WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

edildiğini, eczacının öncelikle bildirim yapacağına dair bir düzenleme bulunmadığını, dava konusu reçetelere konu kremin içindeki etken maddenin gramajı yerine kremin gramajının medula sistemine girilmesi nedeniyle de işlemin sehven yapıldığı kanaatine varıldığı böylece 2012 yılı Protokolünün 5.3.9 maddesinin somut olayda uygulanma olanağının bulunmadığı gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne ve davalı kurumun 09.12.2014 tarihli işleminin haksız olduğunun tespiti ile kurum işleminin iptaline, muarazanın bu şekilde giderilmesine karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Davalı kurumun temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dava; davalı kurum tarafından davacı eczacı hakkında 2012 yılı Eczane Protokolü'nün 5.3.9 maddesine göre düzenlenen cezai işlemin iptali ile aynı protokolün 4.3.6. maddesi gereğince cezaya sebep olan reçete bedeli nedeniyle borcu bulunmadığının tespitine ilişkindir....

    Davalı; kurum tarafından yapılan inceleme neticesinde ilgili protokole uygun olarak cezai şart ve uyarma işlemi uygulandığını, bu nedenle davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece; hasta ya da yakınlarının ilaçlarını genellikle davacı eczaneden temin ettiklerini beyan etmişlerse de, dava konusu reçetedeki imzaların sahiplerine ait olmadığı bu nedenle, 2009 yılı protokolünün 6.3.3 maddesi gereğince yapılan kurum işleminin yerinde olduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava; 2009 yılı protokolünün 6.3.3 maddesi uyarınca davacı eczane hakkında uygulanan cezai şart ve uyarılmasına yönelik davalı kurum işleminin iptali istemine ilişkindir....

      Davalı kurum, sigortalılarına verilmeyen bazı ilaçların kendilerine fatura edildiğini gerekçe gösterip sözleşmeyi fesh etmiş, davacıda bu fesih işleminin geçersizliğini istemiştir. Davalı kurum bu fesih kararı ile kendisi ve diğer kamu kuruluşlarını etkiler şekilde muaraza yaratmıştır. Bu nedenle davacının dava açmakta hukuki yararı vardır. Davacı tarafından açılan bu dava mahiyeti itibariyle muarazanın meni niteliğindedir. Dairemizin istikrarlı uygulaması da bu yöndedir. Mahkemece, işin esası incelenip, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanlış değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması, usül ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 3.10.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/01/2021 NUMARASI : 2020/242 ESAS (ARA KARAR) DAVA KONUSU : Muarazanın Giderilmesi KARAR : Adana 13. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 24/01/2021 tarih ve 2020/242 Esas sayılı ara kararı ile kurulan hüküm nedeniyle davalı vekilinin istinaf başvurusu ile ilgili yapılan incelemede; DAVACI VEKİLİ DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE: Davalı kurumun 14/10/2020 tarih E-19966705- 118.10.02- 12348470 sayılı yazısına konu borç tahakkuku işleminin hukuka aykırı olduğundan bahisle, toplam 30.908,86 TL haksız borç tahakkuku işleminin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece 30/10/2020 tarihli ara kararla; "Talep eden vekilinin talebinin %15 teminat karşılığında (4.636,32- TL) kabulü ile davalı kurumun 14/10/2020 tarih E-19966705- 118.10.02- 12348470 sayılı kararı ile tahakkuk ettiği 30.908,86 TL para cezası ve uyarı işleminin tedbiren durdurulmasına," şeklinde karar verilmiş olduğu anlaşılmıştır....

        Mahkemece davanın kısmen kabul kısmen reddi ile Manisa ili, Gördes ilçesi, Kayacık mahallesi (Köyü), 2406 parsel sayılı taşınmazın 16/07/2014 tarihli bilirkişi heyetinin rapor ve krokisinde yeşil çizgi ile taralı ve işaretli 1.257,233 m2'lik bölümünün davalılar adına kayıtlı tapusunun iptali ile orman vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, müdahalenin men'i ile muarazanın giderilmesi ve muhtesatın kal'i taleplerinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı Orman Yönetimi vekili tarafından reddedilen taleplere yönelik olarak temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşen orman kadastrosu içinde kalan tapu kaydının iptali ve tescil, müdahalenin men'i, muarazanın giderilmesi ve muhtesatın kal'i istemlerine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 21.02.1980 tarihinde kesinleşen genel arazi kadastrosu ve 18.12.2012 tarihinde askı ilânı yapılarak kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki cezai işlemin iptali- muarazanın giderilmesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekilli tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı eczacı olduğunu, reçetelerde yer alan ilaçların tamamının veya bir kısmının hak sahiplerine teslim edilmediği ve reçete arkasında yer alan imzaların hak sahiplerine ait olmadığı gerekçesiyle davalı kurum tarafından eczane protokolü 6.3.3, 6.3.10 ve 6.3.19 maddeleri uyarınca verilen uyarı, para ve 2 yıl fesih cezalarının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

            Somut olayda, dava dilekçesinde; dava konusu kuyu suyuna ilişkin olarak davalıların idari men kararı aldırdıkları oysa davacıların davalıların kullanımında olan suya müdahalelerinin olmadığı, buna rağmen men kararının verilmesinin yanlış olduğu açıklanarak tecavüzün önlenmesi istenilmiş, aşamalardaki davacı vekili yazılı beyanlarında da aynı olgular vurgulanarak idari men kararının iptali ve sonrasında vaki muarazanın giderilmesi istenilmiştir. En son olarak yapılan yazılı açıklamada açıkça, idari dava niteliğinde men kararının iptali isteminde bulunulmadığı; talebin, bu idari karar nedeniyle oluşan muarazanın giderilmesine ilişkin olduğu belirtilmiştir....

              Mahkemece Davanın kabulüne, Davalının davacı ile yaptığı sözleşmenin 3 ay süreyle feshine ilişkin işlemin iptaline ve taraflar arasındaki muarazanın bu şekilde giderilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı eldeki dava ile ; davalı kurum tarafından yapılan fesih işleminin haksız olduğunu belirterek, eczanesine ilişkin 3 ay süre ile sözleşmenin feshedilmesine ilişkin işlemin iptali ile muarazanın giderilmesine karar verilmesini istemiş, davalı ise işlemin mevzuata uygun olduğunu belirterek davanın reddini dilemiştir....

                İlk derece mahkemesince "...Davanın KABULÜ ile davalı kurum tarafından tesis edilen 10/11/2010 tarihli davacının 2 yıl süre ile sözleşmesinin feshine ve 623,19 TL: tahrifatlı reçete bedelleri ile 3.115,95 TL: cezai şartın yine 428,11 TL reçete bedellerinin ve 10,000 TL cezai şarta ilişkin kurum işleminin iptali ile muarazanın bu şekilde giderilmesine..." yönelik karar tesis edilmiş, karar süresinde davalı vekilince istinaf edilmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki muarazanın giderilmesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; eczacı olduğunu, davalı kurum tarafından muayene katılım payı atlatılmış reçetelerin kuruma fatura edildiği gerekçesiyle 2012 protokolünün 5.3.15. maddesi uyarınca 62.500,0 TL cezai şartın uygulandığını, işlemin hukuka aykırı olduğunu, katılım payının ertelenmesi için reçete girilip silinmesinin o anda işlemi yapılan hasta için mali yükün geçici hafifletilmesi niteliğinde bulunduğunu, eczanelerin muayene ücreti işlemlerinde aracılık ettiğini, kendilerinin menfaati olmadığını savunarak 02/10/2014 günlü kararın protokole aykırı olduğunun tespiti ile muarazanın...

                  UYAP Entegrasyonu