Göktaş İşhanı N:4 D:3 Osmangazi/Bursa DAVA : Şirket Pay Devrinin tespiti DAVA TARİHİ : 14/03/2022 KARAR TARİHİ : 08/02/2023 YAZIM TARİHİ : 28/02/2023 Mahkememizde görülmekte olan Şirket Pay Devrinin tespiti davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirkette bulunan 18 hissesinin tamamının 02/12/2011 tarihinde ortaklar kurulu kararıyla diğer ortak ...'ye noterden devir ve temlik ettiğini, ancak bu kararın ticaret sicilden tescil ve ilan ettirilmediğini belirterek bu hususun ticaret sicile tescil ve ilanını talep etmiştir. CEVAP: Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davayı kabul etmediklerini, ortaklar kurulu kararının kendilerine sunulmaması nedeniyle tescil işlemini yerine getirmediklerini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı Tunay Ltd. Şti adına usülüne uygun dava dilekçesinin tebliğine rağmen davaya yazılı cevap verilmemiştir....
Hukuk Dairesinin davayı “muris muvazaasına dayalı olarak açılan ve Limited Şirket hisselerinin devrinin iptali istemi” olarak nitelendirerek asliye ... mahkemesinin görevli olduğundan bahisle kaldırma ve gönderme kararı verdiği, anılan gönderme kararı sonrasında asliye hukuk mahkemesinin görevsizlik kararının usulüne uygun işlem yapılmadan dosyanın asliye ... mahkemesine gönderildiği ve esas hakkında karar verilmek suretiyle sonuca gidildiği anlaşılmaktadır. Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı şirket pay devrinin iptali ile terekeye iadesi, olmadığı takdirde bedelin tahsili, bu da olmadığı takdirde tenkis istemine ilişkindir....
alınan kararda davacının hiç yer almadığını ve imza da atmadığını, bu nedenle imza incelemesi talep ettiklerini, davalı tarafından sahte imza ile tamamlanan hisse devrinin bedelinin ödenmediğini, sahte imzalı belgeler kullanılarak sahtecilik suçu işlendiğini, davalının şirketin tüm hisseleri kendisine aitmiş gibi yapmış olduğu tüm işlemlerin de hukuka aykırı olduğunu belirterek hisse devrinin hükümsüzlüğünün tespiti ile hisse devrinin iptaline, davacının haklarının korunması ve daha fazla hileli işlemler yapılmaması için davalının şirkette karar alma ve faaliyetlerini sınırlandıracak şekilde tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir....
HD'nin 10.11.2015 tarih, 2014/3824 esas, 2015/12948 karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere, kişisel hakkın temliki niteliği taşıyan şirket paylarının devri işleminde 1.4.1974 tarih ve 1/2 sayılı İBK'nın uygulanmasının olanaklı olmadığı, davalı şirketin 22/05/1962 tarihinde tescil olduğu, davalı şirketin 1.200.000-TL‘lik sermayesine tekabül eden 48.000 paylık 240 adet hisseden teşekkül ettiğinin anlaşıldığı, bilirkişi incelemesinde, şirketin pay defterinin 1. sayfasında beher hisse değerinin 5.000-TL olduğu, yatırıldığı tarihin 01.01.1962 olduğu ve 20.06.2013 tarihininde vefat olarak pay defterine işlendiği, bunun dışında pay defterinde müteveffa ile ilgili sayfada başka husus bulunmadığının, davalı ...’e ait payın yazılı olduğu sayfada ise 5.000 adet hissenin 20.06.2013 tarihinde ...’e aktarıldığının tespit edildiği, TTK'nın 484/2 maddesinde, hamiline yazılı pay senetlerinin,hamiline yazılı pay senetlerinin devrinin şirket ve üçüncü kişiler hakkında hüküm ifade edebilmesinin, TTK'nın...
Bergama Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün davacı şirkete hitaben yazdığı 15/03/2022 tarihli yazı incelendiğinde; “1-Olağanüstü genel kurul toplantısına tüm ortakların katılmaması ve sicil gazetesinde ilan ve ortaklara iadeli taahhütlü posta ile davet yazılarının varlığına ilişkin evrakların bulunmaması; 2-Vefat eden ortak sonrası şirkette kalan ortak ve yetkili kişinin % 50 pay oranına sahip olduğunun görüldüğü, dolayısıyla varisler ile eşit oranda paya sahip olduğu için genel kurulda varislerin şirket ortaklığını reddetme durumu açısından net bir sonuca varılamadığı, eşit pay durumunda ret hakkının olup olmadığı konusunda bakanlığa görüş sorulduğu; 3-Şirkette veraseten hisse sahibi olan/olacak olan kişilerin de pay oranı mevcut ortak ile eşit oranda olduğu için varislerin de oy kullanması sonucu eşit oranlarda kabul ve ret oylarının olacağı; 4-Müdürlüklerine sunulan kararın 1. maddesinde TTK’nın 596/2 maddesine atıf yapıldığı, kanun maddesinde de bahsedildiği gibi gerçek değeri üzerinden ibaresinden...
Davalı ... vekili, müvekkilinin bir kısım hissesini davacıya devrettiğini, devir bedelini de nakten aldığını, hisse devri ile birlikte Pendik Şubesinin, eğitim bedeli için tanzim edilen 121.170 TL tutarındaki bonoların, malzeme ve cihazların davacıya teslim edildiğini, davacının düzenlediği senet bedellerinin müvekkiline değil şirket kasasına ödendiğini, bu ödemelerin şirketin mali sıkıntısının giderilmesi için yapıldığını, iddiaların gerçeği yansıtmadığını, hisse devrinin şirkete bildirildiğini, ortaklar kurulunun karar aldığını, devrin pay defterine kaydedildiğini, davalıların davacının hisse devrinin pay defterine kaydına muvafakat ettiklerini savunarak davanın reddini istemiştir. Davalı ... vekili, hisse devir sözleşmesinin tarafı ve şirkette yöneticiliği olmayan müvekkilinden talepte bulunulamayacağını savunarak, davanın reddini istemiştir....
Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 16.09.2013 tarih ve 2012/239-2013/562 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı, davalı limited şirketteki hissesini 12.03.1997 tarihinde Dilek Nazlı'ya devrettiğini, ancak dava tarihine kadar hisse devrinin Ankara Ticaret Sicil Memurluğu'nda tescilinin yapılmadığını ileri sürerek, şirket ortaklığından devir yolu ile ayrıldığının tespiti ile devir alan adına sicilde tescil ve ilanını talep ve dava etmiştir. Asıl davada davalı, TK'nın 35. maddesine göre tebligata rağmen davaya cevap vermemiştir....
Noterliğinden 16497 yevmiye no'lu genel kurul kararıyla pay devri yapılmaya çalışıldığını, ancak bu işlemin geçersiz olduğunu, hem usulen hem de esasen geçersiz olan bu işlem sonucu müvekkilinin şirketin hissedarı olduğunun tespiti gerektiğini, Mirseddin Baran'ın ise müvekkiline herhangi bir ödeme yapmadığını, genel kurul kararı ile yapılmaya çalışılan pay devrinin geçersiz olduğunu, pay senedi çıkarılmamış anonim şirket paylarının devrinin, alacağın temliki hükümlerine tabi olduğunu, pay devirlerinin yazılı bir sözleşme ile devredilmesi gerekirken, ekte sundukları genel kurul kararı ile yapılmasının hukuka aykırı olduğunu, bu nedenle müvekkili hakkında yapılan pay devri adı altındaki genel kurul kararının hukuka aykırı olduğunu ve pay devrinin iptali gerektiğini, müvekkilinin şirket ortağı olduğunun tespitini gerektiğini, kesinlikle kabul anlamına gelmemek kaydıyla bir an için pay devrinin geçerli olduğu kabul edilirse dahi bu pay devri için müvekkiline ödenecek payın değeri ve kâr...
a devretmesine, hisse devri neticesi yeni ortaklık yapısının davalı ... 500 pay, davalı ... 500 pay şeklinde olduğu, davalılar ... ve ...'ün şirketi müştereken temsile yetkili olduklarına karar verilmiş olup, kararın altında davacı ile davalı ... ve ...'ün imzaları yer almaktadır. Davacı tarafından davalılara gönderilen 26/12/2019 tarihli ihtarname ile davalı şirketteki hisselerini 19/02/2016 tarihinde davalı ...'a devrettiği, bu hususun aynı tarihte ortak ve müdür imzasıyla karar altına alındığı, davalı ...'ın şirket müdürü tayin edildiği ancak davalı ...'ın hisse devrini ticaret siciline tescil ve ilan ettirmediği belirtilerek 3 gün içinde hisse devrinin ticaret sicilinde tescil ve ilanı talep edilmiştir....
Ortak sıfatıyla sorumluluk sermaye payına bağlı olup, koyduğu veya koymayı taahhüt ettiği sermaye payının bütün hak ve yükümlülükleriyle devri ve ticaret sicilinde tescili sorumluluğu kaldırıcı etki yapacağından davacının, pay devrinden sonraki bir tarihte şirketin hangi dönemin vergi borcundan olursa olsun ortak sıfatıyla sorumlu tutularak ödeme emriyle takibine olanak bulunmamaktadır....