Bu sebeple davalı mirasçılarının kusur yönünden yerel mahkemenin kararının kaldırılması istemine yönelik istinaf istemlerinin reddine, Davalının vefat etmesi nedeniyle evlilik birliği ölümle sona erdiğinden boşanma davası konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan sebeplerle; I-Davalı mirasçılarının kusur tespiti yapılması yönündeki istinaf başvurularının REDDİNE, II-Davalı mirasçılarının kusur tespiti yapılması istemleri dışındaki istinaf başvurularının KABULÜ ile; Alanya 2. Aile Mahkemesinin 19/11/2019 tarih, 2019/668 Esas ve 2019/818 karar sayılı kararının HMK 353/1- b.2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA ve yeniden esas hakkında hüküm tesisine, "1- Evlilik birliği ölümle sona erdiğinden boşanma davası konusuz kaldığından KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, 2- Dava anlaşmalı boşanma davası olduğundan TMK.nun 181....
incelemesine de tabi olacağı ve bu nedenle müvekkilin zamanaşımı yönünden iş kazası nedeniyle tazminat davası açmak için çok kısa bir süresinin mevcut olacağı, manevi tazminat tutarı belirlenirken maluliyet ve kusur oranlarının da dikkate alınacağı ve bu nedenle kusur oranının da açılacak tazminat davasında bilinmesi gerektiği dikkate alındığında davacının iş bu kusur tespiti davasında hukuki yararının bulunduğu açık olduğunu, İlk Derece Mahkemesinin 2019/34 Esas sayılı dosyasında iş kazasının tespiti halinde öncelikle dosyanın kesinleşmesi beklenecek, dosya kesinleştikten sonra müvekkilin karşı vekalet ücreti ile karşı karşıya kalmaması adına manevi tazminat hakları saklı tutularak iş kazası nedeniyle maddi tazminat davası açılacak, iş bu davada kusur oranlarının tespiti halinde, maluliyet de dikkate alınarak manevi tazminat yönünden ek dava açılacağını, tüm bu süreçte müvekkilin özellikle manevi tazminat alacağının zamanaşımına uğrama riski bulunduğundan kusur tespitinin talep edilmesinde...
Bölge Adliye Mahkemesi ...Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından tazminatların miktarı, nafakaların miktarı, nafaka artış oranı, hükmedilen nafakada maddi hata ve tavzih talebi yönünden; davalı erkek tarafından ise kusur belirlemesi ve tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın tarafından açılan boşanma davasında, ilk derece mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'ilerine ilişkin hüküm kurulmuş; ilk derece mahkemesinin bu kararı kadın tarafından kusur tespiti, maddi ve manevi tazminat ile iştirak nafakasının miktarı ile nafakanın ÜFE oranında arttırılmaması, tavzih talebi yönünden; erkek tarafından kusur tespiti, kadın yararına hükmolunan maddi ve manevi tazminatlar yönünden istinaf edilmiştir....
Mahkemece, kusur incelemesi yaptırılmaksızın, iş müfettişinin düzenlediği rapora dayalı olarak davacının % 70 kusurlu olduğu kabul edilmiş ve davanın reddine karar verilmiş olup, bu karar eksik inceleme ve araştırmaya dayalıdır. Mahkemece, konusunda ve iş güvenliği alanında uzman bilirkişilerden oluşa ve işçi sağlığı ve iş güvenliği mevzuatına uygun kusur durumlarını saptayan kusur raporu alınarak ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O hâlde, davacı avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 04.04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davalı vekili tarafından mahkememize sunulan 20.05.2022 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafından trafik kazasında kusur tespiti yapılması talep edilerek dava açıldığını, dava dilekçesinde trafik kazasının meydana gelmesinde kusurun sigortalı araç sürücüsüne ait olduğu iddia edildiğini ancak bu iddianın kabulü mümkün olmadığını, öncelikle kusur yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılarak, kazanın meydana geliş şekli, hava ve yol durumu, trafik ışıkları vs. kazaya etki eden tüm faktörler değerlendirilerek kazanın meydana gelmesinde sürücülerin var ise kusurları ve kusur oranlarının tespiti gerektiğini, hasar tazminat talebi için zmss poliçesi genel şartlarının uygulanması gerektiğini, müvekkil şirkete yapılmış olan başvuruya ilişkin olarak hasar dosyası açıldığını, Trafik Poliçesi Genel Şartları B.2.2. maddesi uyarınca sigortacının araç kaza tarihi itibariyle anlaşmalı olduğu onarım merkezinde onarılsaydı uygulanacak parça, tedarik, işçilik ve diğer hususlar çerçevesinde belirlenecek...
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müvekkilinin husumet ehliyetinin bulunmadığını, Hazine ve Maliye Bakanlığınca trafik sigortası kapsamında kusur tespiti için düzenlenen 2017/18 sayılı Genelgenin uygulanması için gerekli sistemin T3 nezdinde ihdas edildiğini, şirketler arasında ihtilaf olması durumunda anılan Genelge ile Tutanak Değerlendirme Komisyonuna zorunlu trafik sigortası poliçelerine taraf olan ve ihtilaf yaşayan şirketlerin nam ve hesabına- kusur tespiti yapma görevi verildiğini, tesis edilen Komisyonun sadece bu amaçla kurulmuş olduğunu, idari ve mali bir kurumsal yapıya sahip olmayan bu haliyle ikame edilecek davalara aktif veya pasif husumeti olmayan bir birim olduğunu bu nedenle dava şartları noksanlığından davanın usulden reddi gerektiğini, kararın esas yönünden de hatalı olduğunu, hükme esas alınan bilirkişi raporundaki savunma ve itirazlarının dikkate alınmadığını, müvekkili kurum nezdinde görev yapan kusur komisyonunca yapılan kusur dağılımının yerinde...
Mahkemece, dava konusu trafik kazasında hasarlanan kaskolu araçtaki gerçek zarar miktarının tespiti ile yine kazadaki taraf kusur oranlarının belirlenmesi bakımından, .....gibi kurum veya kuruluşlardan seçilecek hasar konularında uzman bilirkişi(makina mühendisi) veya bilirkişi kurulundan, tüm dosya kapsamına göre; tarafların kazadaki kusur oranları ve hasar bedelinin tespiti konusunda rapor alınması gerekirken, konusunda uzman olmayan hukukçu bilirkişiden alınan rapora dayanılarak, eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir. Kabule göre ise; davacı tarafından talep edilen tazminat miktarı likit (muayyen, belirli) olmayıp gerçek zarar miktarının tespiti yargılama yapılmasını, bilirkişi incelemesi yaptırılmasını gerektirmektedir. Bu nedenle, davacı tarafın şartları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu gibi davalı aleyhinde icra inkar tazminatına karar verilmesi de doğru değildir....
Burada amaçlanan, yapılmakta olan iş nedeniyle işçinin vücut tamlığı ve yaşama hakkının önündeki tüm engellerin giderilmesidir.Uygulamada önemli olan, işverenin iş kazasına neden olmuş hareketinin, işçilerin sağlığını koruma ve iş güvenliği ile ilgili mevzuat hükümlerine aykırı bulunup bulunmadığının tespiti işidir. Bu konuda yapılacak ilk yargı işlemi, mevcut hükümlere göre alınacak tedbirlerin neler olduğunun tespiti işidir. Mevzuat hükümlerince öngörülmemiş, fakat alınması gerekli başkaca bir tedbir varsa, bunların dahi tespiti zorunluluğu açıktır. Bunların işverence tam olarak alınıp alınmadığı (=işverenin koruma tedbiri alma ödevi), alınmamışsa zararın bundan doğup doğmadığı, duruma işçinin tedbirlere uymamasının etkili bulunup bulunmadığı (=işçinin tedbirlere uyma yükümlülüğü) ve bu doğrultuda tarafların kusur oranı saptanacaktır....
Sonucu açık ve belli durumlar ayrık olmak üzere, trafik kazalarında hasar miktarının hesaplanması ve kusur oranının tespiti uzmanlığı gerektiren konulardandır. Buna göre kusur ve hasar konusunda uzman olmayan hukukçu bilirkişiden alınan rapora dayanılarak hüküm kurulması doğru değildir. Mahkemece bozmaya uyulduğu halde bozmanın gerekleri yerine getirilmemiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı olan Karşılıklı boşanma davasında (TMK m.166/1) davacı-karşı davalı taraf; erkeğin kabul edilen davası, kusur tespiti, hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakası miktarı, reddedilen tazminat talepleri yönünden, davalı-karşı davacı taraf, kadının kabul edilen davası, kusur tespiti, hükmedilen nafakalar yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....