İSTİNAF TALEBİ VE SEBEPLERİ: Davacı vekili 27/05/2020 tarihli istinaf başvuru dilekçesi ile; dava dilekçesindeki iddialarını tekrarla mahkemece hükme esas alınan Adli Tıp Kurumunun raporunun hüküm kurmaya elverişli olmadığını, davalı hekimin vekalet sözleşmesi hükümlerine göre özen ödevini ihlal ettiğini, davacıyı yeterince bilgilendirmediğini, tedaviyi yanlış uyguladığını belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:HMK'nun 355. Maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; Dava,hasta ile hekim arasındaki vekalet ilişkisinden kaynaklı, tedavi hizmetinin hatalı uygulandığı iddiasına dayalı manevi tazminat istemlidir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından süresi içerisinde istinaf edilmiştir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re'sen gözetilir....
sırasında ayıplı tedavi iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, harici satın alma sözleşmesi ve zilyetliğin nedeni iddiasına dayalı tapu iptali tescil, tazminat ve cezai şart alacaklarına ilişkin bulunduğundan, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 8.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 17.11.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Yargılama sırasında alınan Adli Tıp 3.İhtisas Kurulu’nun 10.09.2008 günlü raporunda;”…8.8.2006 tarihinde akut batın tablosunun oluştuğu, bu durumun hastanın muayene ve tetkiklerinden anlaşıldığı ve hastaya yatış önerilmesinin tıbben doğru olduğu…” belirtilmekle hekim hatası bulunmadığı mütalaa edilmiş; Mahkemece, alınan bilirkişi kurulu raporu benimsenmek suretiyle, davacının tedavisinde hekim hatası bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Somut olayda davacı, 7.8.2006 tarihinde ateş, kusma, şiddetli karın ağrısı şikayetleri ile davalıya başvurduğunu, teşhis ve tedavide gerekli özenin gösterilmediğini, ertesi gün ise akut batın tablosunun oluşmasına sebebiyet verildiğini ileri sürmüş olup, hükme dayanak yapılan bilirkişi raporunda bu hususlarda doyurucu bir açıklama bulunmamaktadır....
Uyuşmazlığın kaynağı iş sözleşmesi olduğundan Türk Borçlar Kanununun 444 ve devamı maddelerine dayalı olarak İş Kanunu kapsamında işçi sayılan kişinin, rekabet yasağı sözleşmesinin ihlali nedeniyle açılan cezai şartın tahsiline ilişkin davalarda iş mahkemeleri görevlidir. Dairemizin önceki kararlarında işçinin iş sözleşmesi sona erdikten sonrası dönem bakımından rekabet yasağına ilişkin olarak cezai şart ve tazminat davaları bakımından ticari dava olduğu belirtilmiş ise de; konunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği anlaşılmakla,yukarıda belirtilen açıklamalar uyarınca görevli mahkemenin iş mahkemesi olduğu belirlendiğinden bu karardan dönülmesi gerektiği anlaşılmıştır." şeklindedir. Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dava, rekabet yasağı sözleşmesine dayalı, cezai şart istemine ilişkindir....
İNCELEME VE GEREKÇE;Dava, haksız fiil niteliğindeki kazadan kaynaklı maddi ve manevi tazminat talebidir. Davacıların, davalı ------- ait ve diğer davalı ----- tarafından sigorta edilen yolcu uçağı ile yolculuk yapmak amacıyla aldıkları bilet ile ---------- sefer sırasında meydana gelen uçak kazasında davacıların yaralandığı gerekçesiyle havayolu şirketi olarak ----- davaya konu edilen uçağın sigorta şirketi hakkında maddi ve manevi tazminat talebidir.Yapılan yargılama sonucunda; davacıların talepleri, her biri için ayrı ayrı geçici iş göremezlik kaybı, bakım ve tedavi masrafı, ekonomik geleceğin sarsılmasından kaynaklı tazminat, bunun yanında ruhsal ve manevi olarak beden bütünlüklerinin bozuldukları gerekçesiyle manevi tazminat talep etmiştir. Yaralanan 4 davacıda ------- vatandaşıdır....
Dairemiz bozma ilamında, kiralanan taşınmazın iddia edilen tarihte 16 uzman hekim çalıştırmaya müsait olup olmadığı, ne kadar uzman hekimin çalışabileceği dikkate alınarak eksik çalışılan uzman hekim yönünden elde edilebilecek net gelir kaybının hesaplanması gerektiği belirtilmiş ise de, mahkemece uyulan bozma kararı maddi hataya dayalı olup, maddi hataya dayalı bozma kararı taraflar lehine usulü müktesep hak teşkil etmeyeceğinden, davacının dava dilekçesinde bildirdiği zarar talebine konu hekim sayısı 15 olup, vakıalar ve davalılar hakkındaki talebi içeren bu rakam esas alınarak hesaplama yapılması gerekmektedir. Öte yandan, bozma ilamında, " Davalıların geç teslim nedeniyle sorumlu olduğu zarar 2007 Şubat ayından taşınmazın fiilen teslim tarihine kadarki olan zarardır....
Davacının kişilik haklarının zarar ördüğü iddiasına dayalı manevi tazminat taleplerinin yerinde olmadığı anlaşılmakla; Davacının açmış olduğu manevi tazminat davasının reddine, karar verilerek aşağıdaki şekilde karar verilmiştir." gerekçesiyle davacının maddi tazminat davasının kabulüyle 20.000,00 TL maddi tazminatın 10.01.2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, manevi tazminat isteminin reddine, karar vermiştir. Bu karara karşı taraf vekilleri ayrı ayrı istinaf başvurusunda bulunulmuştur....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2017/1150 Esas KARAR NO :2022/343 DAVA:Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) DAVA TARİHİ:19/12/2017 KARAR TARİHİ:04/04/2022 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Mahkememizde görülmekte olan yukarıda esas ve karar numarası yazılıTazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının 16/12/2021 tarihli duruşmasında taraflarca takip edilmemesi nedeniyle dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiş olup; bu tarihten itibaren de üç (3) aylık yasal süre içerisinde taraflarca yenilenmemiş olduğundan, HMK 150/5. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına ve ön inceleme duruşmasından önce takipsiz bırakıldığı için yarı oranında vekalet ücretine takdir edilmesine ilişkin aşağıdaki karar oluşturulmuştur....
Trf göre manevi tazminat isteminin reddi açısından 2.040,00 TL maddi tazminat talebinin reddi açısından 1.554,62 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 5.Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırkaılmasına, 6.Davalı tarafından yapılan 121,30 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, 21/10/2021 tarihinde, oy birliğiyle ve kesin olarak karar verildi....