A.Ş., karşı tarafın ise ... olduğu ve 247.757,38 TL tutarındaki alacağı teminen 25.04.2014 tarihinde ihtiyati haciz kararı verildiği anlaşılmaktadır. ...'nun 18.12.2014 tarihinde kesin teminat mektubu vermesi sebebiyle İstanbul ...İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı kararıyla söz konusu ihtiyati haciz kararı kaldırıldığı görülmektedir. ...'nun vermiş olduğu bahsi geçen teminat mektubu kapsamında bankada yer alan hesabı üzerine blokaj uygulanıp uygulanmadığı, netice olarak söz konusu hesaba ilişkin faiz kaybının bulunup bulunmadığı, bulunuyorsa ne kadar olduğu yargılama konusudur. Davalı-karşı davacı, karşı davasında, 18.12.2014 tarihli teminat mektubu nedeniyle ödemiş olduğu komisyon masraf ve giderleri ihtiyati haciz uygulama sırasında oluşan maddi zarar şeklinde talep etmiştir....
den bir para alacağı bulunduğunu, alacağın vadesi geldiğini ve ihtiyati haciz kararı alınırken İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/467 D.İş sayılı dosyasına teminat mektubu sunulduğunu ve Mahkemece yapılan ihtiyati haciz başvurularının hukuka aykırı herhangi bir olgunun bulunmaması sebebiyle taleplerinin kabul edildiğini, davacının bu karara karşı yapmış olduğu itirazın mahkemece reddedildiğini, davacı dava dilekçesinde ihtiyati haciz işlemleri sebebiyle maddi ve manevi zararı uğradığını belirttiğini fakat bu zararına ilişkin herhangi bir somut delil sunmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Davalı T13 vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece verilen kararın Yargıtay içtihatlarına aykırı olduğunu, dosyaya sunulan poliçelerden de anlaşılacağı üzere davacıların manevi zararlarının teminat altına alındığını, maddi tazminatın ihtiyati hacze konu olamayacağını, mahkeme kararının hatalı olduğunu, süresinde infaz yapılmadığından ihtiyati haciz kararının kalktığını, davacının asli kusurlu olduğunu, davacının kendi kusuruna dayalı olarak manevi tazminat talebinde bulunamayacağını, buna rağmen ihtiyati haciz kararının hatalı olduğundan bahisle ilk derece mahkemesince verilen 30/09/2020 tarihli ara kararının kaldırılmasını talep etmiştir....
Davacılar vekilinin istinaf sebepleri; Dava dosyasında yargılamanın halen devam ettiği, henüz bir karar verilmediği, bu aşamada mahkemece ihtiyati haciz talepleri için sadece 200.000,00-TL üzerinden ihtiyati haciz kararının verilmiş olmasının olduğu, yargılama sonucunda manevi tazminat taleplerinin daha fazla kabul görmesi halinde verilen ihtiyati haciz kararının eksik kalacağı ve bu hususun geçici hukuki koruma kararlarının amacına ters olduğu, hususlarına ilişkindir. Davalılar ......
Asıl dava ve birleşen dava bakımından davacının aleyhine uygulanan haczin haksız olup olmadığı, haksız ise maddi zararının tespiti bakımından dosya iki farklı bilirkişi heyetine tevdi edilmiş düzenlenen kök ve ek raporlar dosyamız arasına alınmıştır. 2004 sayılı İİK’nın 259/1. maddesinde, ihtiyati haczin haksız çıkması halinde, borçlunun ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğradıkları bütün zararlardan alacaklının sorumlu olduğu düzenlenmiştir. İhtiyati haciz haksız ve bundan maddi zarar doğmuşsa, alacaklı kusurlu olmasa dahi, zarar görene maddi tazminat ödemekle yükümlüdür. Buna karşılık, haksız ihtiyati haciz koyduran alacaklının kusursuz sorumluluğu sadece maddi tazminat bakımından olup, manevi tazminat yönünden 818 sayılı BK’nın 49. maddesindeki (6098 sayılı TBK'nın 58.maddesi) koşulların oluşması gerekir. Bu maddeye dayalı sorumluluk ise, kusura dayalıdır....
aleyhine 13/02/2013 gününde verilen dilekçe ile haksız haciz nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 02/05/2017 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava, haksız haciz nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece istemin kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
İstinaf eden davacı vekili, mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, taleplerinin maddi ve manevi tazminat istemi olması ve haksız fiile dayanması, maddi ve manevi tazminat alacaklarının olay tarihi itibariyle muaccel hale gelmesi ve İ.İ.K 257 vd. maddesinde öngörülen ihtiyati haciz koşullarının gerçekleşmesi nedeniyle taleplerinin kabul edilmesi gerektiğini, dava dilekçesinde ihtiyati tedbir de talep edilmesine rağmen mahkemece bu konuda bir karar verilmemesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek, mahkemece İhtiyati haciz taleplerinin reddine ilişkin kararın kaldırılarak; karar kesinleşinceye kadar ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararı verilmesini istemiştir. Talep; trafik kazasından kaynaklanan ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz istemine ilişkindir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 18/10/2021 tarihli ara karar DAVA: Desteğin Kaybı Sebebiyle Maddi ve Manevi Tazminat KARAR TARİHİ: 31/03/2022 KARAR YAZIM TARİHİ: 31/03/2022 Yukarıda tarih ve sayısı yazılı kararın istinaf edilmesi üzerine dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü; Davacılar vekili trafik kazasında vefat eden davacılar desteğinin kaybı nedeniyle karşı araç sürücüsü, işleteni ve sigortasından 1.500TL maddi ve 550.000TL manevi tazminatın davalılardan tahsili ile davalıların mal varlığı üzerine ihtiyati haciz konulmasını talep etmiştir. Mahkemece 10/09/2021 tarihli ara karar ile ihtiyati haciz isteminin kabulü ile, 550.000TL'nin %5 teminat karşılığı (27.500TL) davalılar ... ve ... Limited Şirketi'nin tüm mal varlığı üzerine ihtiyati haciz konulmasına karar verilmiş, 18/10/2021 tarihli ara karar ile davalı şirketin ihtiyati hacze itirazı reddedilmiş, davalı şirket vekili bu karara karşı istinaf yoluna başvurmuştur. İstinaf eden davalı ......
Mahkemece 18/06/2020 tarihli ara karar ile talebin kabulü ile İİK'.nın 257. ve devamı maddeleri gereğince davacıların 30.000,00 TL manevi tazminat alacağına yetecek miktarda alacak miktarı ile sınırlı olmak koşulu ile davalının menkul ve gayrimenkulleri ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerine takdiren 5.000,00 TL nakdi veya teminat mektubu verilmesi halinde ihtiyati haciz konulmasına karar verilmiştir....
İhtiyati haciz haksız ve bundan maddi zarar doğmuşsa, alacaklı kusurlu olmasa dahi, zarar görene maddi tazminat ödemekle yükümlüdür. Buna göre, İstanbul 15. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2015/235 Esas - 2016/57 Karar sayılı dosyasındaki "Çekteki imzanın davacı yetkilisine ait olmaması nedeniyle takibin iptaline" dair kesinleşmiş kararı ile haksız olduğu sabit hale gelen ihtiyati haciz kararı nedeniyle davacının uğramış olduğu ve mahkemece tespit edilen maddi zararların tazminine karar verilmesi isabetlidir. Buna karşılık, haksız ihtiyati haciz nedeniyle alacaklının kusursuz sorumluluğu sadece maddi tazminat bakımından geçerli olup, manevi tazminat yönünden TBK'nın 58. maddesindeki koşulların oluşması gerekir....