece yapılacak iş: 5510 sayılı Kanunun 58. maddesinde öngörülen prosedür uyarınca ve 5510 sayılı Yasanın 95’inci maddesi gereğince, öncelikle Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulundan, davacıdaki hastalık ve arazların ilk defa sigortalı olarak çalışmaya başladığı tarihte var olup olmadığı ve maluliyetin bu tarih itibariyle bulunup bulunmadığı yönünde rapor alınmalı, maluliyetin daha sonra ortaya çıktığının belirlenmesi durumunda bu hastalık ve arazların, tahsis talep tarihinden(27.08.2012), 31.08.2013 tarihine kadar Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri çerçevesinde; 01.09.2013 tarihi sonrası için Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği çerçevesinde malûl sayılmayı gerektirecek derecede bulunup bulunmadığı, malûl ise, malûllük halinin hangi tarihte oluştuğuna dair rapor alınmalı, iş bu rapora davacının itiraz etmesi halinde ise; Adli Tıp Kurumundan aynı şekilde alınacak raporla; bu raporun Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulundan...

            Yapılacak iş; davacının maluliyet oranı ve maluliyet başlangıç tarihinin saptanması açısından, 5510 sayılı Yasa'nın 95. maddesi ile " Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Tespiti İşlemleri Yönetmeliğindeki" hükümler çerçevesinde Adli Tıp Genel Kurulu’ndan rapor alınması ve 2/3 oranındaki maluliyetinin bulunup bulunmadığı ve maluliyetin kesin olarak hangi tarihte oluştuğu saptandıktan sonra sonucuna göre karar verilmesinden ibarettir. Mahkemece açıklanan bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 24.11.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Sigortalıda mevcut pnömokonyoz hastalığının tıbben ilerleme gösteren bir rahatsızlık olması, hastalığın işyerinden ayrıldıktan sonra ortaya çıkması karşısında; sigortalının işyerinden ayrıldığı 18.01.2002 tarihindeki maluliyetinin belirlenmesine ilişkin olarak rapor alınması yerinde ise de; işyerinden ayrıldığı tarihteki maluliyet oranı belirlenirken,işyerindeki tüm çalışma dönemi esas alınarak, maluliyet başlangıç tarihi olan ve işe girdiği 1978 yılına göre hesaplama yapılması ve belirlenen maluliyete göre kaçınılmaz maluliyet oranının hesaplanması gerekirken; eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucunda yazılı şekilde karar verilmesi , usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, davacı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 15.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                İş Mahkenmesinin 2016/197 Esas sayılı rücu davasında %60 maluliyet oranı üzerinden PSD ve GİK hesaplaması yaparak ödemeler gerçekleştirdiğini, her iki malulilyet oranı arasında çelişki bulunmakta olup kanaatlerince her iki raporda fahiş oran tanzim edildiğini, rücuya ilişkin dava dosyasında sundukları cevap dilekçesinde davalının belirlenen %60' lık maluliyet oranına itiraz ettiklerini, rücu davasında taraflarına gerçek maluliyet oranının tespiti konusunda dava açma yönünde muhtariyetine aksi halde kurumun tespit ettiği maluliyet oranı ve dosya kapsamı esas alınarak değerlendirme yapılacağına ilişkin kesin süre verilmesi nedeniyle davalı T3'nın maluliyet oranının yeniden tespit edilmesi gerektiğini, bu nedenle davalının maluliyet oranının ATK Genel Kurulu tarafından yeniden tespit edilmesini talep ettiklerini belirterek davalının gerçek maluliyet oranının tespitine karar verilmesini talep ederek iş bu maluliyet oranının tespiti davasını açtığı anlaşılmıştır....

                , İtiraz Hakem Heyetince davacının başvuru dilekçesinde %23 oranında maluliyet oranıyla talebini sınırlandırdığı dikkate alınarak, aradaki fark olan %13 maluliyet oranı üzerinden hesaplama yapılması ile belirlenen tazminata hükmedildiği gerekçesiyle davalının itirazının reddine karar verilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu