WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesi'nin 2013/23441 Esas ve 2013/33080 Karar sayılı ilamında borçluya iki defa 103 davet kağıdı tebliğ edilmesi halinde meskeniyet iddiasına ilişkin ikinci defa şikayet hakkı verilmiş olduğu karara bağlanmıştır. Somut olayda şikayet eden borçluya 18.10.2018 tarihinde 103 davetiyesi ve kıymet takdir raporu tebliğ edildiği, 16.07.2019 tarihinde ise yeniden kıymet takdir raporu tebliğ edildiği, yeniden 103 davetiyesi tebliğ edilmediği, kıymet takdirine ilişkin ikinci tebligatın şikayetçiye ancak kıymet takdir raporuna karşı şikayet hakkı tanıyacağı, haczedilmezlik şikayetine ilişkin bir hak vermeyeceği, borçlunun taşınmazın kaydına haciz konulduğunu 18.10.2018 tarihinde öğrenmiş olduğu, dava dilekçesinde 103 davetiyesi tebligatının usulsüz yapıldığına dair bir iddianın bulunmadığı, şikayetin yasal 7 günlük süre geçtikten sonra ileri sürüldüğü anlaşılmıştır....

Davacı borçlunun, meskeniyet şikayeti yönünden verilen hükme yönelik istinaf başvurusunun incelenmesinde; Dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre; Her ne kadar davacı tarafından meskeniyet şikayetinde bulunulmuş ancak tapu kaydındaki hangi haciz şerhi ile ilgili meskeniyet şikayetinde bulunduğunu açık olarak belirtmemiş ise de, meskeniyet şikayetine konu Konya İli, Karatay İlçesi, Karaaslan Mah., 22826 ada 15 parsel, G Blok, 2 Bağımsız bölüm numaralı meskenin tapu kaydı üzerinde ilgili takip dosyasından 09/08/2019 ve 16/10/2020 tarihlerinde iki kez haciz konulduğu, takip hukukunda haczin yenilenmesi gibi bir hususun olmadığı, her haciz için ayrı ayrı meskeniyet şikayetinde bulunulmasının mümkün olduğu, 09/08/2019 tarihli ilk haciz ile ilgili şikayetçi borçluya 103 davetiyesinin 08/10/2019 tarihinde usulüne uygun tebliğ edildiği, davacı tarafından dava dilekçesinde ve yargılama sırasında tebligatın usulsüz olduğunun iddia edilmediği, bu haciz yönünden davacının meskeniyet...

icra takibi başlatıldığını, bu takibe ilişkin olarak müvekkili adına kayıtlı Sakarya ili Karasu ilçesi Aşağı Aziziye Mah. 157 ada 188 parsel 19 no 30/4800 hisse miktarındaki bağımsız konut mesken üzerine haciz konulduğunu ve taşınmazın kıymet takdirinin yapıldığını, yapılan kıymet takdirine ilişkin tebligatların müvekkilin yeğenine yapıldığını, müvekkilinin annesinin rahatsızlığı sebebi ile yurt dışında olduğundan kıymet takdirinden tebligatın yapılma tarihinden çok daha sonra haberi olduğunu, bu nedenle itiraz ettiklerini, usulüne uygun olarak yapılmayan tebligat nedeni ile kıymet takdir raporunun ve haczin öğrenme tarihinin 04/03/2019 olarak belirlenmesini, meskeniyet nedeniyle haczedilmezlik şikayetlerinin kabulü ile dava konusu taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılmasına, mahkeme masrafları ile avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesine, ayrıca taşınmazın satışı durumunda müvekkilin aşırı zarara uğrayacağı açık olduğundan takibin durdurulmasına karar verilmesini...

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Borçlu icra mahkemesine başvurusunda kıymet takdirine itirazın yanısıra meskeniyet şikayetinde de bulunmuştur. Meskeniyet şikayeti hakkında verilen kararlar, İİK. nun 363.maddesi uyarınca temyizi kabil olmakla, temyiz talebinin reddine dair ......

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İcra dosyasının incelenmesinde; davalı istinaf eden tarafından borçlu Metin Kıvılcım aleyhine ilamlı icra takibi başlatıldığı, takibin kesinleştiği, şikayete konu edilen 587 Ada, 13 Parsel 5 Nolu bağımsız bölüme 29/03/2019 tarihinde haciz konulduğu, söz konusu taşınmaza ilişkin kıymet takdir raporunun düzenlediği, raporun 10/02/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davacının da meskeniyet şikayeti ile mahkemeye başvurduğu anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere İİK 82/12 maddeye dayalı meskeniyet şikayetleri haczin öğrenilmesi tarihinden itibaren 7 günlük hak düşürücü süreye tabi olup, bu sürenin dava şartı olması nedeniyle mahkemenin re'sen kontrolü altındadır. Dolayısıyla öncelikle davalının bu yöndeki istinaf talebi incelenecektir. Mahcuzun kıymet takdirine ilişkin raporu davacı vekiline 10/02/2021 tarihinde tebliğ edilmiştir. Borçluya gönderilmiş herhangi bir 103 davetiyesi de yoktur....

    Bölge Adliye Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : 1- Kıymet takdiri itirazına yönelik temyiz isteminin incelenmesinde; 02.03.2005 tarih ve 5311 sayılı Kanunun 26. maddesi ile değişik 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 365/1. maddesinde; “İstinaf yoluna başvurma, yasal süre geçtikten sonra yapılır veya istinaf yoluna başvurulmasına olanak bulunmayan bir karara veya vazgeçme nedeniyle itiraz veya şikâyetin reddine yahut süresi geçmiş bir şikâyete ilişkin olursa, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun ilgili hükümleri gereğince istem icra mahkemesince reddedilir” hükmü yer almaktadır....

      Parselde bulunan ...bağımsız bölüm numaralı taşınmaza 19.11.2013 tarihinde haciz konulduğu ve icra müdürlüğünce 08.05.2014 tarihinde taşınmazın değerinin tespiti için keşfe gidildiği anlaşılmakta ise de, keşif sırasında borçlunun mahallinde hazır olduğuna ilişkin bir bilgi ve belgeye rastlanılmadığı gibi, borçlunun da keşif sırasında hazır olduğuna ilişkin bir kabulü yoktur. Borçlu vekili 09.12.2014 tarihli duruşmadaki beyanında, kıymet takdirinin evin içine girilerek yapıldığının doğru olduğunu, ancak hacizden kıymet takdirinin tebliği ile haberdar olunduğunu ileri sürmüş, kıymet takdir raporu ise borçluya 09.10.2014 tarihinde tebliğ edilmiş, borçlu 15.10.2014 tarihinde icra mahkemesine başvurarak meskeniyet şikayetinde bulunmuştur....

        Somut olayda, meskeniyet iddiasına konu taşınmaza 20.03.2015 tarihinde haciz konulduğu, borçlu tarafından 15.05.2015 tarihinde ileri sürülen haczedilmezlik şikayetinin..... İcra Mahkemesi'nin 2015/44 E.- 63 K. sayılı kararı ile süre aşımından reddine karar verildiği, borçlu ...t'in 13.09.2015 tarihinde vefatı üzerine yasal mirasçılarına takibin yöneltildiği ve mirasçılara kıymet takdir raporunun 22.10.2015 tarihinde tebliğ edilmesi üzerine yasal süresinde icra mahkemesine başvurarak meskeniyet şikayetinde bulundukları anlaşılmıştır. Kural olarak icra mahkemesi kararları kesin hüküm teşkil etmez ise de, aynı konuda, aynı taraflar arasında ve aynı icra müdürlüğü ya da takip işlemi hakkında verilmeleri ve kesinleşmeleri koşuluyla sonraki şikayet yönünden birbirlerine karşı kesin hüküm teşkil ederler. Her ne kadar mahkemece kesin hüküm nedeniyle istemin reddine karar verilmiş ise de,.......

          Somut olayda borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunduğu taşınmazına, 28.04.2014 tarihinde tapuda haciz şerhi işlendiği, İİK.nun 103.maddesi uyarınca bu haciz borçluya bildirilmediği, kıymet takdirine yönelik keşfinde 05.06.2014 tarihinde borçlunun yokluğunda yapıldığı, kıymet takdir tutanağında “Hazirun borçlunun eşi imzadan imtina etti" ibaresinin yazılı olduğu, ancak 103 ihbarnamesi yerine geçmek üzere kıymet takdir tutanağının bir örneğinin borçlunun eşine tebliğ edildiğine dair bir beyanın bulunmadığı görülmektedir. Borçlunun eşinin huzurunda yapılan haciz, borçlunun o tarihte hacze ıttıla kesbettiğine karine teşkil etmez. O halde mahkemece, işin esası incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken borçlunun hazır olmadığı keşif tarihi, haciz tarihi ıttılaya esas alınarak istemin süreden reddi isabetsizdir....

            Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle, davanın süresinde açılmadığını, kıymet takdiri için keşfe gidildiğinde borçlunun hazır olduğunu ve hacizden en geç bu tarihte haberdar olduğunu, borçlunun meskeniyet iddiasının yerinde olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İzmir 11. İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonunda, süresinde olmayan şikayetin reddine karar verilmiştir. Davacı borçlu vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, dava dilekçesini tekrarla, kıymet takdirinde yapılan keşif sırasında taşınmazı haczi hakkında müvekkiline taşınmazın haczedileceğinin usulünce bildirilmediğini, bu nedenle müvekkilinin haczi öğrenmiş sayılamayacağını, müvekkiline usulünce 103 davetiyesinin tebliğ edilmediğini, Yargıtay kararlarının da bu yönde olduğunu belirterek istinaf isteminin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve işin esasına girilerek davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. İzmir 26....

            UYAP Entegrasyonu