Ancak İDM hakimince eski hale getirme dilekçesinin üzerine 15/11/2021 tarihinde verdiği şerh ile eski hale getirme talebinin şartları bulunmadığından reddine karar verilmiştir. Dilekçeye ekli rapora göre son duruşmanın yapıldığı 26/10/2021 tarihinde hastahaneye yattığı ve 03/11/2021 tarihinde hastahaneden çıktığı anlaşılmaktadır. Raporda 26/10/2021 tarihinde hastaneye yatış saati belli değilse de hakkaniyet gereği tüm gün mazeretli sayılması gerekir. 96/1. Fıkra gereğince engelin kalktığı tarih olan 03/11/2021 tarihinden itibaren 2 haftalık süre geçmeden 11/11/2021 tarihinde eski hale getirme talebinde bulunduğu, süresinde yapılmayan işlemle ulaşılmak istenen aynı sonuca başka bir hukuki yoldan ulaşılma imkanı olmadığı, nihai karar verildikten sonra eski hale getirme talebinde bulunulmuş ise de karar davacının yokluğunda verildiğinden eski hale talebinin 96/2....
Projeye aykırılığın giderilmesi ve eski hale getirmeye yönelik davanın mülkiyete yönelik dava olması nedeniyle kat malikine karşı açılması gerekir. Öte yandan projeye aykırılık kiracı veya başka bir hakka dayanarak bağımsız bölümden faydalanan kişi tarafından yerine getirilmiş ise eski hale getirme istemli bu dava malik ile birlikte kiracıya karşı da açılabilir. Davada davalının bağımsız bölüm maliki olduğu getirtilen tapu kaydından anlaşılmakta olup, pasif dava ehliyeti mevcuttur. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 19 maddesinin 2. fıkrası; "Kat maliklerinden biri, bütün kat maliklerinin beşte dördünün yazılı rızası olmadıkça anagayrimenkulün ortak yerlerinde inşaat, onarım ve tesisler, değişik renkte dış badana veya boya yaptıramaz." hükmünü içermektedir....
İkinci olarak eski hale iadenin kamunun veya malikin menfaatlerine esaslı surette zarar vermemesidir. Esaslı zarar ile kastedilen, zararın önemli veya büyük olmasıdır. Kamunun menfaatinden anlaşılması gereken, güzel sanat eserinin maliki dışında, toplumun genel menfaatidir. Bu menfaat maddi olabileceği gibi manevi de olabilir. Malikin menfaatlerine esaslı şekilde zarar verilmesi halinde de eski hale getirme kararı verilemez. Malikin menfaatinin maddi veya manevi olması arasında da ayrım yapılmamıştır. Esaslı zarar ile her halükarda; eski hale iadeden davacının beklediği yarar ile kıyaslanamayacak derecede büyük ve objektif olarak katlanılamayacak derecede önemli bir zarar tehlikesi aranmalıdır. (Yavuz, Levent & Alıca, Türkay & Merdivan, Fethi (2013) Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu Cilt II, Ankara, Seçkin, s.1983-1986.)...
temyiz eden sanığın eski hale getirme ve temyiz istemlerinin aynı kanunun 317. maddesi gereğince REDDİNE, 18.03.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporlarında taşınmazın eski hale getirilmesi için gerekli bedel ile üretim yapılamaması sebebiyle uğranılan gelir kaybı hesaplanmış ise de, zarar gören alanın değeri hakkında herhangi bir inceleme ve belirleme yapılmamıştır. Tazminat sorumluluğunun kapsamı, gerçek zarar ile sınırlı olup; zarar da, haksız eylemden önceki ve sonraki durum arasındaki farktan ibarettir. Gerçek zararın giderilmesi ilkesi cerçevesinde eski hale getirme bedeli ve gelir kaybı istenilebilir. Ancak yine aynı ilke çerçevesinde taşınmazın sürüm değeri de göz önünde tutulmalıdır. Dairemizin yerleşik uygulamalarına göre, eski hale getirme bedeli taşınmazın gerçek değerinin üzerinde ise eski hale getirme bedeline değil, gerçek değere hükmedilmesi gerekir. Mahkemece dava konusu taşınmazın, alınan bilirkişi raporlarına göre hesaplanan eski hale getirme bedeli ile gelir kaybına hükmedilmiş, zarar gören taşınmaz alanının sürüm (rayiç) değeri belirlenmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tazminat Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı maddi ve manevi tazminat davasına dair karar, davalı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz süresi geçtikten sonra sunulan temyiz dilekçesi ile eski hale getirme talebi ile birlikte temyiz edilmiştir. Davalı vekilinin eski hale getirme talebine yönelik yapılan incelemede; hüküm davalı vekiline 05/09/2013 tarihinde tebliğ edilmiş olup, davalı vekilinin rahatsızlığı nedeni ile 8 gün istirahatinin uygun olduğuna ilişkin 06/09/2013 tarihli raporu sunarak 01/10/2013 havale tarihli dilekçesi ile eski hale getirme talebi ile hükmü temyiz ettiği anlaşılmaktadır....
Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, taşınmazın eski hale getirilmesi için gerekli bedel hesaplanmış ise de, zarar gören alanın değeri hakkında herhangi bir inceleme ve belirleme yapılmamıştır. Tazminat sorumluluğunun kapsamı, gerçek zarar ile sınırlı olup; zarar da, haksız eylemden önceki ve sonraki durum arasındaki farktan ibarettir. Gerçek zararın giderilmesi ilkesi çerçevesinde eski hale getirme bedeli istenebilir. Ancak yine aynı ilke çerçevesinde taşınmazın sürüm değeri de göz önünde tutulmalıdır. Dairemizin yerleşik uygulamalarına göre, eski hale getirme bedeli taşınmazın gerçek değerinin üzerinde iseeski hale getirme bedeline değil, gerçek değere hükmedilmesi gerekir. Mahkemece dava konusu taşınmazın, alınan bilirkişi raporuna göre hesaplanan eski hale getirme bedeline hükmedilmiş, zarar gören taşınmaz alanının sürüm (rayiç) değeri belirlenmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ-TAZMİNAT Taraflar arasında görülen davada; Davacı, maliki olduğu bağımsız bölümün çatısına davalı şirket tarafından izinsiz olarak baz istasyonu kurulması nedeniyle sağlıklarının olumsuz etkilendiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve manevi tazminata karar verilmesini istemiştir. Davalı, kira sözleşmesine dayalı olarak ve yönetmelik hükümlerine uygun olarak baz istasyonu kurulduğunu, baz istasyonlarının çevre ve insan sağlığına zararlı olmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, kurulan baz istasyonu nedeniyle davacının zarar gördüğü gerekçesiyle elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme taleplerinin kabulüne, koşulları oluşmadığından manevi tazminat isteğinin reddine karar verilmiştir. Karar, davalı tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, düşüncesi alındı....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, Resmi belgede sahtecilik, İftira Yokluğunda verilen kararın sanığa, 27/02/2013 tarihinde usulüne uygun tebliğ edildiği, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 310. maddesinde öngörülen bir haftalık yasal süre geçtikten sonra sanığın 10/10/2013, bilahare tayin ettiği müdafiinin 21/10/2014 tarihli dilekçeler ile kararı eski hale getirme istemli temyiz ettikleri anlaşıldığından ve eski hale getirme isteminde ileri sürülen nedenler yerinde görülmediğinden vaki temyiz ve eski hale getirme isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 317. maddesi uyarınca REDDİNE, 07.07.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
ve haksız olduğunu ileri sürerek binanın eski hale getirilmesine ve 1.000,00 TL maddi ve 1.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir....