Aynı maddede arsa paylarının bağımsız bölümlerin değeri ile orantılı olarak tahsis edilmediği hallerde, her kat maliki veya kat irtifakı sahibinin arsa payının düzenlenmesi için mahkemeye başvurabileceği hususu hükme bağlanmıştır. Arsa payı düzenlemesinin yeniden yapılabilmesinin ilk şartı, arsa paylarının bağımsız bölümlerin değeri ile orantısız olarak belirlenmiş olmasıdır. Bu hususa dayalı istemlerde mahkeme, tüm kanıtları değerlendirerek bağımsız bölümün değeri ile bölüme özgülenen arsa payını karşılaştırıp denklik sağlamaya çalışmalıdır. Söz konusu işlem yapılırken de bağımsız bölümlerin cinsi, bulunduğu kat, alanı, ısınma sistemi, aydınlanması, mimari kullanım ve konumu, cephesi ve manzarası gibi hususlar değerlerdirme için esas alınır. Değerlendirmeye esas alınacak tarihten sonraki imar durumu ile cins ve manzara değişiklikleri, bakım ve onarım çalışmaları sebebi ile meydana gelen değer artış ve eksilmeleri dikkate alınmaz....
Kooperatifi’nin eski yönetim kurulu üyeleri olduklarını, 19.07.1998 tarihinde kooperatif üyesi olarak çektiği kura ile 60 no.lu bağımsız bölümü edindiğini, dava dışı kooperatif yönetim kurulu üyesi olan davalıların müvekkilini haksız olarak ihraç ettiğini, müvekkilinin ihraç kararının iptaline yönelik dava açtığını ve davayı kazandığını, ihraç kararının iptali davasının yargılama aşamasında müvekkiline isabet eden 60 no.lu bağımsız bölümün davalılardan M. ...’ya satıldığını, davalıların hileleri neticesinde uzun süre bağımsız bölüme sahip olamadığını, müvekkilinin uzun uğraşları neticesinde 05.03.2013 tarihinde söz konusu taşınmazın üzerinde yer alan birçok haciz şerhi ile birlikte müvekkilinin mülkiyetine geçtiğini, ancak gayrimenkulün yıkıntı ve harabe bir şekilde müvekkiline geçtiğini, bu durumun ... 2....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Büyükçekmece 2.Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen, tarafları, tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Yargıtay 3.Hukuk Dairesinin 26.3.2007 gün, 4153-4413 sayılı, 1.Hukuk Dairesinin 12.3.2007 gün 1330-2549 sayılı kararlarıyla meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu’nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, tapuya kayıtlı bağımsız bölüme vaki müdahalenin meni ve ecrimisil; karşı dava ise faydalı masraflar bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi 1. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: 1.Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,dosyanın bu daireye gönderilmesine, 7.6.2007 gününde oybirliği ile karar verildi....
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Dava, 1.500 TL kazanç kaybı, 3.450 TL tamirat bedeli ile zararın giderilmesi için yapılacak olan tamirata davalının taşınmazında izin vermesinin sağlanmasına ilişkindir.Yapılan yargılama, toplanılan deliller, oluş ve kabule göre, mahkemece, 10 nolu bağımsız bölüme su sızıntısından kaynaklı muarazanın giderilmesine ve alacakların tahsiline karar verilmiştir.HUMK.’nun 74 ( 6100 sayılı kanun madde 26 ) gereğince, hakim tarafların talep sonuçları ile bağlı olup, ondan fazlasına ya da başka bir şeye karar veremez....
Davacı icra takibinde, takip tarhinden itibaren asıl alacağa KMK'na göre aylık %10-%5 faiz istemiş ve mahkemece takibin devamına karar verilerek bu oranlar kabul edilmiş ise de; davacının bu dosyadaki alacağı KMK' na dayalı olmayıp, KMK' na göre verilen mahkeme kararı uyarınca bir rücu alacağıdır. Bu nedenle davalı hakkında takip tarihinden itibaren KMK' na göre faiz işletilmesi doğru değildir. Ancak, bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği ve "hakimin takdir yetkisi kapsamında" kalmadığından; hükmün, HUMK 438/7, C2 hükmü ve 6100 sayılı HMK 370/2 ek 3/1 maddesi gereğince düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir....
Davacının ihtiyati tedbir istemi 2 nolu bağımsız bölüme ilişkin olup yerel mahkemece de 2 nolu bağımsız bölümün davalılar adına kayıtlı olması halinde ihtiyati tedbir uygulanmasına karar verilmiş olup taşınmazda kat mülkiyeti ve kat irtifakı tesis edilmediğinden ve bağımsız bölümler tapuya tescil edilmediğinden mahkemece 2 nolu bağımsız bölüme ilişkin verilen ihtiyati tedbir kararının infaza elverişliliği ve uygulanabilirliği bulunmamaktadır. Uygulamada da taşınmazın tamamı üzerine ihtiyati tedbir tesisi sonucunu doğuran ihtiyati tedbir kararı da taleple bağlılık ilkesine ve talepten fazlasına karar verilemeyeceği ilkesine aykırı olup bu şekilde ihtiyati tedbir kararı verilmesi ve uygulanması usul ve yasaya aykırıdır....
Kent Blok kat malikleri yönetim kurulu tarafından yapılan 23/10/2013 - 01/11/2013 tarihli kat malikleri kurulu olağanüstü toplantısının usul ve kanuna uygun olmadığı, KMK'nın 29/2. maddesi uyarınca toplantı için belirlenen 23/10/2013 tarihinden en geç 15 gün öncesine kadar yani 08/10/2013 tarihine kadar bütün kat maliklerinin eline ulaşacak şekilde imza karşılığı veya taahhütlü mektupla çağrı yapılması gerekirken bu çağrının yapılmadığı, yönetim planının 56. maddesinin ''bağımsız bölüm maliklerinin yasal tebligat adresleri ... Kent'te maliki bulundukları bağımsız bölüme ait adreslerdir. Malikler tebligat adreslerindeki değişiklik taleplerini BYK'na ve işletme şirketine yazılı olarak bildirmek zorundadırlar.'' hükmünü taşıdığını, davacı ...'...
No:149 da bulunduğunu, davacıların kat maliklerinden olduğunu, 15/01/2017 tarihli kat malikleri kurul toplantısı 11. maddesinde "yakıt faturasının" ortak ödenmesi kararı alındığını, bu kararın KMK ve Merkezi Isıtma ve Sıhhi Sıcak Su Sisteminin Paylaştırılmasına Dair Yönetmeliğe aykırı olduğunu, bu kararın 2019 Ocak ayında uygulanmaya başladığını, KMK 33. maddesi gereği kararın mutlak butlan ve yok hükmünde olduğundan süre koşulu gerekmediğini, fazla doğalgaz harcaması yapan bağımsız bölümlerin daha az fatura ödediğini, KMK 42....
tüm eksik işler dikkate alınarak belirlendiği ve buna göre yüklenicinin 10 tam bağımsız bölüme hak kazandığının tespit edildiği, bundan sonra yükleniciye tapusu devredilmeyen 5 ve 15 no.lu bağımsız bölümlerin 280.000,00 TL olarak tespit edilen değerinden tüm inşaattaki eksik iş oranında yeniden bir indirim yapılmasının isabetsiz olduğu, bu durumda, eserdeki eksik işler de gözetilerek belirlenen inşaat seviyesine göre yüklenicinin 10 tam bağımsız bölüme hak kazandığı tespit edilmekle, geriye kalan 5 ve 15 nolu bağımsız bölümlerin toplam değerinin 280.000,00 TL olduğunun tespiti ile bunun .../......
bölümünün tapu kaydını davalı üzerine bedelsiz devrederek, sözleşmeden doğan edimini ifa ettiğini, sözleşmede belirlenen sürede inşaatın bitirilmediğini, bu esnada davalı yanca müvekkile sözleşme gereği verilen çekin vadesi geldiğinden bedelinin tahsil edilmek zorunda kalındığını, davalıya çekilen 07.03.2012 tarihli ihtarname ile tapu devre hazır olduğunda müvekkilinin tahsil ettiği 100.000,00 TL çek bedelini "geri ödeyerek" sözleşmede "A" olarak belirtilen bağımsız bölümü devralmaya ve yine "B" ile belirtilen bağımsız bölümü de sözleşmede bahsedildiği şekilde 145.000,00 TL bedeli hazır ederek tapuda devralmaya hazır olduğunun ihtar edildiğini, davalının 16.03.2011 tarihli cevabi ihtarname ile müvekkilinin taleplerini reddettiğini ileri sürerek, şimdilik geçersiz sözleşme nedeniyle müvekkilin uğradığı munzam zararın tazmini ve sebepsiz zenginleşmeye dayalı 200.000,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ve 100.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden...