Dava, üst kattan bağımsız bölüme su sızması nedeniyle oluşan maddi ve manevi zararın tazmini istemine ilişkindir Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere göre; temyiz dilekçesinin süresi geçtikten sonra verildiği anlaşılmakla, mahkemece temyiz dilekçesinin süresi geçtikten sonra verildiği belirlenerek temyiz isteminin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usule ve kanuna uygun olan ek kararın ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 14/11/2018 günü oy birliği ile karar verildi....
SONUÇ: Yukarıda 1. bendde açıklanan nedenlerle davalı ve karşı davacı arsa sahibi ...’ın sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kararın hüküm fıkrası 1 numaralı bendinin (c) fıkrasının karardan tamamen çıkartılmasına, yerine “1 numaralı bağımsız bölümün eklentisinin iptâl edilerek 13 numaralı bağımsız bölüme taşınıp, 13 numaralı bağımsız bölüme eklenti olarak tapu kaydına yazılmasına” cümlesinin yazılmasına, kararın değiştirilmiş bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 1.918,05 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı-k.davacı ...’dan alınmasına, 28.01.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
ın 14 parsel üzerinde A blok 5. kattaki 10 no'lu bağımsız bölüme yönelik müdahalesinin men’ine, davacı ...'in davalı ...'a yönelik ecrimisil istemin reddine dair verilen kararın temyiz edilmesi üzerine Dairenin 24/03/2014 tarih ve 2013/ 19442 Esas 2014/ 6202 Karar sayılı ilamı ile “öncelikle el atılan yerin keşfen saptanan değeri üzerinden peşin harcın alınması, bu gereklilik yerine getirildiği takdirde davaya devam edilerek işin esasına girilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile elatmanın önlenmesi isteminin harçsız görülmesi sonucunu doğuracak şekilde hüküm kurulması doğru olmadığından..” gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak davanın elatmanın önlenmesi yönünden kabulüne, ecrimisil talebi yönünden reddine karar verilmiştir....
(KMK m.28) 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunun yukarıda belirtilen düzenlemeleri kapsamında somut uyuşmazlık değerlendirildiğinde; davacının da maliki olduğu 1424 ada 2 parsel üzerinde birden çok blok bulunduğu ancak yönetim planına göre toplu yapıya geçilmediği anlaşılmıştır. Bu nedenle tüm blok bağımsız bölüm maliklerinin tek bir kat malikleri kurulu ve bu kurulun seçeceği tek bir yönetim kurulu oluşturma imkanına sahiptir. Her blokta yer alan kat maliklerinin bağımsız hareket etmeleri Yasaya ve yönetim planına aykırıdır....
arsa payı verilerek düz mantık kat mülkiyetinin kurulduğunu, ana taşınmazda bulunan 1/6 arsa paylı 2+1 daire olan 1 nolu bağımsız bölüm zemin katın T5 1/6 arsa paylı 2+1 daire olan 2 nolu bağımsız bölümün T7 1/6 arsa paylı 3+1 daire olan zemin kat 3 nolu bağımsız bölüm ve 1/6 arsa paylı 3+1 daire 1. kat olan 6 nolu bağımsız bölümün müvekkili T1 1/6 arsa paylı 2+1 kat 4 bağımsız bölümün T6 1/6 arsa paylı 2+1 daire 1. kat 5 bağımsız bölümün T4 ait olduğunu, müvekkilinin arsa payının düzeltilmesi yönünde görüşmeler yaptığını ancak tarafları bir araya getirmesi söz konusu olmaması ve düzeltmeye yanaşılmamış olması nedeni ile anlaşamadıklarını beyan ederek, dava konusu taşınmazda bulunan bağımsız bölümlerin büyüklük ve konumlarının da değerlendirilerek arsa payının yeniden düzenlenmesini, yeni şekli ile tapuya tescilini talep ve dava etmiştir....
Bu koşullar; sistemin tekniğine uygun biçimde yapılmış olması, anayapıya ve bağımsız bölümlere zarar verici durumların giderilmesi için her türlü önlemin alınmış bulunması, bu tesisin bağlı olduğu bağımsız bölüme özgülenen arsa payına karşılık gelen orandan fazlasını kapsamaması, anayapıdaki tüm bağımsız bölümler için çatıda aynı tesisin kurulması durumunda herbirine yeterli alanın bulunması ve bu tesislerin anayapının taşıyıcı sistemine zarar vermemesi gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Y A R G I T A Y K A R A R I Dava, sigortalı olan bağımsız bölüme verilen zararın davacı şirket tarafından kendisine ödemesi sebebiyle açılan rücuen sigorta tazminatının istemine ilişkindir. Davaya genel hükümlere göre bakılarak karar verilmiştir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 17.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 17.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 03.06.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Uyuşmazlık, kat mülkiyeti kurulu ana taşınmazdaki kat malikinin kusuru ile diğer bağımsız bölüme verdiği zararın tazmini istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 18. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 18.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 26.9.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Kararı, asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekili temyiz etmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl davada davalı-birleşen davada davacı kooperatif vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2-Dava, çıkma payı alacağı ve davacının tahliye ettiği bağımsız bölüme yaptığı faydalı masraf bedelinin tahsili istemlerine ilişkindir. Davacının tahsis edilen bağımsız bölüme yaptığı faydalı ve zorunlu masrafların yapıldığı tarih itibariyle Borçlar Kanunu'nun 414. maddesi(TBK 530.md) kapsamında vekaletsiz iş görme hükümlerine göre davalıdan isteme hakkı bulunmakla birlikte, tahsis edilen konuta yapılan lüks masraflar talep edilemez....
Ancak, ortak yer ve tesislerdeki bir bozukluğun anayapıya veya bağımsız bir bölüme veya bölümlere zarar verdiğinin ve acilen onarılması gerektiğinin veya anayapının güçlendirilmesinin zorunlu olduğunun mahkemece tespit edilmiş olması halinde, bu onarım ve güçlendirmenin projesine ve tekniğine uygun biçimde yapılması konusunda kat maliklerinin rızası aranmaz. Kat maliki kendi bağımsız bölümünde anayapıya zarar verecek nitelikte onarım, tesis ve değişiklik yapamaz....