Davacının talebinin ortak alan sayılan tesisat arızası nedeniyle taşınmazında meydana gelen zararın tahsili istemine ilişkin olduğu, dosyada bulunan uzman bilirkişi raporunda zararın kaynağının tam olarak davalıya ait bağımsız bölüme ait borudan mı yoksa anataşınmaza ait ortak yer sayılan tesisattan mı kaynaklandığının tespit edilmediği anlaşılmakla mahkemece anataşınmaza ait mimari ve tesisat projesi temin edilerek ve yerinde uygulanarak arızanın ve zararın oluşumunun ortak alandan kaynaklanıp kaynaklanmadığının hiçbir tereddüte yer bırakmayacak şekilde açıklığa kavuşturulması, zararın ortak alandan kaynaklandığının anlaşılması halinde ise diğer kat maliklerinin davaya dahil edilerek hüküm kurulması gerekirken eksik araştırma ve inceleme sonucu davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 21/01/2019 günü oy birliği ile karar verildi....
HMK'nın 355. maddesi gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava kat mülkiyeti kurulu kurulu olan an ataşınmazda davacının kiracı sıfatıyla bulunduğu bağımsız bölüme ortak alandan gelen su sızıntısı nedeniyle oluşan zararın tazmini ile sızıntının sonlandırılması için gerekli önlemlerin alınması istemine ilişkindir. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun Ek 1. maddesindeki, "Bu Kanunun uygulanmasından doğacak her türlü anlaşmazlık sulh mahkemelerinde çözümlenir." hükmü uyarınca Kat Mülkiyeti Kanunundan kaynaklanan ortak alandan kaynaklı sızıntı nedeniyle oluşan zararın tazmini ve sızıntının durdurulması için gerekli önlemlerin alınması istemli davada görevli mahkeme sulh hukuk mahkemeleridir....
Mahkemece ana taşınmazın tüm bağımsız bölümleri gösterir tapu kaydı getirilmemiş, öncelikle ana taşınmazda kat irtifakı veya kat mülkiyeti kurulu olup olmadığı, kat mülkiyeti kanunun uygulama alanı olup olmadığı araştırılmamıştır. Bu durumda mahkemece; yukarıda açıklanan ilkelere göre 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununa tabi taşınmazda, davalının da malik veya KMK 33 uyarınca sürekli faydalanan kişi olması halinde, uğranılan zararın tahsili, el atmanın önlenmesi istemi hakkında inceleme yapacak görevli mahkemenin sulh hukuk mahkemesi, davalının malik veya KMK 33 uyarınca sürekli faydalanan kişi olmaması halinde ise şimdiki gibi görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, tüm bunlar incelenmeden karar verilmesi hatalıdır. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Taraflar da yargılama bitinceye kadar görev itirazında bulunabilirler....
Kabule göre de; dava konusu davacıya ait taşınmazın doğu-güney ve batı dış cephesinde çatlakların bağımsız bir bölüme zarar verdiği ve acilen onarılması gerektiğinin anlaşılması halinde maliklerin rızası aranmaksızın tamirat yapılacağı KMK 19 maddesinde düzenlenmiş olmakla buna göre bilirkişiden ortak yer olan dış cephedeki bozukluğun davacının bağımsız bir bölümüne zarar verip vermediği ve acilen onarılması gerekip gerekmediği hususunda ek rapor alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verildiği kabul edilerek ilk derece mahkesi kararının kaldırılmasına karar verilmiştir....
un anataşınmazda bağımsız bölüm maliki olduğu ve davalı tarafından ortak yer niteliğinde olan sığınak ve otoparkın bağımsız bölüme dahil edilerek diğer davalıya ve dava dışı ... 'ne kiraya verildiği, ancak kiracı olan tekstil şirketinin davaya dahil edilmediği anlaşılmaktadır. Bu tür davalarda yargılama sonucu verilecek karar davada yer almayan diğer kiracı olan tekstil şirketinin de hukukunu yakından ilgilendirdiğinden, mahkemece usul ekonomisi de gözetilerek kiralanan bağımsız bölümün diğer kiracısı tekstil şirketinin de davaya dahil edilip, taraf teşkili sağlandıktan sonra tüm deliller toplanıp oluşacak sonuç doğrultusunda bir karar verilmesi yerine, taraf teşkili sağlanmadan işin esasına girilerek davanın kabulü doğru görülmemiştir....
Fıkra uyarınca maliklere verilen süreler içerisinde; maliklerce güçlendirmenin teknik olarak mümkün olduğunun tespit edilmesi, KMK 19. maddesinin 2. fıkrasında belirtilen şekilde güçlendirme kararı alınması, güçlendirme projesinin hazılatılması ve imar mevzuatı çerçevesinde ruhsat alınması gerektiği, güçlendirme işinin yapılarak güçlendirmenin maliyetine göre ruhsatı veren idare tarafından belirlenecek süre içerisinde tamamlandıktan sonra tapu kaydındaki riskli yapı belirtmesinin kaldırılması için müdürlüğe başvurulur" düzenlemesi getirildiği, yönetmelikte belirtilen KMK 19/2....
HMK'nın 355. maddesi gereğince istinaf dilekçelerinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava kat mülkiyeti kurulu kurulu olan anataşınmazda davalı tarafından mimari projeye aykırı olarak yapılan yapıların eski hale getirilmesi, davacının maliki olduğu bağımsız bölüme üst katından gelen su sızıntısı nedeniyle oluşan zararın tazmini ve kira kaybı nedeniyle oluşan zararın tazmini istemlerine ilişkindir. Mahkemece yapılan yargılma sonunda eski hale getirme istemli davanın kabulüne, maddi tazminat istemli davanın kısmen kabulüne, kira kaybı tahsili istemli davanın ise reddine karar verilmiş, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı dilekçesinde, 1893 m² olan dava konusu taşınmazda ....ye ait 365 m² fazlalığın bulunduğu, bunun ilk tapulamadan geldiği, dava konusu taşınmazda kat irtifakı kurulması üzerine bu fazlalığa ilişkin tapudaki şerhin 36 bağımsız bölüme aktarıldığı, ....tarafından her bağımsız bölüme düşen fazlalığın ve değer inmesi sonucu 31 bağımsız bölüm maliki tarafından rızaen ödemelerin, bu bağımsız bölümler için şerhlerin tapu kaydından silinmesi başvurularının yapılmasına rağmen; 5 bağımsız bölüm malik tarafından ödeme yapılmaması nedeniyle bunlara ait.... fazlalığının hisseye dönüştürülmesi istenmiş, mahkemece talebin KMK 54. maddesi gereğince imar uygulaması ile ortaklaştırma sonucu yeni oluşan parseldeki davacıya ait payın bağımsız paya dönüştürülmesine ilişkin olup, sulh hukuk mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....
-TL'nin KMK 20/b maddesi gereğince davacı dahil şu anki kat maliklerinden arsa payları oranında avans olarak toplanması ve yan cephe tamiratının yapılması için davacıya yetki verilmesi, maliyetinin daha fazla olması halinde aradaki farkın kat maliklerinden arsa payları oranında alınmasına, 2017/3624 - 2018/6069 d)2 nolu bağımsız bölüm maliklerince ve 4 nolu bağımsız bölüm malikince davacıya ödenmiş olan 2.965,00'şer-TL'nin hasar ve avans ödenmesi sırasında mahsup edilmesine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, bağımsız bölümünde meydana gelen zararın giderilmesi, yan cephedeki sızıntının giderilmesi, çatıdaki hataların giderilmesi için 12.000,00.-TL’nin davalı kat maliklerinden arsa payları oranında tahsili istemine ilişkindir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere göre, hükme ve denetime elverişli ...3....
Kat mülkiyeti kurulurken 42 numaralı bağımız bölüme eklenti olarak tahsis edilen ve tapu siciline de bu şekilde geçirilen kayıt ile yönetim planı hükmünün, bu anataşınmazdan bağımsız bölüm satın aldığı anlaşılan davacıları da bağlayacağı muhakkak olup, davalılardan ...'nun malik olduğu 42 numaralı bağımsız bölüme eklenti olarak tahsis edilen garaj ve otoparkı tek başına kullanmasında herhangi bir yasal engel bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle uyuşmazlık konusu bağımsız bölümün tapu kaydı ve yönetim planındaki niteliği gözönünde bulundurularak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 10/09/2018 günü oy birliği ile karar verildi....