Mahkemece açıklanan yönler gözetilerek, davacının ihtiyati haciz talebinin, davanın mahiyeti ve ölçülülük ilkesi de değerlendirilerek, kabulü yönünde karar verilmesi gerekirken istemin tümden reddedilmiş olması usûl ve yasaya uygun düşmediğinden dava konusu olayın niteliği, soruşturma dosyası, doktor raporları, davacının maruz kaldığı yaralanma sonucu bir organın işlevini kaybetmiş olması hususları gözetilerek maddi ve manevi tazminat talebi yönünden 101.000,00- ₺ alacak ile sınırlı olmak üzere ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar vermek gerekmiştir. (Yargıtay 4 HD 12/03/2016 tarih, E.-K. 2154- 3619 ) İİK'nun 259. Maddesi uyarınca ihtiyati haciz talebinde bulunan teminat vermeye mecbur ise de, somut olayda ihtiyati haciz talep eden davacının adli yardımdan yararlandığı anlaşılmakla takdiren teminatsız alınmaksızın ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmesi gerekmiştir....
Mahkemece, geçici hukuki koruma yollarından biri olan ihtiyati hacizde, maddi tazminat yönünden yaklaşık ispat koşulu gerçekleşmiş olup, ekli belgelere göre bir miktar tazminat alacağının doğduğu kabul ihtimal ve ispat dahilinde olduğundan, maddi tazminat talepleri yönünden ihtiyati haciz koşullarının gerçekleşmesi nedeniyle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesinde bir hatalı olduğu anlaşılmakla, davacılar vekilinin istinaf başvurusu haklı bulunmuştur....
Bilindiği üzere manevi tazminat kişinin kişilik haklarının ihlali, bu kapsamda huzur, güvenlik, sağlık ve benzeri haklarının saldırıya uğraması halinde miktarının, kapsamının ve koşullarının hakimin takdirine bağlı olarak belirlendiği bir tazminat türü olup, tazminat yükümlüsünün tutum ve davranışları olayın özelliği, kusurun varlığı, niteliği, ekonomik, sosyal çevre ve benzeri pek çok subjektif etkene göre belirlenen bir tazminat türü olup, maddi tazminat gibi miktarı objektif koşullara göre belirlenecek bir tazminat türü değildir. Somut olayda, davacı vekili dava dilekçesinde davalı taraf aracının çarparak davacının yaralanmasına neden olduğundan bahisle davacının maddi ve manevi tazminat alacağının tahsilini güvenceye almak için ihtiyati haciz talep etmiş, mahkemece 09.11.2021 tarihli ara kararı ile davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir....
Buna göre eldeki dosyaya baktığımızda davacının ihtiyati haciz talebinin tümden reddine karar verilmiş ise de, davacıların murisinin vefat ettiği ve davacıların yaralandığı 13.05.2022 günlü trafik kazasında, kazanın oluşumunda, dosyadaki mevcut kaza tutanağına ve delil durumana göre davalı sürücünün de kusurlu olduğu anlaşılmakla bu itibarla geçici hukuki koruma yollarından biri olan ihtiyati hacizde yaklaşık ispat koşulu gerçekleşmiş olup, ekli belgelere göre bir miktar tazminat alacağının doğduğu kabul ihtimal ve ispat dahilinde olduğundan, maddi tazminat talebi yönünden ihtiyati haciz koşullarının gerçekleşmesi nedeniyle talebin kabulü gerekirken, reddi doğru görülmemiştir. Bu nedenle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak maddi tazminat yönünden ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmesi gerekmektedir....
Davalının soruşturma dosyalarında vermiş olduğu ifadesinde açıkça; kendisinin bonodan dolayı herhangi bir alacağı bulunmadığı halde babasının bankalarla olan sorunu nedeniyle bonoyu kendisine ciro ettiğini kabul ettiği, dolayısıyla davalının alacağı olmadığı halde ağır kusur ve kötü niyeti kapsamında davacılar aleyhine ihtiyati haciz kararı aldırdığı mahkememizce değerlendirilmiştir. Her ne kadar davacılar haksız ihtiyati haciz nedeniyle maddi tazminat talebinde bulunmuş ise de; maddi tazminata ilişkin zararlarını somutlaştıramadıkları, maddi zararlarına ilişkin dosyaya herhangi bir delil sunmadıkları, ihtiyati haciz kararı kapsamında yapmış oldukları masraf veya avukatlık ücretinin ilgili mahkemeler tarafından yargılama giderleri olarak değerlendirileceği, bu bağlamda davacı tarafın maddi tazminat isteminin reddine karar verilmiştir....
e karşı açtığı manevi tazminat davası yönünden, İİK'nin 257 nci maddesinin 1 inci fıkrası kapsamında ihtiyati haciz kararı verilmesi gerekirken, talebin reddedilmesi doğru görülmemiştir. Davacılar tarafından açılan maddi tazminat davasına ilişkin ihtiyati haciz talebi yönünden ise, uğranılan maddi zararlardan ötürü tazminat alacağı kazanın meydana geldiği tarih itibarıyla istenebilir hale gelmiş olmakla birlikte, davanın geldiği aşamada trafik kazasından kaynaklanan maddi zararın hesabının bilirkişi incelemesini gerektirmesi ve hak edilen tutarın yaklaşık olarak dahi henüz belli olmaması göz önüne alınarak, ihtiyati haciz talebinin maddi tazminat davası yönünden reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır....
Buna göre eldeki dosyaya baktığımızda 21/01/2021 günlü trafik kazasında davacıların murisinin vefat ettiği, kazanın oluşumunda, dosyadaki mevcut kaza tutanağına ve delil durumuna göre müteveffa ile davalı sürücünün kusurlu olduğu anlaşılmakla geçici hukuki koruma yollarından biri olan ihtiyati hacizde yaklaşık ispat koşulu gerçekleşmiş olup, ekli belgelere göre bir miktar tazminat alacağının doğduğu kabul ihtimal ve ispat dahilinde olduğundan, maddi tazminat talebi yönünden ihtiyati haciz koşullarının gerçekleşmesi nedeniyle maddi tazminat yönünden ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmesinde herhangi bir yanlışlık bulunmamaktadır. Bu yönü ile davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddi gerekmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece 01.08.2022 günlü tensip ara kararı ile; davacı vekilinin maddi tazminat talebine ilişkin ihtiyati haciz talebinin kabulü ile, davalının taşınır ve taşınmaz mallarına, bankalardaki ve üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerindeki dava değeri olan 1.000,00 TL maddi tazminat miktarı bakımından bu miktar ile sınırlı olarak ihtiyati haciz konulmasına, davacı vekilinin manevi tazminat talebine ilişkin ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir....
TL maddi tazminat üzerinden kabulü ile; mahkeme veznesine sunulacak takdiren ........ TL nakdi veya muteber bir bankanın kesin ve süresiz teminat mektubu karşılığında davalı ...... menkul, gayrımenkul ve üçüncü kişilerde olan hak ve alacakları üzerine borca yetecek miktarda İHTİYATİ HACİZ KONULMASINA, b.2)İhtiyati haciz talebinin takdiren davacı ...... için ...... TL manevi ..... TL maddi tazminat üzerinden KABULÜ ile; mahkeme veznesine sunulacak takdiren ...... TL nakdi veya muteber bir bankanın kesin ve süresiz teminat mektubu karşılığında davalı ........ menkul, gayrımenkul ve üçüncü kişilerde olan hak ve alacakları üzerine borca yetecek miktarda İHTİYATİ HACİZ KONULMASINA, b.3)İhtiyati haciz talebinin takdiren davacı ........ için ........ TL manevi ....... TL maddi tazminat üzerinden KABULÜ ile; mahkeme veznesine sunulacak takdiren ..........
Şu durumda, açıklanan nedenle maddi tazminat isteminin tümden reddi gerekirken, yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir. 2-Davalının manevi tazminat hükmüne yönelik temyiz itirazlarına gelince; 2004 sayılı İİK’nın 259/1. maddesinde, ihtiyati haczin haksız çıkması halinde, borçlunun ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğradıkları bütün zararlardan alacaklının sorumlu olduğu düzenlenmiştir. İhtiyati haciz haksız ve bundan maddi zarar doğmuşsa, alacaklı kusurlu olmasa dahi, zarar görene maddi tazminat ödemekle yükümlüdür. Buna karşılık, haksız ihtiyati haciz koyduran alacaklının kusursuz sorumluluğu sadece maddi tazminat bakımından olup, manevi tazminat yönünden davalının kötü niyetli veya ağır kusurlu olması ve zarar koşullarının oluşması gerekir. Somut olayda; davacı şirket aleyhine alınan ihtiyati haciz kararının, ... 9....