WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/09/2020 NUMARASI : 2019/574 ESAS - 2020/335 KARAR DAVA KONUSU : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) KARAR : İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına yönelik davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olmakla 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi....

İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 25/06/2021 NUMARASI : 2020/287 2021/388 DAVA KONUSU : İtirazın İptali KARAR : Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda mahkemece verilen karara karşı davacı Kurum vekili ve davalı T4 tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemizce dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda gereği görüşülüp düşünüldü. TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; kurum sigortalısı Çetin Akbaş'ın 30.12.2017 tarihinde maruz kaldığı trafik kazası sonucu yaralandığını, davalı T4'in asli kusurlu olduğunu, sigortalıya ödenen geçici iş göremezlik ödeneğinin tahsili için icra takibi başlatıldığını, davalıların haksız itirazı nedeniyle takibin durdurulduğunu belirterek, Ankara 19.İcra Müdürlüğü'nün 2019/15829 esas sayılı dosyasına yapılan itirazların iptali ile davalıların yüzde yirmiden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

Ağır Ceza Mahkemesinin 2006/393 Esasında davanın açıldığını, kararın kesinleştiğini, kurum zararı ve bakiye kısmı olan 3.148,50 TL'ye davalının itiraz etmediğini, 12.988,50 TL işlemiş faize itiraz ettiğini belirterek haksız ve kötü niyetle yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, %40'tan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesi isteminde bulunmuştur. Davalı; ana parayı ödeyeceğini, faize itiraz ettiğini beyanla açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, ceza kararıyla sübut açısından netleşen olaya dair, bilirkişi raporu ile yapılan hesaplama kabul edilerek; davaya konu icra takibi yönünden davacının 3.148,50 TL asıl alacak, 4.954,12 TL işlemiş faiz alacağının bulunduğu bu kapsamda işlemiş faiz yönünden bu tutar bakımından itirazın haksız olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davalının Ankara 27....

    Davacı Kurum, davalının yaşlılık aylığı almakta iken, kurum tarafından emekliliğine esas alınan bir kısım hizmetinin fiili çalışmaya dayanmaması nedeniyle iptali üzerine yaşlılık aylığının iptal edilerek, ödenen aylıkların tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali ile takibin devamına, haksız itiraz nedeniyle icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, başlatılan icra takibine, davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptaline, icra inkar tazminatı talebinin ise reddine karar verilmiştir. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 67. maddesinin ikinci fıkrasında “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; ... diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, ... hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere uygun bir tazminatla mahkûm edilir” hükmü öngörülmüştür....

      1 yıl 3 ay hapis cezasından aynı Kanun’un 62. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapılması neticesinde 1 yıl 15 gün hapis cezası yerine 1 yıl 1 ay 15 gün hapis cezasına hükmedilmek suretiyle fazla ceza tayini nedeniyle itiraz merciince itirazın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde reddine karar verilmesi nedeniyle kanun yararına bozma istemleri yerinde görüldüğünden (SAMSUN) 2....

        İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı kurum vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili kurum tarafından hazırlanan 27.11.2020 tarih ve 2020/406963- 45 sayılı araştırma raporuna göre davalı borçlunun boşandığı eşi Erol KESKİN ile birlikte fiilen yaşadığının tespit edildiğini, Yapılan incelemeler neticesinde davalı borçluya kurum tarafından yersiz ödeme yapıldığını, 355 belge numaralı borç tablosundaki giderlerden sorumlu olan T3 kendisine gönderilen borç bildirim belgesine rağmen borcunu ödemediğinden dolayı borcun takip ve tahsili için davalı borçlu aleyhine Ankara 20.İcra Müdürlüğü'nün 2022/1528 Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalının 31.01.2022 tarihinde borcun tamamına itiraz ettiğini, yapılan haksız itirazın iptali ve takibin devamı gerektiğini, ihtiyati tedbirin reddine dair verilen kararın kanuna aykırı olduğunu belirterek, ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir....

        Davacı SGK vekili istinaf dilekçesinde; İtirazın iptalinin kabulüne karar verilmesine rağmen icra inkar tazminatına hükmedilmemesinin yerinde olmadığını, icra inkar tazminatı taleplerinin kabulünün gerektiğini belirterek istinaf talebinde bulunmuştur. GEREKÇE: Davacı tarafından trafik kazası nedeniyle yaralanan sigortalılara yapılan geçici iş göremezlik ödemesi nedeniyle davalılar aleyhine başlatılan ilamsız takibe davalıların itirazı üzerine itirazın iptali davası açılmıştır. İlk derece mahkemesince yapılan yargıma sonucu davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Karara karşı davacı kurum ve davalılardan sigorta şirketi vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....

        Davalı vekili, sigortalı aracın yağ karterinin yere çarpma nedeniyle delindiğini ancak aracın motor yağının boşalmasına rağmen yağsız şekilde çalıştırılması nedeniyle motor hasarının meydana geldiğini, bu nedenle karter hasarının teminat içinde kaldığını ve bedeli olan 353,59 TL'nin ödendiğini, motor hasarının ise teminat dışı kalması nedeniyle ödenmediğini bildirerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulüne, Beyoğlu 2. İcra Müdürlüğü'nün 2010/14286 takip sayılı dosyasında davalının itirazının kısmen iptali ile takibin 4.683,40 TL asıl alacak üzerinden devamına karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. TTK’nun 1293. maddesi ve Kasko Sigorta Sözleşmesi Genel Şartları B.2. maddesi uyarınca, sigortalı, zararı önlemeye, hafifletmeye yarayan her türlü tedbiri almakla yükümlüdür....

          ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/02/2022 NUMARASI : 2021/311 ESAS- DAVA KONUSU : KURUM İŞLEMİNİN İPTALİ- İHTİYATİ TEDBİR KARAR : Denizli 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2021/311 Esas sayılı 14/02/2022 tarihli ara kararı aleyhine davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuş ve talebin süresinde olduğu anlaşılmakla; yapılan istinaf incelemesi sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA :Davacı vekili tarafından ilk derece mahkemesine verilen dava dilekçesinde özetle; davalı kurum tarafından yapılan işlemin hukuka aykırı olduğunu beyanla, kurum işleminin iptalini, çekişmenin giderilmesini, borçlu olmadığının tespitini ve kurum işleminin tedbiren durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir....

          nun 67.maddesi itirazın iptali davalarını, İİK.'nun 68.maddesi ise itirazın kaldırılması davalarını düzenlemekte olup , icra takibine itiraz halinde alacaklı itirazın iptali davası açabileceği gibi icra hukukunun takip hukuku olması, icra mahkemesi kararlarının maddi anlamda kesin hüküm oluşturmaması nedeniyle itirazın kaldırılması davası da açabilir Alacaklının bu iki hakkı birlikte kullanmasını önleyen bir yasa hükmü de bulunmamaktadır. Her iki mahkemedeki yargılama usulleri farklıdır. Sadece davacı; İcra Hukuk Mahkemesinde açılan itirazın kaldırılması davasından feragat etmiş olup, icra takibinden ve takibe esas alacağından feragat ettiğine ilişkin bir beyanı da bulunmadığına göre mahkemece işin esasına girilip sonucuna göre bir karar verilmek gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile kesin hüküm nedeniyle davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi doğru değildir. Kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir....

            UYAP Entegrasyonu