Sanayi A.ş ve davalılar ..., ..., ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalılar ..., ..., ... vekilinin temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava; satın alınan traktörün ayıplı olması nedeniyle sözleşmenin feshi ile davacının ödediği satış bedelinin davalıdan tahsili istemine ilişkindir. 6098 sayılı Borçlar Kanunu'nun 207. maddesine göre; Satış sözleşmesi, satıcının, satılanın zilyetlik ve mülkiyetini alıcıya devretme, alıcının ise buna karşılık bir bedel ödeme borcunu üstlendiği sözleşmedir. Taşınır sözleşmesinde satıcının taşınırı teslim etmek ve mülkiyeti alıcının üzerine geçirmek gibi asıl borcu yanında satılan malı saklama ve gerektiğinde taşıma masraflarını ödeme borcu gibi tali nitelikte borçları da bulunmaktadır....
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporları, tüm dosya kapsamına göre;Dava, taraflar arasında akdedilen sözleşmeye, davalının edimini süresinde yerine getirmemesi ve ayıplı ifada bulunması sebebiyle sözleşmeye aykırı davrandığı ileri sürülerek, ödenen sözleşme bedelinin iadesi, yapılan masrafların iadesi, uğranılan maddi zararın ve manevi zararın tahsili talebine ilişkindir. Ayıp, aynı cins ve kategoriye giren eşyaya nispetle satılan maldaki değer ve elverişliliği kaldıran veya azaltan noksanlıktır (TBK.m.219). TTK.m.23/c hükmünde ticari satışta maldaki ayıpla ilgili ayıbı ihbar süresi düzenlenmiştir. Malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise (aşikar ayıp), alıcı 2 gün içinde ayıbı satıcıya bildirmelidir. Maldaki ayıp açıkça belli değilse (açık ayıp), alıcı malı teslim aldıktan sonra -------- içinde malı incelemeli veya incelettirmeli ve bu inceleme sonunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, bu sürede satıcıya bildirmelidir....
Taraflar arasındaki ayıplı mal bedelinin tahsili veya malın değiştirilmesi davasının yapılan yargılama sonunda mahkemenin yetkisizliği nedeniyle davanın reddine dair verilen hükmün davacı asil tarafından süresi içinde temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı asil, sahibi olduğu kırtasiye dükkanında kullanmak üzere davalı ...nden satın aldığı, diğer davalı şirketin ithalatçısı olduğu fotokopi makinesinin ayıplı çıktığını ileri sürerek ayıplı malın bedelinin yasal faizi ile birlikte iadesi ile sözleşmenin iptalini, bu mümkün olmadığı takdirde yenisi ile değiştirilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili, görevli mahkemenin Ticaret mahkemeleri olduğunu, her iki davalının da yerleşim yeri İstanbul olduğundan iş bu davada .. Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğunu,müvekkilince ithal edilen fotokopi makinasının ayıplı olmayıp, doğan arızaların kullanım hatasına bağlı bulunduğunu ileri sürerek davanın reddini istemiştir....
Noterliği'nin 12/08/2016 tarih ve 13048 YN'lu ihtarnamesi ile sözleşmeden dönme hakkının kullanıldığını belirtilerek ayıplı ürün bedelinin iade edilmesi ihtar edilmiştir. Davacı taraf, satılanın ayıplı olması nedeniyle ödediği satış bedelinin iadesi istemiyle eldeki davayı açmıştır. Öğretide ayıp satılanda, hasarın geçtiği anda, vaad edilen nitelikleri bir diğer ifade ile bulunması gereken bir özelliğin bulunmaması ya da bulunmaması gereken bir kusurun ya da eksikliğin bulunması ya da dürüstlük kuralı gereğince ondan beklenen lüzumlu vasıfları taşımaması hali olarak tanımlanmakta ve maddi, hukuki ya da ekonomik ayıp şeklinde sınıflandırılmaktadır. Maddi ayıp bir malda madden hata bulunmasıdır (örneğin malın yırtık, kırık, bozuk, lekeli olması gibi). Hukuki ayıp malın kullanımının hukuken sınırlandırılmış olmasıdır (malın üzerinde rehin, haciz, intifa hakkı gibi kısıtlamalar bulunması gibi)....
YN'lu ihtarnamesi ile sözleşmeden dönme hakkının kullanıldığını belirtilerek ayıplı ürün bedelinin iade edilmesi ihtar edilmiştir. Davacı taraf, satılanın ayıplı olması nedeniyle ödediği satış bedelinin iadesi istemiyle eldeki davayı açmıştır. Öğretide ayıp satılanda, hasarın geçtiği anda, vaad edilen nitelikleri bir diğer ifade ile bulunması gereken bir özelliğin bulunmaması ya da bulunmaması gereken bir kusurun ya da eksikliğin bulunması ya da dürüstlük kuralı gereğince ondan beklenen lüzumlu vasıfları taşımaması hali olarak tanımlanmakta ve maddi, hukuki ya da ekonomik ayıp şeklinde sınıflandırılmaktadır. Maddi ayıp bir malda madden hata bulunmasıdır (örneğin malın yırtık, kırık, bozuk, lekeli olması gibi). Hukuki ayıp malın kullanımının hukuken sınırlandırılmış olmasıdır (malın üzerinde rehin, haciz, intifa hakkı gibi kısıtlamalar bulunması gibi). Ekonomik ayıp ise malın iktisadi vasıflarında eksiklik olmasıdır(Yargıtay HGK'nın 24.05.2017 tarih, 2017/19-1633 E.- 2017/1013 K....
saçlar üzerinde yapılan kesimlerde kabul edilemez çapak bıraktığı, hava ile kesimlerde sözleşme ve ekinde belirtilen değerlerde kesim yapmaması nedeniyle beklenen faydayı sağlamadığı, gizli ayıplı olduğu" şeklinde tespitte bulunulduğunu ileri sürerek davalı taraftan satın alınan Niceair 55/40 3 Lazer tüm sistemlerinin ayıplı olması sebebiyle ayıplı malın ücreti olan 48.380,00-EURO'nun ödeme günündeki Merkez Bankası satış kuru üzerinden hesaplanarak TL olarak faiziyle birlikte, makinedeki arızanın tamiri için müvekkil şirketçe ödenmiş olan 10.738,00- TL'nin ve tespit dosyası için yatırılan harç ve bilirkişi ücreti olan 6.571,90 TL yargılama giderinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 4'üncü maddesine göre ayıplı mal ve hizmetlerden kimin sorumlu olacağı düzenlenmiştir. Buna göre imalatçı, üretici, satıcı, bayi, acente, ithalatçı ve kredi veren ayıplı maldan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumludur. Yine aynı yasanın 13'üncü maddesi gereğince arıza nedeniyle tüketicinin malın yenisiyle değiştirilmesi isteğinden satıcı, bayi, acente, imalatçı-üretici ve ithalatçı müştereken ve müteselsilen sorumludur. Yetkili servisin sorumlu olacağına dair hiçbir düzenleme mevcut degildir. Görüldüğü gibi satın alınan malın yetkili servisi, maldaki ayıptan dolayı tüketiciye karşı yasal olarak sorumlu tutulmamıştır.Somut olayımızda davalı ... yetkili servis olup satıcı veya acente değildir. Yasal olarak ayıplı maldan dolayı sorumluluğu yoktur....
K A R A R Davacı, davalıdan koltuk takımı, yemek odası takımı,yatak odası takımı,yatak çalışma masası ve sair eşyaların 13.8.2004 tarihli sözleşme ile satın alındığını,parça parça teslim edilen bu ürünlerden oturma grubunun koku yaydığı,yatak olma fonksiyonunun düzgün çalışmadığı,yatak odası dolabının arızalı olduğu,yatak bazasının teşhirdeki ürün olması nedeniyle kirli olarak gönderildiği,tüm bunların ayıplı ürün olması nedeniyle sözleşmenin feshi ile ödediği bedelin iadesini,yatak odasının belli bir modeli takım olarak alınması ve dolabın iadesi halinde takımın bozulacak olması nedeniyle yatak odasının diğer parçalarının da iadesi ile bedelinin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 355/1 maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; Dava, davacının davalıdan satın almış olduğu aracın ayıplı olduğundan bahisle satış sözleşmesinin feshi ile satış bedelinin iadesi istemine ilişkindir....
Davacı, satın aldığı bilgisayarın ayıplı olduğundan bahisle ödediği satış bedelinin davalıdan alınmasına karar verilmesini istemiştir. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 4. maddesi hükmü uyarınca tüketici, satın aldığı malın ayıplı olduğunun anlaşılması halinde satıcıdan, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir.Mahkemece yasal düzenleme çerçevesinde ürünün ayıplı olup olmadığına dair 2010/6351-13382 bilirkişi incelemesi yapılmamış olup, mahkemece konusunda uzman bilirkişi veya kurulundan iddia, savunma ve mübrez belgelerde değerlendirilmek suretiyle bilgisayardaki arızanın üretim hatasından mı, yoksa kullanım hatasından mı ileri geldiği üzerinde durularak taraf ve Yargıtay denetimine elverişli bir rapor alınmalı, ortaya çıkacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekir....