WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yine maişet şikayeti yönünden yapılan değerlendirmede, şikayete konu tarla vasfındaki taşınmazların toplam alanının 166907,03 m2 olduğu, bu arazilerin bir kısmının sulu arazi olduğu ve sulu arazilerin gelirinin yıllık 84.381,00 TL olduğu, kuru arazilerin yıllık gelirinin ise yıllık 2.801,00 TL olduğu, davacının mevcut tarlalardan aylık net gelirinin ise 7.265,00 TL olduğu, dava tarihi itibariyle davacının sosyal ekonomik durumu nazara alındığında asgari geçim kriteri olan 5.109,78 TL'den daha fazla şikayete konu taşınmazlardan gelir elde ettiğinin anlaşıldığı, buna göre davacının ve ailesinin geçimi için şikayete konu taşınmazlardan Konya İli, Karatay İlçesi, Yarma Köyü, 508 ada 5 parselden elde edeceği gelirin yeterli olduğu anlaşılmakla, davacının maişet şikayetinin kısmen kabulüne karar verilmesinde de bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

İİK'nun 82/1-12. maddesinde yer alan borçlunun haline uygun meskeninin haczedilemeyeceğine ilişkin haczedilmezlik şikayeti, haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanır. İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan icra takibinde haciz safhası olmadığından, bir diğer anlatımla haciz bulunmadığından, haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı yoktur. Mahkemece, şikayetin bu gerekçe ile reddine karar verilmesi gerekirken, İİK’nun 82/2. maddesi gereğince borcun taşınmazın bedelinden doğması halinde haczedilmezlik şikayetinin dinlenmeyeceği gerekçesiyle istemin reddine hükmolunması isabetsiz ise de, sonuçta şikayet reddedildiğinden sonucu doğru mahkeme kararının onanması gerekmiştir. SONUÇ: Borçlunun temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'...

    İİK'nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tabidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar ve hak düşürücü niteliktedir. Somut olayda, borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunduğu taşınmazın 12.04.2012 tarihinde haczedildiği, hacze ilişkin 103 davetiyesinin 26.08.2012 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, borçlunun 20.01.2014 tarihinde haczedilmezlik şikayeti ile icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmaktadır. Taşınmaz haczine ilişkin 103 davetiyesinin usulsüz tebliğ edildiğine yönelik şikayet de İİK'nun 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tâbidir. Borçlu meskeniyet şikayetine ilişkin dilekçesinde açıkça 103 davetiyesinin usulsüz tebliğ edildiği yönünde bir iddiada bulunmamış, süresinden sonra 10.04.2014 havale tarihli cevaba cevap dilekçesi ile tebligatın usulsüzlüğünü ileri sürmüştür....

      DAVA KONUSU : Haczedilmezlik Şikayeti KARAR : Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı alacaklı tarafından müvekkili aleyhine icra takibine başlandığını, takibe itiraz edilmesi üzerine Şavşat Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/263 Esas sayılı dosyası üzerinden itirazın iptali davası açıldığını, bunun yanı sıra Şavşat Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/38 D....

      dan gerçek bir alacağının da mevcut olmadığını, ekonomik krize giren davalı şirketin, borçlarını ödeyemediğinde güven ilişkisine dayalı olarak muvazaalı borçlandığını ileri sürerek İcra İflas Kanununun 92. maddesine dayanarak aile konutu üzerindeki haczin kaldırılmasını istemişlerdir. Olayları açıklamak taraflara, hukuki vasıflandırma hakime aittir (HMK m. 33). Dava dilekçesinde yapılan açıklamalara ve haczin kaldırılması talep edilmiş olmasına göre, dava "meskeniyet" iddiasına dayanan haczedilmezlik şikayetine ilişkindir (İc. İf. K. m. 82/12). Haczedilmezlik şikayetini inceleme görevi de icra mahkemesine aittir. Göreve ilişkin kurallar kamu düzenine ilişkin olup, re'sen gözetilir. Öyleyse görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, bu husus nazara alınmadan işin esasının incelenmesi doğru bulunmamıştır....

        Haczedilmezlik şikayeti hakkında verilen icra mahkemesi kararlarının İİK. nun 363/1-4.maddesi uyarınca temyizi kabildir. Bu nedenle şikayetçinin karar düzeltme isteminin kabulü ile maddi hataya dayalı olan Dairemizin temyiz dilekçesinin reddine dair 06.10.2015 tarih ve 2015/19474 esas, 2015/23372 karar sayılı kararının kaldırılmasına oybirliği ile karar verildikten sonra, şikayetçinin icra mahkemesi kararına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine geçildi: İİK'nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendi gereğince, borçlunun “haline münasip” evi haczedilemez. Bu maddeye dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunma hakkı sadece borçluya aittir. Somut olayda, şikayetçinin icra takibinin borçlusu olmadığı görülmektedir. Bu nedenle İİK. nun 82/1-12.maddesine dayalı olarak haczedilen taşınmazın haline uygun meskeni olduğu gerekçesi ile icra mahkemesine başvurarak haczin kaldırılmasını isteyemez....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : İİK'nun 82/4 maddesine dayalı haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1.maddesi uyarınca 7 günlük süreye tabidir. Bu süre, öğrenme tarihinden başlar. Somut olayda borçlu şirket yetkilisi 21.07.2011 tarihinde yapılan haciz sırasında bizzat hazır bulunarak haciz tutanağını imzalamış olup haciz tarihinde 4 adet bilgisayarının haczinden haberdar olmuştur....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Meskeniyet iddiası Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR İİK'nun 82/12. maddesine dayalı olarak yapılacak meskeniyet iddiası haczedilmezlik şikayeti olup, borçlu hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe geçildiği için haciz safhası bulunmadığı gibi meskeniyet şikayetine konu edilecek bir "haciz işlemi" de mevcut değildir. Bu durumda Mahkeme'nin şikayetin reddine dair kararı gerekçe itibariyle yerinde değil ise de, açıklanan nedenlerle sonucu itibari ile doğru bulunduğundan onanması gerekmiştir....

              DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 82/1- 12. maddesi uyarınca meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. Taşınmaz başında yapılan keşif neticesinde alınan ve hükme esas teşkil eden bilirkişi raporunda, şikayete konu taşınmazın değerinin 342.000,00 TL ve davacının alabileceği haline münasip meskenin değerinin 145.000,00 TL olduğunun bildirildiği, davacının bilirkişi raporuna yönelik itiraz ve istinaf nedenlerinin soyut olduğu, somut emsallere dayanmadığı, raporun hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğu, davacının alabileceği haline münasip ev değeri olarak farklı iki rakam aralığı verilmediği, bu durumda belirlenen 145.000,00 TL'nin net rakam olduğunun kabulünde isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla davacı vekilinin istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir....

              DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 82/1- 12. maddesi uyarınca meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. Davalının istinaf başvurusunun reddine ilişkin ek karar kesinleştiğinden istinaf incelemesi davacının istinafı yönünden ve istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılmıştır. Somut olayda, bilirkişi raporunda mütevazi semt olarak davacının yaşadığı mahallenin gösterildiği, bu durumun davacının lehine olduğu, davacının alabileceği haline münasip ev değerine yönelik itiraz nedenlerinin somut olarak belirtilmediği, raporun denetime ve hükme esas teşkil etmeye elverişli olduğu anlaşılmakla davacı vekilinin istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir....

              UYAP Entegrasyonu