Kat 3 numaralı bağımsız bölüme davalının haksız müdahalesinin önlenmesi ve dairenin davalı tarafından eski hale getirilmesine, eski hale getirme için yapılacakların tespitine, davalının, kanuna aykırı olarak çatıda inşa ettiği eklentinin yıkılarak binanın çatısının davalı tarafından eski hale getirilmesine, eski hale getirme için yapılacakların tespitine, yargılama giderleri, yıkım ve vekalet ücretinin davacı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Kavak Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 03/04/2023 tarih 2023/171 Esas, 2023/205 Karar sayılı ilamıyla mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir....
Böylece genel olarak eski hale getirmek için 45.000,00 TL, zarar gören zeytin ağaçları için 53.000,00 TL, tek katlı ev ile havuzda meydana gelen zarar için 70.000,00 TL, zeytinyağından elde edemediği yıllık gelir kaybı olarak 10.000,00 TL toplam 178.750,00 TL maddi zarar ile, 20.000,00 TL manevi tazminat talep etmiştir. İlk derece mahkemesince davanın kısmen kabulü, kısmen reddine, manevi tazminatın ise reddine karar verilmiş, verilen kararı davalı vekili istinaf etmiştir. Davalı vekili dilekçesinde; 1- Zarar ile davalının eylemi arasında illiyet bağı olmadığını, 2- Bilirkişi raporlarının karara dayanak yapılamayacağını, 3- Zamanaşımı itirazlarının reddi kararının hatalı olduğunu belirterek istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Dava, komşuluk hukukundan kaynaklanan müdahalenin men'i, eski hale getirilmesi, tehlikenin önlenmesi ve tazminat isteğine ilişkindir....
Bu itibarla mahkemece mahallinde keşif yapılarak davalı idareye ait sulama kanalından taşan su nedeniyle taşınmazın kullanılamaz hale geldiğinin tespit edilmesi halinde, el atmanın varlığının kabulü ile el atılan bölümün eski hale getirme ve yer bedeli uzman bilirkişiler marifetiyle ayrı ayrı tespit ettirilerek el konulan bölüm bedeli, eski hale getirme masrafından fazla ise müdahalenin önlenmesi kararı ile birlikte taşınmazın eski hale getirilmesine; şayet eski hale getirme masrafı zemin bedelinden fazla ise bu durumda el konulan zemin bedelinin davalı idareden tahsili ve bu bölümün davacı üzerindeki tapusunun iptali ile davalı idare adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ile idari yargının görevli olduğundan bahisle davanın reddine karar verilmesi, Doğru görülmemiştir....
Dosya kapsamında; Dairemiz bozma ilamından sonra alınan bilirkişi raporları ile taşınmazdan stabilize yol malzemesi alınması nedeniyle taşınmazda kot farkı oluşmasından dolayı taşınmazın aynına zarar verilmiş olup, taşınmazın sürüm (rayiç) değerinin, hesaplanan eski hale getirme bedelinden çok daha yüksek olduğu tespit edilmiş, mahkemece tespit edilen bu eski hale getirme bedelinden dava tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 43. maddesi uyarınca % 40 oranında indirim yapılarak 142.248,00 TL açısından davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ, ESKİ HALE GETİRME, TAZMİNAT Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden maliki olduğu 145 ada 11 parsel sayılı taşınmazına, komşu davalının kanal açmak suretiyle müdahale ettiğini, ayrıca açılan kanal nedeniyle toprağının kaydığını ve ağaçlarının zarar gördüğünü ileri sürerek, elatmanın önlenmesi, eski hale getirme ve tazminat isteklerinde bulunmuştur. Davalı, davacının taşınmazından akan sulardan zarar gördüğü için kendi taşınmazına kanal açtığını, dava konusu taşınmaza müdahalesinin ve vermiş olduğu bir zararın bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur....
Dosya kapsamından hükme esas alınan bilirkişi raporlarında, eski hale getirme bedelinin hesaplandığı ve mahkemece belirlenen bu miktara hükmedildiği anlaşılmaktadır. Tazminat sorumluluğunun kapsamı, gerçek zarar ile sınırlı olup; zarar da, haksız eylemden önceki ve sonraki durum arasındaki farktan ibarettir. Eski hale getirme istemi ile açılan davalarda hem taşınmazın eski hale getirme bedelinin hem de taşınmazın sürüm değerinin belirlenmesi ve az olan miktara hükmedilmesi gerekir. Dava konusu olayda, taşınmazın aynına zarar verilmiş olup; zarar miktarının, taşınmazların sürüm (rayiç) değerini geçmemesi gerekir....
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 5271 sayılı CMK'nın 5728 sayılı Yasa ile değişik 231/5. maddesi uyarınca mahkemece hükmolunan iki yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezasına ilişkin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için; suçun işlenmesiyle mağdurun uğradığı zararın aynen iade suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi gerekmektedir. CMK'nın 231/6-c fıkrasında belirtilen zarar kavramından, YGCK'nın 3.2.2009 gün ve 2008/250-2009/13 sayılı kararında belirtildiği üzere, yalnızca basit bir araştırma ile belirlenecek maddi zararların anlaşılması gerekmektedir. Anılan zarar, ölçülebilir, belirlenebilir (somut) maddi zarara ilişkin olup, manevi nitelikte zararı kapsamamaktadır....
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 5271 sayılı CMK'nın 5728 sayılı Yasa ile değişik 231/5. maddesi uyarınca mahkemece hükmolunan iki yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezasına ilişkin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için; suçun işlenmesiyle mağdurun uğradığı zararın aynen iade suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi gerekmektedir. CMK'nın 231/6-c fıkrasında belirtilen zarar kavramından, YGCK'nın 3.2.2009 gün ve 2008/250-2009/13 sayılı kararında belirtildiği üzere, yalnızca basit bir araştırma ile belirlenecek maddi zararların anlaşılması gerekmektedir. Anılan zarar, ölçülebilir, belirlenebilir (somut) maddi zarara ilişkin olup, manevi nitelikte zararı kapsamamaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme, suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Sanık ... müdafiinin yüzüne karşı tefhim edilen 29.01.2016 tarihli mahkumiyet hükmünü yasal süreden sonra 24.02.2016 tarihinde temyiz ettiği, bu temyizinde eski hale getirme talebinde bulunmadığı ve buna ilişkin bir delil sunmadığı; mahkemece de 24.02.2016 tarihli ek karar ile bu temyiz isteminin reddine karar verildiği anlaşılmakta ise de; temyiz süresinin son gününün 05.02.2016 günü olduğu ve sanık müdafiinin 01.03.2016 tarihinde vermiş olduğu ek kararı temyiz ile birlikte eski hale getirme istemli dilekçesine eklenen raporun başlangıç süresinin 30.01.2016 ve bitim süresinin de 23.02.2016 olduğu, böylece 5271 sayılı CMK’nın 41. maddesi uyarınca raporun bitiminden itibaren yedi günlük sürenin yeniden işleyeceği anlaşılmakla, sanık tarafından mahkemeye...
Kat doğu ve güney cephe zemin kat üzeri 60 m² alanda davalı tarafından yapılmış olan müdahalenin menine, Yapılan müdahale nedeniyle müdahaleli kısmın eski hale getirmesi için davalı tarafa 30 gün kesin süre verilmesine, Davalı tarafça eski hale getirilmediği takdirde eski hale getirmesi için davacı tarafa yetki verilmesine, Davacı tarafça eski hale getirme işlemi yapıldığında yapılacak masrafların davalı tarafından alınarak davacı tarafa verilmesine," şeklinde karar verildiği görülmüştür....