İSTANBUL 4.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/361 Esas KARAR NO : 2023/61 DAVA : Marka (Maddi Tazminat İstemli), Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli), Marka (Manevi Tazminat İstemli) DAVA TARİHİ : 08/09/2021 KARAR TARİHİ : 28/02/2023 Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Maddi Tazminat İstemli), Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli), Marka (Manevi Tazminat İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ......
in %100 oranında kusurlu olduğu, meydana gelen yaralanma sonucu davacının kaza tarihi itibariyle %8,1 oranında sürekli maluliyetinin meyadana geldiği, davacının açmış olduğu maddi tazminat istemli davasından feragat ettiği, dolayısıyla her üç davalı yönünden maddi tazminat istemli davanın reddi gerektiği, manevi tazminat yönünden ise olaydaki kusur durumu, davacının uğramış olduğu maluliyet oranı ve zabıta vasıtasıyla yaptırılan mali ve içtimai durum sonuçları nazara alındığında yapılan değerlendirme sonucu manevi tazminatın bir zenginleşme aracı olmadığı, aynı zamanda davalıların ekonomik yönden zor durumda kalmasına neden olacak miktarda olmaması gerektiği ve hakkaniyete uygun olması gerektiği gerekçesiyle, davacının maddi tazminat davasının feragat nedeniyle reddine, manevi tazminat istemli davasının kısmen kabulü ile 10.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 16/12/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve ...'...
Manevi tazminat talebi bakımından, davacı vekili 11/06/2020 havale tarihli ıslah dilekçesi ile müvekkilinin davalıya ait iş yerinde çalışmakta iken 01/11/2016 tarihinde geçirdiği iş kazası sonucu çalışma gücünü %0 kaybederek daimi şekilde malul kaldığını, uzun süre istirahat ettiğini ve bu nedenle maddi ve manevi zarara uğradığını, bu zarara ilişkin fazlaya dair maddi tazminat ve manevi tazminat haklarını saklı tutarak işbu davayı açtıklarını, dava dilekçesiyle talep etmiş oldukları 10,00- TL maddi tazminat taleplerininden feragat ettiklerini, bu defa fazlaya dair hakları saklı kalmak ve davalının kusuru karşılığı olmak üzere 1.000,00- TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Dava dilekçesinde dava konusu edilmemiş bir talebin davaya ithali ve dava konusu haline getirilmesi mümkün değildir....
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından; kusur belirlemesi, maddi ve manevi tazminat, nafakalar ile velayetin düzenlenmesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-karşı davacı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Taraflarca karşılıklı boşanma istemli açılan davada mahkemece kadının davası yönünden boşanma hükmü ile birlikte kadın lehine 10.000 TL maddi ve 10.000 TL manevi tazminata hükmedilmiş, bu hüküm erkek tarafından istinaf edilmekle, bölge adliye mahkemesince; gerekçedeki ve hükümdeki çelişkinin giderilmesi ile ön inceleme ve tahkikatin usulünce tamamlanması gerektiğinden bahisle; mahkeme...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Davacı ,23.12.2003 tarihinde gerçekleşen iş kazasında ölen sigortalı ...’ın gerçek annesi olduğunu ileri sürerek oğlu Ahmet’in ölümü nedeni ile 5.422.20 TL. maddi 5.000 TL manevi tazminatın davalı işverenlerden olay tarihinden işleyecek faizi ile müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece maddi tazminat yönünden davanın kabulüne manevi tazminat yönünden ise kısmen kabulüne karar verilmiştir....
K A R A R 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere kararın dayandığı gerektirici sebeplere göre, 20.02.2009 tarihli kusur bilirkişi raporuna itiraz edilmesi üzerine, bila tarihli ikinci bir rapor alınmışsa da, iş müfettişi raporuyla uyumlu birinci raporun hükme esas alınması, anılan raporun olaya ve oluşa uygun bulunması karşısında davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Dava, iş kazası sonucu beden tamlığı bozulan davacı işçinin maddi zararının giderilmesi istemine ilişkindir. Yargılama sırasında davacı dava dilekçesini ıslah ile maddi tazminat miktarını artırmış ve ayrıca dava dilekçesinde yer almayan manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Mahkemece, maddi tazminat isteminin kısmen kabulüne, manevi tazminat isteminin ise: “ıslah suretiyle istendiğinden reddine” karar verilmiş ve bu karar süresinde taraflarca temyiz edilmiştir....
K A R A R 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere kararın dayandığı gerektirici sebeplere göre davalının tüm davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Dava, iş kazası sonucu beden tamlığı bozulan davacı işçinin maddi zararının giderilmesi istemine ilişkindir. Yargılama sırasında davacı dava dilekçesini ıslah ile maddi tazminat miktarını artırmış ve ayrıca dava dilekçesinde yer almayan manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Mahkemece, maddi tazminat isteminin kabulüne, ıslahla istenen manevi manevi tazminat isteminin ise: “dava dilekçesinde saklı tutulan manevi tazminat talebinin ıslah yoluyla istenemeyeceğinden bahisle reddine, bu yöndeki taleplerinin saklı tutulmasına” karar verilmiş ve bu karar süresinde taraflarca temyiz edilmiştir. Yerel mahkemenin maddi tazminata ilişkin kararı yerindedir. Manevi tazminata ilişkin istemle ilgili olarak kurulan hüküm ise hatalı olmuştur....
FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ: 08/03/2022 NUMARASI: 2018/102 E. - 2022/17 K. DAVANIN KONUSU: Faydalı Model Belgesi (Tecavüzün Tespiti İstemli)|Faydalı Model Belgesi (Manevi Tazminat İstemli)|Faydalı Model Belgesi (Maddi Tazminat İstemli) KARAR TARİHİ: 07/07/2022 HMK 352.maddesi uyarınca dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davacı ve davalı vekilinin istinaf talebinde bulundukları görülmüştür. Hükme karşı istinaf talebinde bulunan davacı vekiline gerekçeli kararın 10/04/2022 tarihinde tebliğ edildiği, davacı vekilinin istinaf dilekçesini UYAP üzerinden 11/05/2022 tarihinde, yani süresi geçtikten sonra sunduğu anlaşılmış olup davacı vekilinin istinaf talebinin değerlendirildikten sonra davalı istinafı yönünden dosyanın yeniden dairemize gönderilmesi için ilk derece mahkemesine geri çevrilmesine karar vermek gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi Davacı tarafından 466 sayılı Kanun uyarınca 1.500.00YTL maddi, 7.000.00YTL manevi tazminat istemli olarak davalı Hazıne hakkında açılan davanın reddine karar verilmiş, hüküm yasal süresi içerisinde şikayetçi vekili tarafından temyiz edildiğinden, Yargıtay C.Başsavcılığının bozma istemli tebliğnamesiyle dosya Daireye gönderilmiş olmakla, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okunarak GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı tarafın haksız olarak infaz edildiğini iddia ettiği ... İcra Mahkemesinin 2005/804 esas ve 2006/270 karar sayılı ilamına karşı yargılamanın yenilenmesi talebinde bulunup bulunmadığı, bulunmuş ve lehine bir karar alınmış olması durumunda davacının talebi hakkında olumlu yada olumsuz bir karar verilmesinin gerektiği gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olduğundan hükmün istem gibi BOZULMASINA, 4.12.2007 gününde oy birliği ile karar verildi....
A.Ş. aleyhine maddi ve manevi tazminat davası açtığı(2007/116 Esas), bu dava sonrası aynı olay nedeniyle bu kez... ile... ... aleyhine 08.02.2010 tarihli maddi- manevi tazminat istemli davayı açtıkları(2010/42 Esas), 08.02.2010 tarihli davanın(2010/42Esas sayılı) 27.04.2010 tarihinde 2007/116 Esas sayılı dava ile birleştirildiği anlaşılmıştır. 6100 sayılı H.M.K'nın 297/2 maddesinin “Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin ,taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık,şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir.” hükmüne göre de Mahkemelerin taleplerden her birini karşılama yükümlülüğü düzenlenmiştir....