Ancak; 5271 sayılı CMK’nın 5728 sayılı Yasa ile değişik 231/5. maddesi uyarınca mahkemece hükmolunan iki yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezasına ilişkin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için; suçun işlenmesiyle mağdurun uğradığı zararın aynen iade suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi gerekmektedir. CMK’nın 231/6-c fıkrasında belirtilen zarar kavramından, YCGK’nın 3.2.2009 gün ve 2008/250-2009/13 sayılı kararında belirtildiği üzere, yalnızca basit bir araştırma ile belirlenecek maddi zararların anlaşılması gerekmektedir. Anılan zarar, ölçülebilir, belirlenebilir (somut) maddi zarara ilişkin olup, manevi nitelikte zararı kapsamamaktadır....
CMK’nın 231/6-c fıkrasında belirtilen zarar kavramından, YCGK’nın 3.2.2009 gün ve 2008/250-2009/13 sayılı kararında belirtildiği üzere, yalnızca basit bir araştırma ile belirlenecek maddi zararların anlaşılması gerekmektedir. Anılan zarar, ölçülebilir, belirlenebilir (somut) maddi zarara ilişkin olup, manevi nitelikte zararı kapsamamaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumuna ilişkin uygulama esasları ve koşullarının belirlendiği Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 03.02.2009 tarih, 2008/11-250 Esas, 2009/13 sayılı kararında "suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tamamen giderilmesinde zarar yönünden, kanaat verici basit bir araştırma ile belirlenecek maddi zararların esas alınması, manevi zararların bu kapsama dâhil edilmemesi gerektiği" görüşünün benimsenmesi dikkate alınarak mahkeme tarafından katılanda meydana gelen zarar, kanaat verici ve basit bir araştırma ile saptanıp, sanıktan tespit edilen bu zararı giderip gidermeyeceği sorulup, diğer koşullarında mevcudiyeti halinde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasıyla ilgili olarak bir karar verilmesi gerekirken, belirtilen eksiklikler...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Sanığın mahkumiyetine dair Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; Yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumuna ilişkin uygulama esasları ve koşullarının belirlendiği Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 03.02.2009 tarih, 2008/11-250 esas, 2009/13 sayılı kararında "suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tamamen giderilmesinde zarar yönünden, kanaat verici basit bir araştırma ile belirlenecek maddi zararların esas alınması, manevi zararların bu kapsama dahil edilmemesi gerektiği" görüşünün benimsenmesi dikkate alınarak, mahkeme tarafından mağdurda meydana meydana gelen zarar, kanaat verici ve basit bir araştırma ile saptandıktan sonra, sanıktan tespit edilen bu zararı giderip gidermeyeceğinin sorulması, diğer koşulların da mevcudiyeti halinde hükmün...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını bozma, mala zarar verme, dolandırıcılık HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Sanığın ve müdafiinin yokluğunda verilen kararın temyiz edilmediğinden bahisle 29/04/2008 tarihinde kesinleştirildiği, sanığın cezaevinden gönderdiği 20/09/2012 tarihli dilekçe ile kararın kendisine gönderilmesini istediği, daha sonra 02/01/2018 tarihli dilekçesi ile eski hale getirme ve temyiz talebinde bulunduğu, mahkemenin 30/01/2018 tarihli ek karar ile sanığın eski hale getirme talebinin reddine karar verildiği, sanığın 22/01/2018 tarihli dilekçesi ile yeniden eski hale getirme ve temyiz talebinde bulunması üzerine sanığın itirazının kabulü ile eski hale getirme talebi ile birlikte temyiz talebi de bulunduğundan dosyanın temyiz incelemesi için gönderildiğinin anlaşılması karşısında; CMK'nın 42/1. maddesinde “Süresi içinde usul işlemi yapılsaydı, esasa hangi mahkeme hükmedecek idiyse eski...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını bozma, mala zarar verme HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü: 5271 sayılı CMK.’nın 42.maddesinin 1. fıkrasında, “Süresi içinde usul işlemi yapılsaydı, esasa hangi mahkeme hükmedecek idiyse, eski hale getirme dilekçesi hakkında da o mahkeme karar verir” şeklindeki düzenleme karşısında, hükmün temyizi aşamasında ileri sürülen eski hale getirme istemi hakkında Dairemizce karar verilmesi gerekip, öncelikle eski hale getirme istemi hakkında karar verilmesi gerektiğinden, mahkemenin eski hale getirme isteminin reddine dair 18.11.2013, 02.12.2013 günlü ek kararlarının hukuken geçersiz olduğu belirlenerek yapılan incelemede; Yoklukta verilen 24.01.2013 tarihli hükmün, 26.02.2013 günü Tebligat Yasasının 21/2.maddesi uyarınca usulüne uygun tebliğ edilmesi karşısında, sanığın eski hale getirme istemi ile 24.01.2013 tarihli hükme yönelik süresinde olmayan temyiz isteminin 1412 sayılı...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını bozma, mala zarar verme HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü: 5271 sayılı CMK'nın 42.maddesinin 1. fıkrasında, “Süresi içinde usul işlemi yapılsaydı, esasa hangi mahkeme hükmedecek idiyse, eski hale getirme dilekçesi hakkında da o mahkeme karar verir” şeklindeki düzenleme karşısında, hükmün temyizi aşamasında ileri sürülen eski hale getirme istemi hakkında Dairemizce ve öncelikle karar verilmesi gerektiğinden, sanığın 26.11.2015 havale tarihli dilekçesindeki eski hale getirme ve temyiz istemi üzerine yerel mahkemenin talebin reddine dair 02.12.2015 tarihli ek kararının hukuken geçersiz olduğu belirlenerek yapılan incelemede; Yüzüne karşı tefhim olunan 12.12.2013 tarihli hükmü, 1412 sayılı CMUK'nın 310. maddesinde öngörülen 1 haftalık temyiz süresi geçtikten sonra, 26.11.2015 tarihinde eski hale getirme talebi ile birlikte temyiz eden sanığın, geçerli bir sebebe dayanmayan...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını bozma, mala zarar verme HÜKÜM : Mahkumiyet, eski hale getirme talebinin kabulü Dosya incelenerek gereği düşünüldü; CMK’nın 42. maddesinin 1. fıkrasında, "süresi içinde usul işlemi yapılsaydı, esasa hangi mahkeme hükmedecek idiyse, eski hale getirme dilekçesi hakkında da o mahkeme karar verir" şeklindeki düzenleme karşısında, hükmün temyizi aşamasında ileri sürülen eski hale getirme istemi hakkında dairemizce karar verilmesi gerekip, öncelikle eski hale getirme istemi hakkında karar verilmesi gerektiğinden, mahkemece verilen 09.10.2014 günlü ek kararının hukuken geçersiz olduğu belirlenerek yapılan incelemede; Yokluğunda verilen ve 09.12.2011 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilen hükmü 1412 sayılı CMUK’nın 310/1-2. maddesinde öngörülen bir haftalık yasal süreden sonra 29.09.2014 tarihinde temyiz eden sanığın eski hale getirme istemi ile temyiz isteminin aynı Kanun'un 317. maddesi...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık, Konut Dokunulmazlığının Bozma, Mala Zarar Verme HÜKÜM : Eski hale getirme ve temyiz isteminin reddi Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, kararın nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü: Sanığın 30.12.2013 tarihli dilekçesiyle, eski hale getirme ve temyiz talebinde bulunduğu, CMK'nın 42/1. maddesi uyarınca eski hale getirme talebiyle birlikte temyiz isteminde bulunulması halinde inceleme yetkisinin ilgili Yargıtay dairesine ait olduğunun anlaşılması karşısında eski hale getirme ve temyiz isteminin reddine dair 02.01.2014 tarihli kararın yok hükmünde olduğu belirlenerek yapılan incelemede; Sanığın yokluğunda verilerek usulüne uygun tebliğ edilen hükme karşı haklı bir nedene dayanmayan ve koşulları bulunmayan eski hale getirme isteği ile, 1412 sayılı CMUK'un 310/1-2. maddesinde öngörülen bir haftalık yasal süreden sonra 30.12.2013 tarihinde sanık tarafından yapılan...
Yapılan incelemede; 1- Davalının, .... dan aldığı üretim lisansı ile.... yapım işi sırasında davacıya ait taşınmaza el attığından, davanın hukuken sorumlu....’ na karşı açılması gerektiğinden, bu idareyi davaya katması için davacı vekiline süre verilip, sonucuna göre karar verilmesi gerektiği düşünülmeden, özel firma hakkında hüküm kurulması, 2- Kabule göre de, Taşınmazın eski hale getirme bedeli, zemin bedelinden az olduğu ve davacı eski hale getirme bedelinin tahsilini de istediğinden, bilirkişice belirlenen eski hale getirme bedelinin davalıdan tahsili yerine, yazılı şekilde hüküm kurulması, Doğru görülmemiştir....