WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

in sözleşmeyi tek taraflı olarak feshetmek istediğini, müvekkillerinin bu istemi kabul ettiklerini, müvekkilleri tarafından ödenen paranın iadesi ve yapılan masrafların geri alınması amacıyla taraflar arasında yapılan ilk sözleşmede tanık sıfatıyla yer alan ve aslında tarafları birbirleriyle tanıştıran ...'in sorumlu olması istenmiş, ...'ın bu istemi kabul etmesi karşısında sözleşmenin feshi yoluna gidilerek taraflar arasında ....2004 tarihli sözleşmenin imzalandığını, ancak davalıların sözleşme ile belirlenen yükümlülüklerini yerine getirmediklerini ileri sürerek, depozito bedeli olarak verilen ve geri ödenmesi gereken 50.000,00 TL bedelden bakiye kalan ....000,00 TL bedel ile 31.500,00 TL zararın ve beklenen gelir kaybından dolayı oluşan 100,00 TL zararın davalılardan tahsili ile müvekkillerine ödenmesini talep ve dava etmiştir....

    olarak sözleşmenin kiracı tarafından feshi halinde de), kiracı finansal kiralama konusu mal yahut malları kiralayana geri vermek ve teslim etmekle yükümlüdür....

      Hukuk Dairesinin 16.9.2019 tarihli kararı ile "... davalı banka tarafından sözleşmenin feshedildiği savunulmakta ise de sözleşme taraflarının fesih konusunda iradelerinin uyuşmamış olması ve sözleşmenin iptaline yönelik mahkemece de verilmiş bir hüküm bulunmaması nedeniyle birlikte ifa kuralı gereği davacının ödemesi gereken eksik kalan bedel belirlenerek davalıya ödenmek üzere davacıya depo etmesi için uygun bir süre verilerek, bu süre içerisinde kalan borç depo edilirse davayı hüküm altına almak, aksi durumda şimdiki gibi istemi reddetmek olmalıdır.’’ gerekçesi ile bozulmuştur. Bozma kararına uyularak dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, davacının ödenmeyen bakiye bedeli 89.142,31 TL olduğu belirlenmiş ve bu bedel davacı tarafından depo edilmesi üzerine davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....

        CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;Dava dilekçesinde uyarlama nedeniyle belirsiz alacak, olmadığı takdirde sözleşmenin haklı nedenlerle feshi istenmekte olduğunu, şimdilik 5.000 TL’ nın tahsili talebi de dilekçede yer almakta ve bu miktar üzerinden harç ödenmekte olduğunu, işin bedeli, sözleşmede 27.400.000 TL olarak gösterilmiş olduğunu, dava dilekçesinde sözleşmenin feshi de talep edildiğine göre, davacı 27.400.000 TL üzerinden eksik harcı tamamlamasının gerektiğini, sözleşmenin 14/ 1 maddesinde ve 14/2- 14/3 maddesinde “Yüklenici gerek sözleşme süresi gerekse uzatılan süre içerisinde sözleşmenin tamamen ifasına kadar vergi, resim harç ve benzeri mali yükümlülüklerde artışa gidilmesi veya yeni mali yükümlülüklerinin ihdası gibi nedenlerle fiyat farkı verilmesi talebinde bulunamaz. Fiyat farkı hesaplanmayacaktır....

          feshi ve ödenen 18.000,00 TL'nin iadesi talebinin TMK'nın 2.maddesinde belirtilen dürüstlük kuralına aykırı olması nedeniyle birleşen dosyadaki davacı iş sahibinin taleplerinin reddine karar verilmesi gerekmiştir....

          Davacı, 29.04.2009 tarihinde devre tatil sözleşmesini imzaladığını, sözleşmeden kaynaklanan tüm borcu ödediğini sözleşmenin kendisi ile müzakere edilmediğini yer tesliminin yapılmadığını fazladan her yıl para talep edildiğini belirterek sözleşmenin feshi ile, ... olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmıştır. 4822 Sayılı Yasa ile değişik 4077 Sayılı TKHK'nun 8/1 maddesinde, “kapıdan satış, işyeri, fuar, panayır gibi satış mekânları dışında önceden mutabakat olmaksızın yapılan tecrübe ve muayene koşullu satışlardır.” şeklinde tanımlanmış olup, davacının davalıyla imzalamış olduğu 29.04.2009 tarihli sözleşmenin kapıdan satış şeklinde yapıldığı anlaşılmaktadır. Bu durum davalınında kabulündedir. Bu tip satışlar, tecrübe ve muayene koşullu satışlardan olduğundan, cayma hakkı ancak hizmetin ifasından sonra başka bir ifade ile tatil hakkı kullanıldıktan sonra işlemeye başlayacak olup bu süre içinde sözleşme askıdadır....

            kullanıcı hatasından kaynaklandığını beyan ederek tamirattan kaçındıklarını, firmanın ayıbı kabul etmediğini, mobilyalar incelendiğinde ayıpların görülebileceğini belirterek; sözleşmenin feshi ile ödenen bedelin iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi- kiralananın tahliyesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalılar vekili tarafından duruşma talepli temyiz edildiği ancak davanın niteliği gereği duruşmaya tabi olmadığı; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; davaya konu taşınmazın davalılardan...... Vakfına 49 yıl süre ile 50.000 TL bedel ile kiralandığını, davalının sözleşme bedeli 50.000 TL yi ödemediğini, taşınmazda diğer davalı şirketin fuzuli şagil olarak faaliyet gösterdiğini, ...... encümenin 49 yıl süre ile kiralama yetkisinin olmadığını ve sözleşmenin geçersiz olduğunu ileri sürerek, sözleşmenin feshi ve davalıların taşınmazdan tahliyesini istemiştir....

              Alıcının seçimlik haklarına ilişkin olarak 818 sayılı BK’nın 202/1. maddesinde, malın ayıplı olması hâlinde alıcının satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmenin feshini ya da satılanı alıkoyup kıymetinin noksanı mukabilinde semenin tenzilini isteyebileceği düzenlenmiştir. 818 sayılı BK’nın 202/2. maddesinde ise, ayıp halinde alıcının sözleşmenin feshi talebi üzerine hâkimin, hâl icabı sözleşmenin feshini haklı göstermemesi üzerine semenin tenziline karar verebileceği belirtilmiştir. 818 sayılı BK’nın 203. maddesinde, satılanın muayyen misli şeylerden olması hâlinde alıcı, dilerse sözleşmenin feshi veya semenin tenzilinden hiç birini talep etmeyip malın ayıpsız misli ile değiştirilmesini talep edebileceği belirtilmiştir. Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; davacı, davalıdan 27.07.2010 tarihinde 49.045,40 Euro bedelle 2011 model Mini Cooper marka aracı satın almıştır....

                Taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, resmi senet şeklinde düzenlenmesi ve noter huzurunda iki tarafça imzalanması suretiyle geçerlilik kazanır ( BK md. 29, Noterlik K. md. 60/3, md.89). Sözleşmenin şekil şartı kamu düzeni ile ilgili olup, noter tarafından düzenleme şeklinde yapılması zorunludur. Taraftar arasındaki sözleşmenin harici yapıldığı anlaşılmış ise de, davalı taraf sözleşmenin geçersizliğini ileri süremez. Davacı, taraflar arasındaki sözleşmeden cayma nedeniyle ödediği bedelin iadesini talep etmiş olup, geçersiz sözleşmeye dayalı olarak davacının yaptığı ödeme sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince davacıya iadesi gerekir. Davacı tarafından ibraz edilen tahsilat makbuzu ve davalının banka hesabına yatırılan bedel itibari ile 15.000 TL ödediği anlaşılmakla, bu miktar üzerinden karar verilmesi usul ve yasaya uygundur. O nedenle davalı istinaf talebinde haklı değildir....

                UYAP Entegrasyonu