"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı ... vekili, Hazine adına kayıtlı çekişmeli taşınmazın gecekondu önleme projesi kapsamında kişilere fiilen teslim edildiğini, tapusunun devri yönünden 4706 Sayılı Yasa uyarınca tüm işlemlerin tamamlandığını, ancak taşınmazın Belediyeye devredilmediğini, bu konuda yapılan başvurunun da sonuçsuz kaldığını ileri sürerek, tapunun iptaline ve Belediye adına bedelsiz tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı Hazine, devir koşullarının gerçekleşmediğini belirtip, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, yasadaki devir amacının mülkiyet devri anlamına gelmeyip bir takım usuli işlemlerin gerçekleştirilmesine yönelik olduğu, Belediyece de parselizasyon işlemlerinin yerine getirildiği, böylece devir sebebinin ortadan kalktığı, yasanın uygulamasının da Bakanlar Kuruluna ve Maliye Bakanlığına ait bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
Mahkemece, yasadaki devir amacının mülkiyet devri anlamına gelmeyip bir takım usuli işlemlerin gerçekleştirilmesine yönelik olduğu, Belediyece de parselizasyon işlemlerinin yerine getirildiği, böylece devir sebebinin ortadan kalktığı, yasanın uygulamasının da Bakanlar Kuruluna ve Maliye Bakanlığına ait bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı ... tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı ... vekili, Hazine adına kayıtlı çekişmeli taşınmazın gecekondu önleme projesi kapsamında kişilere fiilen teslim edildiğini, tapusunun devri yönünden 4706 Sayılı Yasa uyarınca tüm işlemlerin tamamlandığını, ancak taşınmazın Belediyeye devredilmediğini, bu konuda yapılan başvurunun da sonuçsuz kaldığını ileri sürerek, tapunun iptaline ve Belediye adına bedelsiz tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı Hazine, devir koşullarının gerçekleşmediğini belirtip, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, yasadaki devir amacının mülkiyet devri anlamına gelmeyip bir takım usuli işlemlerin gerçekleştirilmesine yönelik olduğu, Belediyece de parselizasyon işlemlerinin yerine getirildiği, böylece devir sebebinin ortadan kalktığı, yasanın uygulamasının da Bakanlar Kuruluna ve Maliye Bakanlığına ait bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı ... vekili, Hazine adına kayıtlı çekişmeli taşınmazın gecekondu önleme projesi kapsamında kişilere fiilen teslim edildiğini, tapusunun devri yönünden 4706 Sayılı Yasa uyarınca tüm işlemlerin tamamlandığını, ancak taşınmazın Belediyeye devredilmediğini, bu konuda yapılan başvurunun da sonuçsuz kaldığını ileri sürerek, tapunun iptaline ve Belediye adına bedelsiz tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı Hazine, devir koşullarının gerçekleşmediğini belirtip, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, yasadaki devir amacının mülkiyet devri anlamına gelmeyip bir takım usuli işlemlerin gerçekleştirilmesine yönelik olduğu, Belediyece de parselizasyon işlemlerinin yerine getirildiği, böylece devir sebebinin ortadan kalktığı, yasanın uygulamasının da Bakanlar Kuruluna ve Maliye Bakanlığına ait bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
Mahkemece, Kamulaştırma Yasasının 30. maddesi hükmü çerçevesinde davalı idareye yazılan 29.4.2003 günlü yazıya verilen 16.5.2003 tarih 318/694 sayılı cevap yazısı ve ekindeki komisyon kararından davalı idarenin taşınmaz malın devri hususuna karşı çıkmayıp yalnızca önerilen bedeli kabul etmediği anlaşılmakta olduğundan anılan maddede hükme bağlanmış olan zorunlulukların davacı idare tarafından yerine getirilmiş olduğunun kabulü gerekmektedir. Taraflar arasındaki uyuşmazlığın taşınmaz malın mülkiyetinin devri hususunda olmadığı bu defa yapılan inceleme sonucu anlaşıldığından 18.12.2006 gün 2006/9695 Esas, 10724 Karar sayılı bozma kararının kaldırılmasına karar verildikten sonra davanın esasının incelenmesine geçildi. Dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü Y A R G I T A Y K A R A R I Mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemeleri sonucunda düzenlenen raporlar yasa hükümlerine uygundur....
Karşı davada ile de davacılar, dayanılan harici satış senedi uyarınca 866 parsel sayılı taşınmazın mülkiyetinin devri gerektiği halde, tapu kaydının devredilmediğini ileri sürerek payları oranında adlarına tescilini istemişlerdir. Mahkemece, tarafların davaları karşılıklı kabulü nedeniyle davaların kabulüne karar verilmiştir. Tapu kaydından, Bursa ili, Osmangazi ilçesinde bulunduğu anlaşılan taşınmaz mülkiyetinin aktarımı için Akçakale Mahkemelerinde dava açılmış ve istek hüküm altına alınmıştır. Taşınmaz mülkiyetinin intikalini sağlamak amacıyla açılan davanın HUMK'nun 13. maddesindeki kesin yetki hükmü gözetilerek "taşınmazın bulunduğu yer" mahkemesinde açılması kuralı kamu düzenine ilişkin ve kesindir. Bu konuda HUMK'nun 22. maddesi uyarınca yetki sözleşmesi yapılamaz. Şayet dava, yetkisi olmayan bir mahkemede açılmışsa, işin esası incelenmeksizin "yetkisizlik kararı" verilmesi gerekir. Diğer yandan, hakimin re'sen Türk Kanunları gereğince hüküm vermesi zorunludur....
SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazının reddine, 2. bentte açıklanan gerekçelerle mahkeme kararının hüküm kısmının 1. bendinin son cümlesinde yer alan “önceki malik davacı adına tesciline” sözlerinin hükümden çıkartılarak yerine “aracın mülkiyetinin davacıya aidiyetinin tespitine” cümlesi yazılarak, kararın düzeltilmesine, düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 16.9.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
. - K A R A R - Davacı vekili, davalı adına kayıtlı 06 C 6173 nolu plakanın 14.02.2008 tarihli noter sözleşmesi ile 94.000 TL’ye satın alındığını, sözleşmeden anlaşılacağı üzere bu bedelin peşin olarak ödendiğini, buna rağmen davalının müvekkili adına plakanın tesciline yanaşmadığını ileri sürerek plakanın mülkiyetinin tespiti ile müvekkili adına re’sen tesciline, aksi halde satış bedeli olarak ödenen 94.000 TL.nin işlemiş faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı şirket temsilcisi 23.03.2010 tarihli duruşmada dava konusu plakayı 94.000 TL.ye davacıya sattığını, noterde yapılan sözleşmeden anlaşılacağı gibi 1.500 TL.yi aldığını, geri kalan 92.500 TL ödenmediği için plakanın devri işleminin yapılmadığını belirtmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, müvekkiline kaskolu davalı adına kayıtlı aracın kaza sonucu pert olduğunu, davalı sigortalı tarafından müvekkiline aleyhine...Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2010/339 E, 2011/177 K sayılı dosyasında açılan dava sonucu aracın sovtajı müvekkilinde kalmak kaydıyla 2.el piyasa değeri 14.500 TL'nın sigortalıya ödenmesine karar verildiğini, kararın onanarak kesinleştiğini, davalıya ferileriyle birlikte 24.258,31 TL ödendiğini, davalının aracın mülkiyetinin devri için gerekli evrakları ibraz etmediğini bu nedenle devrin gerçekleştirilemediğini ve davalının vergi borcuna sebebiyet verdiğini belirterek aracın mülkiyetinin vergi borçlarından ari şekilde müvekkiline aidiyetine karar...
Mirasçılar arasındaki miras payının devri, kural olarak elbirliği şeklinde mülkiyet devam ettiği sürece olanaklıdır. Bir mirasçının, miras payını diğer bir mirasçıya devretmesi halinde, miras payını devralan mirasçı elbirliği şeklindeki mülkiyet devam ederken miras payının devri sözleşmesine dayanarak iptal tescil isteğinde bulunabilir. Elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesinden sonra mirasçılar arasındaki miras payının devri sözleşmesi hükümsüz hale gelir. Mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken, paylı mülkiyet hükümlerine tabi olan taşınmaz hakkında mirasçılar arasındaki miras payının devri sözleşmesine değer verilerek davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir. .//.....