K.. ismi altındaki imzanın bu kişinin eli ürünü olmadığı, yapılan satış işlemin geçersiz olduğu, bu sahte vekaletname ile satış işleminden dolayı Malatya Cumhuriyet Başsavcılığının 2006/13114 sayılı soruşturma evrakı ile soruşturma başlatıldığı, davacının tüm bu işlemler nedeniyle uğramış olduğu maddi ve manevi zararının tazmini için bu davayı açtığı anlaşılmıştır. 4721 sayılı TMK'nun 38.maddesi “kişisel durum sicilinin tutulmasından doğan zararlar, kusurlu memura rücu edilmek kaydıyla Devletçe tazmin edilir” hükmünü; sorumluluk kenar başlığını taşıyan 1007.maddesi ise ”Tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan Devlet sorumludur.” hükmünü içermektedir. Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre, maddi tazminat isteminin kabulü ile davalı Hazine’den tahsiline, manevi tazminat isteminin ise reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Davalılardan Hazine ve M.....
TMK'nın 1007. maddesi kapsamında oluşan bir zarar niteliğinde bulunmadığı gözetilmeden, TMK'nın 1007. maddesi uyarınca ...nin sorumlu olduğuna ilişkin hüküm kurulması da usûl ve kanuna aykırı," olduğu gerekçesiyle diğer bozma nedenleri yanında bu husus dahi zikredilmişse de bozmanın bu bölümü maddi yanılgıdan kaynaklanmakta olup, maddi hata usûli kazanılmış hakkın istisnasını teşkil edeceğinden Yargıtay kararının bu paragrafının çıkartılarak düzeltilmesi gerekmiştir. SONUÇ: 1) Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK'nın 440. maddesinde yazılı hallerden hiç birine uymayan davacı ... ... ile davalı ... vekilleri tarafından işin esasına ilişkin karar düzeltme istemlerinin REDDİNE, aynı Kanunun 442. maddesi uyarınca takdiren 262.00....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Uyuşmazlığın TMK 1007' ye dayalı maddi tazminat istemine ilişkin olup geliş tarihi itibariyle, temyiz inceleme görevi Yargıtay Yasası’nın 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 5. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 5. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 06/06/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava, TMK'nın 1007. maddesi gereğince tazminat istemine ilişkindir....
İcra Müdürlüğünün 2001/194 Esas sayılı dosya üzerinden yapılan satış dosyasının kesinleşme ve satışın tescil tarihli için yapılan geri çevirme kararı sonrası, yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının ipotek alacaklısına karşı açacağı ipotek cetveline itiraz davası yerine 4271 sayılı Kanun'un 1007 nci kapsamında dava konusu yapılarak maddi ve manevi tazminat davası ile Hazinenin sorumlu olduğu iddiasıyla açtığı davada, maddi tazminat açısından 4271 sayılı Kanun'un 1007 nci uyarınca, manevi tazminat açısında ise 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 56 ve 58 inci maddeleri kapsamında hukuka aykırılık teşkil etmediği bu nedenle davacının istinaf talebinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın MK 1007. maddesine dayalı maddi tazminat istemine ilişkin bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Yasası’nın 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 5. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 5. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 19/07/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Ceza Dairesi 2015/13816 E. , 2017/1007 K."İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Davacılar : 1- ..., 2-..., 3- ... Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat Hüküm : 730'ar TL maddi ve 1.000'er TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacılara verilmesine Davacıların tazminat taleplerinin kısmen kabulüne ilişkin hükümler, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; 6100 sayılı HMK’nın geçici 3. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan ve 21.07.2004 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 5219 sayılı Kanunun 2. maddesi ile değişik HUMK’un 427. ve ek 4. maddelerindeki temyiz sınırı ve hükmolunan tazminat miktarlarına göre hükümlerin kesin olması nedeniyle davalı vekilinin temyiz isteminin 1086 sayılı HUMK’un 432. maddesi gereğince isteme uygun olarak REDDİNE, 13.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : MADDİ-MANEVİ TAZMİNAT Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava; TMK.1007.maddesine dayalı tazminat istemlerine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 09.02.2018 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 21.02.2018 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2018 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 20.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 20.Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 18/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Dava konusu taşınmaz, 1975 yılında yapılıp kesinleşen genel arazi kadastrosunda, 973 tahrir sayılı vergi kaydı dayanak alınarak 5100 m² yüzölçümüyle...... adına tesbit ve tescil edilmiş, 02.08.2011 tarihinde satış suretiyle davalı-davacı gerçek kişi adına intikal görmüş, 1997 yılında tapu kaydına “tamamının orman tahdidi içinde kalmaktadır” şeklinde şerh verilmiş, 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan çalışmada 6326 ada 2 parsel sayısında 5.100,17 m² yüzölçümüyle tesbit edilmiştir. Mahkemece, davacı gerçek kişi lehine TMK’nın 1007. maddesi uyarınca tazminata hükmedilmesine ilişkin olarak verilen ilk karar, davalı Hazinenin tazminat yönünden temyizi üzerine Daire tarafından bedelin belirlenmesine ilişkin olarak araştırmaya dayalı bozulmuştur. Uyuşmazlığın çözümü için öncelikle “maddi hata” kavramının irdelenmesinde yarar vardır. Maddi hata (hukuki yanılma), maddi veya hukuki bir olayın olup olmadığında veya koşul veya niteliklerinde yanılmayı ifade eder........
Dava; 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 1007. maddesi uyarınca uğranılan zararın tazmini istemine ilişkin ek dava niteliğindedir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 22/01/2020 gününde oy birliği ile karar verildi....