Taraflar arasındaki Kurum işleminin iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı Kurum vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesince 10.01.2024 tarihli ek karar ile temyiz başvurusunun yapılmamış sayılmasına dair karar verilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : 3402 SY'NIN 41.MD.Sİ UYARINCA YAPILAN DÜZELTME İŞLEMİNİN İPTALİ 3402 sayılı Yasa'nın 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali istemi ile açılan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : Kadastro Müdürlüğünce, Sığırcık Köyü çalışma alanında bulunan dava konusu 111 ada 34 parsel sayılı 807,91 metrekare yüzölçümündeki taşınmazın yüzölçümü yenileme kadastrosu sırasında hesaplama hatası yapıldığı kabul edilerek 851,95 metrekare olarak düzeltilmiştir. Davacı ..., 3402 sayılı Yasa'nın 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali istemi ile dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda mahkemenin görevsiz olması nedeniyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 11.HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/915 KARAR NO : 2021/1937 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : KAMAN ASLİYE HUKUK (İŞ)MAHKEMESİ TARİHİ : 09/01/2020 NUMARASI : 2019/201- 2020/4 DAVA KONUSU : Kurum İşleminin İptali KARAR : Taraflar arasındaki kurum işleminin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda mahkemece verilen karara karşı davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemizce dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda gereği görüşülüp düşünüldü....
Kaldı ki, davacı tarafından Emekli Sandığı Genel Müdürlüğü aleyhine sözleşmenin feshi işleminin iptali istemi ile açılan dava Tarsus 2. Asliye Hukuk Mahkemesi' nin 19.02.2008 tarih ve 2007/295 Esas 2008/62 Karar sayılı kararı ile reddedilerek temyiz incelemesinden de geçerek kesinleşmiştir. Ayrıca davacı gibi sözleşmesi aynı nedenle feshedilen Zülbiye Hocaoğlu tarafından davalı kurum aleyhine açılan sözleşmenin feshinin iptali davası Tarsus 1. Asliye Hukuk Mahkemesi' nin 10.05.2006 tarih ve 2005/468 Esas 2006/168 Karar sayılı kararı ile reddedilmiş ve bu kararın temyizi üzerine Dairemizin 22.11.2006 tarih ve 2006/11094 Esas 2006/15285 Karar sayılı ilamı ile onanarak kesinleşmiştir. O halde, az yukarıdaki açıklamalar ışığında davanın reddine karar verilmesi gerekirken, mahkemece, yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....
Somut olayda, davacı vekili kurum işleminin iptali istemine dair eldeki davada, ödeme emrinin tahsil işleminin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir. Davacının iddialarının değerlendirilebilmesi için mahkemece delillerin toplanması, belgelerin getirtilmesi ve yargılama yapılmasının gerekli olduğu, ihtiyati tedbirin davacının sonuç talebinin gerçekleşmesi sonucunu doğuracak bir biçimde verilmesinin mümkün olmadığı, 6100 sayılı HMK'nın 389'uncu maddesine göre tedbir koşullarının somut olayda bulunmadığı, ihtiyati tedbir isteminin reddine dair mahkeme karar ve gerekçesinin usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davacı vekilinin istinaf isteminin 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b.1 maddesi uyarınca esastan reddine, 6100 sayılı HMK'nın 362/1- f bendi gereğince temyiz yolu kapalı olmak üzere karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki kurum işleminin iptali ve istirdat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı ve katılma yolu ile davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekilinin 20/02/2020 tarihli temyize cevap dilekçesi ile mahkeme kararının davacı lehine bozulması talebinde bulunduğu, bu haliyle temyize cevap dilekçesinin aynı zamanda katılma yoluyla temyiz dilekçesi niteliğinde olduğu; ancak, ilgili yargılama dosyasında, davacı vekilinin sözkonusu temyiz istemi yönünden temyiz harcının yatırıldığına ilişkin makbuzun dosyaya ekli olmadığı anlaşıldığından; davacı vekili tarafından temyiz harcının yatırılıp yatırılmadığının belirlenerek, yatırılmamış ise...
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın niteliğine ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun anılan kararına göre, 506 sayılı Kanun'dan kaynaklanan sürekli iş göremezlik oranının tespitine yönelik kurum işleminin iptali ile sürekli iş göremezlik oranının yeniden tespiti istemi ile açılan davalar hakkında verilen hüküm ve kararların temyiz incelemesi Yargıtay 21. Hukuk Dairesinin görev alanı içerisine girmektedir. SONUÇ: Taraflar arasındaki uyuşmazlığın niteliğine, Yargıtay Büyük Genel Kurulunun anılan kararı ve Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesine göre dosyanın YARGITAY 21. HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, 19.01.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Kurumdan yaşlılık aylığı alan davacıya, şirkete ortaklığının süregeldiği gerekçesiyle davalı Kurumca sosyal güvenlik destek primi borcu tahakkuk ettirilerek, ayrıca şirketin prim borçları nedeniyle hakkında ödeme emri gönderilmek suretiyle takip başlatıldığı ve aylıklarından kesinti yapılması sebebiyle anılan işleminin iptali, borçlu olmadığının tespiti ve kesintilerin iadesi istemi ile dava açıldığı, Mahkemece, şirketin 2008 yılı sonuna kadar faaliyette buluduğu gerekçesiyle sosyal güvenlik destekleme prim borcu olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği, şirket prim borcuna ilşkin ödeme emri yönünden herhangi bir değerlendirme yapılmadığı anlaşılmaktadır....
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 29/06/2022 NUMARASI : 2022/185 2022/391 DAVA KONUSU : Kurum işleminin iptali KARAR : Taraflar arasındaki kurum işleminin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda mahkemece verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemizce dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda gereği görüşülüp düşünüldü. TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı Beta Müh.Müşv.Taah.Tic. Ltd.Şti.'...
DAVA Davacı vekili, davacının Bağ-Kur süreleri ile yurtdışı çalışmalarında çakışma olmadığını, bu sebeple Bağ-Kur sürelerini iptal eden Kurum işleminin hukuka aykırı olduğunu belirterek, Kurum işleminin iptali ile yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı vekili, davacı hakkında yapılan işlemlerin yasal mevzuata uygun olduğunu, davanın reddi gerektiğini belirtmiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin 21.01.2020 tarihli ve 2015/544 Esas 2020/20 Karar sayılı kararıyla; davanın kabulüne, aksi Kurum işleminin iptali ile davacıya 01.12.2013 tarihi itibariyle 506 sayılı Kanun kapsamında yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tespitine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....