KARAR Davacı, davalı bankadan aldığı emekli maaşının, davalı bankadan kullanılan kredi borcu ile kredi kartı borcunun ödenmediğinden bahisle bloke edildiğini, işlemin haksız ve dayanaksız olduğunu ileri sürerek; blokenin iptali ile kesintilerin iadesini talep etmiştir. Davalı vekili, davacının maaşından yapılan kesintinin kullanılan tüketici kredisine ilişkin olduğunu, sözleşme ve ayrıca alınan taahhütname kapsamında davacının rızası ile kesintilerin yapıldığını savunarak; davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile, 5.686,42 TL'nin tahsiline, maaş hesabına konulan blokenin iptaline karar verilmiş; davalı banka vekili tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının davalı bankadan kullandığı muaccel hale gelmiş kredi taksitlerinin emekli maaşından alınıp alınamayacağı, ödenen bedellerin geri istenip istenemeyeceğine ilişkindir....
nin 03/04/2018 tarih ... sayılı kararında ifade edildiği gibi verilen süre içerisinde istirdat davasının açılmış olması durumunda kambiyo senedine ilişkin konulan ödeme yasağının kaldırılmaması gerekeceğinden ödeme yasağınını istirdat davası sonunda verilecek hükmün kesinleşmesine kadar devamına karar vermek; bu kararlar gereğince de istirdat davası sonunda verilecek hükmün kesinleşmesine kadar iş bu davada ödeme yasağı için ödenen teminatın iade edilemeyeceğinden istirdat davası sonunda verilecek hükmün kesinleştiğinde ve teminatın iadesi yeniden talep edildiğinde talep edilecek teminatın iadesi talebinin değerlendirilmesine karar vermek ve aşağıdaki gibi hüküm kurmak gerekmiştir ....
KARAR Davacı, davalı bankadan aldığı maaşa, kullandığı kredi nedeniyle bloke konulduğunu ve kesintiler yapıldığını, banka uygulamasının haksız olduğunu ileri sürerek; blokenin iptali ile yapılan kesintilerin iadesine karar verilmesini istemiştir. Davacı vekili 30/01/2013 tarihinde davasını ıslah ederek, talebini 11.921,27 TL'ye yükseltmiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının davalı bankadan kullandığı muaccel hale gelmiş kredi taksitlerinin emekli maaşından alınıp alınamayacağı, ödenen bedellerin geri istenip istenemeyeceğine ilişkindir. Bilindiği üzere, 17.04.2008 tarih ve 5754 sayılı Yasanın 56. maddesi ile değişik 5510 sayılı Yasanın 93. maddesinde “Bu kanun gereğince sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve ödenekleri, ... hizmeti sunucularının Genel ......
Davacı, TFF tarafından elektronik biletine konulan blokenin kaldırılması ve söz konusu işlem nedeniyle maddi manevi tazminat davası açmış, mahkemece davalılara dava dilekçesi tebliğ edilmeden dosya üzerinden görevsizlik kararı verilmiştir. Somut olayda uyuşmazlık, 6100 sayılı HMK'nın 114/c maddesi gereğince dava şartı olan “mahkemenin görevli olması” şartı hakkında taraf teşkili sağlanmadan karar verilip verilemeyeceği noktasında toplanmaktadır. Mahkemenin görevli olması dava şartıdır (HMK. m.114/1-c). Dava şartları ve ilk itirazlar, ön incelemede sonuca bağlanır. Ön inceleme ise, dilekçelerin karşılıklı verilmesinden sonra yapılır (HMK. m.137/1, 139/1 ilk cümle)....
Dava, tüketici kredi sözleşmesi geri ödemeleri nedeniyle davacının bankadaki (emekli) maaş hesabına konulan blokenin kaldırılması ve çekilen miktarların iadesi istemine ilişkin olup, mahkemece kabule dair verilen kararda kredi taksitlerinin emekli maaşına yatırılan paradan tahsil edileceğine ilişkin davalıya verilmiş bir talimatın mevcut olmadığından bahsedilmişse de davalının temyiz ekinde sunduğu 01/02/2013 tarihli belgede davacının, 01/02/2013 tarihinde imzaladığı tüketici kredisi sözleşmesi tahtında kullandığı 15.000,00 TL tutarlı 60 ay vadeli kredinin taksit tutarlarının banka nezdindeki (...)38 nolu mevduat hesabında bulunan tutarlardan tahsil edilmesini talep ettiği görülmektedir....
in davalı bankaya olan kredi borcu nedeniyle emekli maaşının bloke edildiğini, hakkında kesinleşen bir icra takibi olmadan hesabı üzerinde bankanın tasarruf yetkisinin bulunmadığını ileri sürerek; maaş hesabı üzerine konulan blokenin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir. Davanın kabulüne dair ilk derece mahkemesince verilen karara yönelik davalının istinaf talebi ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesince "Taraflar arasında düzenlenmiş bir sözleşme bulunmaması ve davacı hakkında usulüne uygun yapılıp kesinleşmiş icra takibi de olmaması karşısında, davacının banka şubesinde mevcut hesabına uygulanan bloke işleminin usul ve yasa hükümlerine uygun olmadığı" gerekçesi ile esastan reddedilmiş, davalı vekili bu sefer temyiz talebinde bulunmuştur....
a verdiği kredi kartı borcuna kefil olduğunu borcun ödenmemesi üzerine asıl boçluya başvurmadan aleyhine icra takibi yapıldığını ileri sürerek icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tesbitine, hesabına konulan blokenin kaldırılmasına, paranın faizi ile iadesine karar verilmesini istemiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle kefalet sözleşmesinin geçersiz olduğunun anlaşılmasına göre davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-İcra ıflas kanunu 72.madde uyarınca takip alacaklısı aleyhine kötüniyet tazmınatına hükmolunması için takibin haksız ve kötüniyetli olması gerekir. Alacağın varlığının ispat edilememesi takibin haksız ve kötüniyetli olduğunu göstermez. Somut olayda kötüniyet tazmınatı şartları oluşmamıştır....
nin sahibi ve kefili olarak şirketin takip borcuna karşılık olarak 11.12.2007 tarihinde 1.583,87 TL, 27.10.2008 tarihinde 5.673,00 TL, 19.12.2008 tarihinde 437,00 TL ve 30.06.2008 tarihinde 3.473,00 TL olmak üzere toplam 11.166,87 TL'nin maaş hesabından bloke konulup alındığını, davalı banka tarafından adı geçen şirketin takip hesabına aktarılan tutarların iptal edilip iadesinin sistem gereği mümkün olmadığının bildirildiğini, davalı tarafın haksız yaptığı blokenin bir kısmını kaldırdığını ve sonraki maaşlarının ödemesini yaptığını, maaşı üzerine konulan takip borcuna karşılık olarak aktarılan toplam 11.166,87 TL'yi iade etmediğini ileri sürerek, bu miktarın tarafına verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen karar davalı vekilinin temyizi üzrine Dairemizce onanmıştır. Davalı vekili bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur....
Alacaklılar arasında eşitsizlik yaratan bu blokenin kaldırılarak konkordato projesi kapsamında alacaklılara eşit bir şekilde dağıtılması gerektiği yönünde görüş bildirilmiştir. Konkordato komiserliği tarafından 16 adet çek ile 384.529,20 TL tutarlı blokenin çözümü talep edilmesine karşılık icra takibine ve davaya konu 12 adet çek ile ilgili inceleme ve değerlendirme yapılması gerekmektedir. Mahkememizce yapılan yargılamada alacağın tespiti için inceleme yapmak üzere bilirkişiden rapor alınmıştır. Bu çerçevede; bilirkişiler tarafından davalının konkordato mühlet kararlarına aykırı olarak davacı hesabına bloke koyduğu ve bloke konulan bedel için başlatılan takip nedeniyle davacının haklı olduğu kanaatinin oluştuğu, davaya konu 12 adet çek ile ilgili bloke edilen paraların iadesi yönünde olması halinde; davacının davalı bankadan toplam alacağının 329.663,44 TL olduğu tespit edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Şikayetçi borçlu ..., icra mahkemesine sunduğu dilekçede, SSK'dan aldığı emekli maaşı üzerine konulan haczin kaldırılması ve yapılan kesintilerin iadesi isteminde bulunmuş ve mahkemece bu istek kabul edilmiştir. Borçlunun SSK'dan aldığı emekli maaşına konulan haczin kaldırılması doğru ise de, kesintilerin geri alınması istemi, genel mahkemede açılacak istirdat davasının konusunu oluşturduğundan ayrıca bunların iadesine de hükmolunması yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....