a düzenlenerek verildiği ve her ay düzenli olarak davalıya çek keşide edildiğinin tespit edildiğini, müvekkili kooperatifin davalı ile bu çekleri verilmesini gerektiren bir alışverişi olmadığını, söz konusu çeklerin hile ve muvazaa ile davalıya önceki kooperatif başkanı tarafından verildiğini ileri sürerek çeklerin muvazaa ve hile ile düzenlenerek verilmesi sebebiyle geçersiz ve bedelsiz kaldığının tespiti ile müvekkili kooperatifin çekler sebebiyle davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının iddialarını kabul etmediklerini, müvekkili ile kooperatifin ticari ilişkisi bulunduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. III....
Kardeşler Konut Yapı Kooperatifi vekili, diğer davalı kooperatifin bu üyeler adına tapuda ferağ vermesi gerekirken, yöneticileri sahtecilik ve dolandırıcılık yolu ile güveni kötüye kullanarak, davacının dairesinin de içinde bulunduğu 28 adet daireyi diğer davalılara devrettiğini, müvekkili kooperatifin ve üyelerinin mağduriyetine sebep olduğunu savunarak, hakkında açılan davanın husumette hata nedeniyle reddini istemiştir. Davalı Tasfiye Halinde S.S. .... Konut Yapı Kooperatifi vekili, yüklenicinin edimlerini yerine getirdiği hususlarının doğru olduğunu, anılan kooperatifin bildirdiği şahıs adına ferdileştirme yaptıklarını, bu şahısın kendi üyeleri olup olmadığını bilmediklerini savunarak, davanın reddini istemiştir. Davalı ... vekili, davanın reddini istemiştir. Davalı ... .... vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, nizalı taşınmazın ilk defa davalı ...'a satıldığı, anılan taşınmazı daha sonra diğer davalı ... ....'...
in beraatine karar verilmiş, hüküm yasal süresi içerisinde müşteki vekili tarafından temyiz edildiğinden, Yargıtay C.Başsavcılığının bozma istemli tebliğnamesiyle dosya Daireye gönderilmiş olmakla, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okunarak GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: 31.07.2008 tarihli kararı ile davadan el çeken mahkemenin 21.8.2008 tarihli ek kararı ile sanıklardan ... ve ... haklarında verilen beraat kararı yok hükmünde kabul edilerk ... hakkında verilen hüküm temyize tabi olmakla, 1- Gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suçuna yönelik olarak kurulan hükmün temyiz incelemesi sonunda; Suç tarihinde borçlu Turgut Uysal'ın, S.S.Elmalı Tarımsal Kalkınma Kooperatifinden alacaklı olup olmadığı hususunda kooperatifin defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi marifetiyle inceleme yaptırılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdiri yerine eksik araştırma ile sanığın beraatine karar verilmesi, 2- Tazminat talebine yönelik kurulan hükmün temyiz incelemesi sonunda; Müşteki vekili şikayet...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kooperatif genel kurulunun yenilenmesi istemli davanın yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hüküm davalı vekilince duruşmasız temyiz edilip, davacı vekilince temyiz edilmeksizin duruşma talep edilmiştir. Temyize konu karar niteliği gereği duruşmaya tâbi olmadığından duruşma isteminin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - KARAR - İhyasına karar verilen davalı ... Evler Sosyal Sigortalar Konut Yapı Kooperatifine gerekçeli kararın ......
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2021/696 Esas KARAR NO : 2022/135 DAVA : Kooperatif Üyeliğinin Tesbiti DAVA TARİHİ : 15/11/2021 KARAR TARİHİ : 03/03/2022 KARAR YAZIM TARİHİ : 10/03/2022 Mahkememizde görülmekte olan Kooperatif Üyeliğinin Tesbiti davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı, müvekkilinin kooperatifin üyesi ve aidat borcu olduğu iddiası ile müvekkili aleyhine Ankara ... Müd.'nün ... esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, ilamsız takibe süresinde itiraz edildiğini, takibin durduğunu, bu nedenlerle müvekkilinin kooperatif üyesi olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının kooperatif üyesi olduğuna ilişkin TOKİ kayıtları ve kooperatifin üyelik kararlarının mevcut olduğunu, bu nedenle davanın reddini talep etmiştir....
Kooperatif üyesi olan davacının kooperatifin haksız eylemi sonucunda kurada kendisine isabet eden bağımsız bölüm yerine başka bir ortağa ait bağımsız bölümü kullandığı, bunun üzerine dava dışı ortak ...'nın açtığı el atmanın önlenmesi ve ecrimisil ödenmesi istemli davanın ...Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2006/438 E., 2008/50 K. sayılı kararı ile davacı aleyhine sonuçlandığı, hükmün 02.07.2009 tarihinde kesinleştiği, davacının ise hükmün kesinleştiği tarihten sonra bağımsız bölümü kullanmaya devam edip 04.06.2010 tarihinde taşınmazı tahliye ettiği anlaşılmaktadır. Mahkemece, davacının kullanımının devam etmesinden ötürü hükmün kesinleştiği tarihten sonraki ödemelerin kooperatiften talep edilemeyeceği belirtilmiş ise de, bu konuda hükmün kesinleşme tarihini 12.11.2008 tarihi olarak esas alıp bu tarihe göre hesaplama içeren bilirkişi raporu hüküm kurmaya elverişli değildir....
Davalı kooperatifin sicil kaydı ve 23.03.2022 tarihli genel kurul toplantı tutanağı hazirun cetveli ve varsa davacının muhalefet şerhinin gönderilmesi için İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğüne müzekkere yazılmış ve cevabi yazı dosya içine alınmıştır....
Bu bakımdan Yargıtay’ın denetimine de olanak sağlayacak şekilde vakfa ait faaliyet raporları, bilançolar ve ilgili diğer belgeler getirtilip, uzman bir bilirkişiye incelettirilerek, vakfın senedinde belirlenen amaçları da gözetilerek tüm mal ve hakları ile acz içinde olup olmadığı, amacını gerçekleştirmesinin olanaksız duruma gelip gelmediği açıkça saptanmadan yetersiz araştırma ve eksik inceleme ile davanın kabulü, 2-Türk Medeni Kanununun 116 ve Türk Medeni Kanununa Göre Kurulu Vakıflar Hakkında Tüzüğün 30. maddelerinde vakfın sona ermesi (dağılması) hükme bağlanmış olup, uygulamada duraksama ve karışıklığa neden olmaması ve kavram birliğinin sağlanması bakımından koşullarının gerçekleşmesi durumunda vakfın dağılmasına (sona ermesine) hükmedilmesi gerekirken davanın kabulü ile davacı vakfın sicilden silinmesine hükmedilmesi, 3-Vakfın sona ermesi (dağılması) halinde mahkemece tasfiyeden arta kalan mal ve hakların intikalini düzenleyen 5737 sayılı Vakıflar Kanununun 27. ve Türk Medeni Kanunu...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde vakfın dağılması ve sicilden silinmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir....
ve tasfiye kurulu oluşumu istemini karara bağlayıp dağılma kararını sicile tescil edeceği, sona eren vakfın kişiliğinin, ehliyeti tasfiye amacıyla sınırlı olmak üzere tasfiye sırasında da devam edeceği hükme bağlandığından; emredici bu düzenlemeler dikkate alınarak, vakfın sona ermesi (dağılması) halinde arta kalan mal ve hakların nereye devredileceğinin mevzuat ve senet hükümleri doğrultusunda yöntemince tespit edilmesiyle uygulamada duraksamaya sebebiyet vermemek için gerektiğinde bir tasfiye kurulunun belirlenmesinden sonra vakfın sona ermesi kararı verilmesi yerine, tasfiye kurulunun oluşumu hakkında bir karar verilmemesi doğru görülmemiştir....