K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurum vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine, 2- Dava, davacının Tarım Sigortalılığının iptalini ve ... sigortalılığının devam ettiğini belirtir davalı Kurum işleminin iptali ile SSK'lı olarak 2006 yılında başlayan Tarım Sigortalılığının devamına karar verilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile, davacının 30.10.2006 - 31/12/2010 tarihleri arası 2926 sayılı yasa kapsamında sigortalı sayılmamasının tespitine,aksine kurum işleminin iptaline, davacının 30.10.2006 - 31/12/2010 tarihleri arası 2925 sayılı yasa kapsamında sigortalı olduğunun tespitine, aksine kurum işleminin iptaline karar verilmiştir....
MADDESİ UYARINCA YAPILAN DÜZELTME İŞLEMİNİN İPTALİ 3402 sayılı Yasa'nın 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali istemi ile açılan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : Kadastro Müdürlüğünce 3402 sayılı Yasa'nın 41.maddesine göre resen yapılan düzeltme işlemi sonucu verilen kararla Dokuzçeltik Köyü çalışma alanında ve Hazine adına tapuda kayıtlı bulunan 22 parsel sayılı 477500 metrekare yüzölçümündeki taşınmazın yüzölçümü 46897.133 metrekare olarak düzeltilmiştir. Davacı Hazine, yasal süresi içinde yapılan düzeltme işleminin hatalı olduğu iddiasına dayanarak iptali istemi ile dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir....
Taraflar arasındaki aksi Kurum işleminin iptali ve vazife malüllüğü aylığı istemi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı Kurum vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı vekili, dava dilekçesinde; görev başında geçirmiş olduğu kaza sonucu maluliyetinden kaynaklı tarafına 2330 sayılı Kanun kapsamında vazife malullüğü aylığı bağlanması talebinin reddine dair Kurum işleminin iptalini talep ve dava etmiştir. II....
Davalının kurum işleminin iptali amacıyla Ankara 5. İş mahkemesinin 2015/540 esas esas sayılı dosyası ile dava açtığı, mahkemece davanın reddine karar verildiği, kararın onanarak kesinleştiği, her iki davanın tarafları ile ihtilaflı dönemin aynı olmakla birlikte, eldeki davanın itirazın iptali, kesinleşen davanın ise tespit davası niteliğinde olduğu, Ankara 5. Mahkemesi tarafından verilen kararın, eldeki davada kesin delil teşkil ettiği, davalının boşandıktan sonra fiili olarak eski eşiyle birlikte yaşadıklarının kesin hüküm niteliğindeki mahkeme kararı ile sabit olduğu ve alacağın yargılamayı gerektirdiği ve icra inkar tazminatına ilişkin şartların mevcut olmadığı anlaşılmaktadır. Sonuç itibariyle mahkemenin maddi vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla davacı Kurum vekilinin ve davalının istinaf isteminin 6100 sayılı HK 353/1- b.1 maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
Yasal düzenleme karşısında kurum içi genelgenin davacı şirket için bağlayıcı olması söz konusu olamaz. Hal böyle olunca; dava konusunun, “davacının 4447 sayılı yasanın geçici 10. Maddesinden yararlanmaya yönelik talebinin işleme alınmamasına ilişkin 22.06.2016 tarih ve 3564300 sayılı kurum işleminin iptali istemi olmasına, mahkemece bununla sınırlı hüküm kurulmuş bulunmasına, istinaf yoluna başvuranın sıfatına ve özellikle davacının 4447 sayılı yasanın geçici 10. maddesinin aradığı yararlanma koşullarını taşıyıp taşımadığının, işleme alınacak taleple birlikte T4 tarafından değerlendirilmesinin mümkün bulunmasına göre, davalı kurum vekilinin istinaf isteminin esastan reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmakla aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle, Çorlu 2....
YARGILAMA SÜRECİ : Dava konusu istem: Davacı elektrik dağıtım şirketi tarafından, 2016 yılı için eksik hesaplanan 408.930,70-TL tutarındaki kurum payı bedelinin yazının tebliğinden itibaren 30 gün içerisinde ödenmesi aksi halde borcun tahsili için yasal yollara başvurulacağına yönelik … tarih ve … sayılı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı Mali Hizmetler Daire Başkanlığı Gelirler Müdürlüğü işleminin iptali istenilmiştir....
YARGILAMA SÜRECİ : Dava konusu istem: Davacı elektrik dağıtım şirketi tarafından, 2015 yılı için eksik hesaplanan 584.691,53 TL tutarındaki kurum payı bedelinin yazının tebliğinden itibaren 30 gün içerisinde ödenmesi aksi halde borcun tahsili için yasal yollara başvurulacağına yönelik … tarih ve … sayılı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı Mali Hizmetler Daire Başkanlığı Gelirler Müdürlüğü işleminin iptali istenilmiştir....
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 03/03/2020 NUMARASI : 2018/241- 2020/76 DAVA KONUSU : Kurum İşleminin İptali KARAR : Taraflar arasındaki Kurum işleminin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda mahkemece verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemizce dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda gereği görüşülüp düşünüldü. TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Kurumca, davacının yetim aylığının boşandığı eşi ile birlikte yaşadığının tespit edildiği gerekçesiyle kesildiğini, boşandığı eşiyle birlikte yaşamadığını, Kurum tespitinin dayanaksız, usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek iptaline, Kurumca kesilen dul ve yetim aylığının yeniden bağlanmasına, aylık kesme işleminden itibaren ödenmemiş gelirlerin faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Taraflar arasındaki Kurum işleminin iptali istemi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı Kurum vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
edilebileceği halde davalı idareye usulünce yapılmış bir başvuru ve dava konusu edilebilir kesin nitelikte idari bir işlem bulunmadığı gerekçesiyle davanın incelenmeksizin reddedildiği ve anılan kararın kesinleştiği, davacı tarafından, ihtirazi kaydı dikkate alınarak devreden yatırıma katkı tutarının fazladan kullanılmak zorunda kalınan 11.895.529,64 TL arttırılması yönündeki talebinin reddine ilişkin işlem ile tahakkuk işleminin iptali istemiyle bakılmakta olan davanın açıldığının anlaşıldığı, dava konusu tahakkuk işleminin iptali istemi yönünden; tahakkuk işlemine karşı, ilk kez 28/05/2018 tarihinde açılan davada verilen dilekçenin reddine ilişkin karara karşı istinaf isteminde bulunulmadığı gibi sonrasında kararda belirtilen şekilde tahakkuk işleminin iptali ve yatırım indirim tutarının artırılması istemiyle iki ayrı dava açılmadığı, bunun yerine, tahakkuk işlemi de dava konusu gösterilmek ve yatırıma katkı tutarının artırılması talebiyle tek yenileme dilekçesiyle açılan davada, Mahkemece...