Yukarıda da değinildiği üzere davalı vakıf seraların yapımına dair projedeki bazı unsurların yapımından tarafların muvafakatiyle vazgeçildiği savunmasını usulüne uygun ispat edemediği gibi emsal dosyada verilen bozma ilamında da “Seraların ısıtma ve havalandırma sisteminin eksik ve ayıplı yapıldığı, davacıların ürünlerinde hasar meydana geldiği anlaşılmaktadır. BK’nın 355 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinde yüklenici üstlendiği edimi sözleşmeye ve işin tekniğine uygun olarak ifa etmek zorundadır. Burada eksik ve ayıplı işler bedelinin ve davacıların uğradıkları ürün kaybından doğan zararlarından yüklenici sorumludur. Mahkemece bu zararların tespitiyle davalı vakıftan tahsiline karar verilmesi gerekir.” denilmiş ve mahkemenin bozmaya uyarak verdiği karar Dairemizce onanarak kesinleşmiştir....
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, eksik ve ayıplı işlerden kaynaklı 3.000,00 TL ve geç teslimden kaynaklı kira kaybı olan 1.440,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı eldeki dava ile dava dışı arsa sahiplerinden satın aldığı konutun davalı müteahhit tarafından süresinde teslim edilmediğini, konutta eksik ve ayıplı işlerin bulunduğunu ileri sürerek, 3.000,00 TL kira tazminat ile ayıplı ve eksik işlerden kaynaklı 3.000,00 TL onarım bedelinin davalıdan faizi ile tahsilini talep etmiş; mahkemece, davanın kısmen kabulü ile onarım bedeli yönünden 3.000 TL ile kira kaybı olarak 1.440,00 TL'nin faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiştir...
Davacılar arsa sahipleri, davalı ise yüklenicidir.Davadaki istek kalemlerinden birisi de, eksik ve ayıplı işlerin giderilme bedelinin tahsiline yöneliktir. Mahkemece anılan hususta iki ayrı bilirkişi incelemesi yaptırılmış, alınan ikinci rapora dayanılarak hüküm tesisi cihetine gidilmiştir....
Davacı vekili dava dilekçesinde; taraflar arasında 15.06.2011 tarihinde imzalanan sözleşmeye göre müvekkiline ait konutun iç dizayn, mimarlık ve düzenleme işleri ile tadilat vs. işlerini üstlenen davalıya sözleşme bedeli olarak 60.000TL’nin tamamının ödendiğini, ancak eksik ve ayıplı işler bulunduğunu, müvekkilinin Kartal 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2012/61 D. iş sayılı dosyasında yaptırdığı tespit sonucu alınan raporda eksik ve ayıplı işlerin toplam bedelinin 9.320TL+KDV olarak belirlendiğini, tespit raporunda saptanan eksik ve ayıplı işlerin davalı tarafından giderilmediğini, bunun üzerine ayıplı işlerin giderim bedelinin tahsili için davalı aleyhine başlatılan icra takibine haksız olarak itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı Cevabı: 5....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2011/43 Değişik İş sayılı tespit dosyasında inşaat mühendisi bilirkişi ... tarafından düzenlenen 30.05.2011 tarihli bilirkişi raporunda belirlenen eksik ve ayıplı imalâtlar ile yargılama sırasında inşaat mühendisi bilirkişi Bahadır Barlaz tarafından düzenlenen 17.06.2013 tarihli kök ve 22.04.2014 tarihli ek raporda belirlenen eksik ve ayıplı imalâtlar ve bunların giderim bedelleri arasında ciddi farklar bulunmaktadır. Nitekim, tespit dosyasında 8.610,00 TL eksik ve ayıplı işlerin giderim bedeli belirlenmişken, bu bedel yargılama sırasında alınan kök raporda 14.050,00 TL ve ek raporda 12.550,00 TL olarak belirlenmiştir. Bu raporlarda, eksik ve ayıp olarak gösterilen işler de birbiri ile uyumlu değildir. Tespit dosyasında alınan bilirkişi raporu ile yargılama sırasında alınan bilirkişi kök ve ek raporu arasında çelişki bulunduğu gibi aynı bilirkişi tarafından düzenlenen yargılama sırasında alınan kök ve ek raporlar arasında da çelişki bulunmaktadır....
İş sahibinin bu seçimlik hakkını ayıbın niteliğine ve dosya kapsamına uygun kullanması gerekir. Nitekim davacı da su kanalının 5000 metresinin ayıplı olarak yapıldığını ileri sürerek bu ayıbın giderim bedelinin tahsilini istemiştir. Gerek davacı tarafından yaptırılan tespit sonucu düzenlenen bilirkişi raporundan gerekse yargılama aşamasında alının bilirkişi raporlarından sulama kanalının 5000 metresinde bulunan ayıbın zamanla kullanımla ortaya çıkan, diğer bir anlatımla gizli ayıp niteliğinde olduğu anlaşılmıştır. Gizli ayıbın varlığı halinde ayıbın giderim bedelinin ayıbın ortaya çıktığı tarihe ayıbın giderilmesi için gereken makul süre ilave edilerek bulunacak tarih itibariyle serbest piyasa rayiç fiyatlara göre belirlenmesi gerekir. Dosya içerisinde bulunan ve idare elemanları tarafından tutulan 26.03.2009 tarihli tutanakta, gizli ayıbın 25.03.2009 tarihinde ortaya çıktığı saptanmıştır....
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinin ayıplı ifası nedeniyle giderim bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine dair verilen karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir. Taraflar arasında iş sahibi şirkete ait fabrikada Buderus marka kaskad sistem kazan dairesi kurulumu konusunda davalı yüklenici şirketin 19.02.2013 tarihli teklifi ve davacı iş sahibinin buna onay vererek işi yaptırması sonucu eser sözleşmesi kurulduğu anlaşılmaktadır. Davacı, davasında davalı yüklenicinin yaptığı işin eksik ve kusurlu olduğunu ileri sürerek eksik ve kusurlu işlerin giderim bedeli, tespit masrafı ve vekâlet ücretinin yükleniciden tahsilini talep etmektedir....
Davacı tarafça 23.09.2010, 15.10.2010, 20.10.2010 ve 27.10.2010 tarihli yazılar ile eksiklik ve ayıpların tespit edilerek ayıp ihbarında bulunulduğu anlaşılmış bilirkişi raporunda çevre şehircilik birim fiyatlarına göre kusurlu işlerin bedeli, 20.10.2015 dava ve 2016 keşif tarihine göre bedelleri belirlenmiş, ilk derece mahkemesince keşif tarihi itibari ile yapılan hesaplama esas alınarak karar verilmiş ise de ayıpların giderim bedelinin, teslim tarihinden itibaren makul süre içinde iş sahibinin eksik ve ayıpların giderilmesi için talepte bulunması ve dava açması gerektiğinden bu konuda gecikerek talepte bulunması ve dava açması halinde zararın artmasına neden olabileceğinden teslim ile ilk davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 818 sayılı BK'nın 98. maddesi delaletiyle 44. maddesi uyarınca bu halde yüklenici artan zarardan sorumlu tutulamayacaktır....
Sözleşme konusu işin yüklenici şirket tarafından davacıya 25.05.2003 tarihinde teslim edildiği ve onun tarafından da kabul edildiği kapsamına yanlarca itiraz olunmayan 25.05.2003 tarihli ve “İş Bitirme Belgesi” kapsamından anlaşılmaktadır. Davacı vekili, Alanya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2006/158 D. iş sayılı delil tespiti dosyası üzerinden yaptırılan delil tespiti sonucu sunulan 26.10.2006 tarihli bilirkişi raporunu dayanak alarak, 68.475,00 TL ayıplı işlerin giderilmesi bedelinin tahsilini dava etmiştir. Delil tespiti raporunda, sözleşme ile yüklenilen işlerin ayıplı yapıldığı açıklanmış; ancak, ayıpların neler olduğu ve derecesi raporda belirtilmemiştir. Mahkemece yaptırılan inceleme sonucu sunulan 01.07.2008 günlü bilirkişi raporu incelendiğinde de; ayıpların niteliklerinin yeterince açıklanmadığı ve sadece 48.305,00 TL giderim bedelinin hesaplanmış olduğu anlaşılmaktadır....
Taraflar arasındaki uyuşmazlık eserin tam ve ayıpsız şekilde teslim edilip edilmediği noktasındadır. ----- devamı maddelerinde düzenlenen hükümler uyarınca,---- yapılıp teslim edildiğini ispatlama görevi yüklenicide, iş bedelinin ödendiğini ispatlama görevi ise iş sahibindedir. ------ eksik iş; yapılıp teslim edilen eserde yapılması kararlaştırılan bazı iş ve işlemlerin yapılmamış ya da; olması gereken bazı işlerin yapılmamış olması şeklinde tanımlanmaktadır. ---- birlikte eser sözleşmelerinde işin eksik ifası, sözleşmeye aykırılık olarak nitelendirilmekte ve ---- gereğince, borcun ifa edilmemesinin sonucu zararın istenebileceği kabul edilmektedir. Eksik işlerin giderim bedelinin talep edilebilmesi için, eserin teslim alınması sırasında çekince konulmasına gerek yoktur....