Dava konusu taşınmazın (uyuşmazlık konusu 88 no.lu bağımsız bölümün) tapu kaydı celbedilmiş, davalının bağımsız bölümde 1/2 hisseli kat maliki olduğu görülmüş, birden çok bloktan oluşan sitede KMK md 66 kapsamında toplu yapı yönetimine geçilip geçilmediği davacı vekiline süre verilerek HMK md 31 kapsamında açıklatılmış, sunulan dilekçede "sitenin tüm bloklarının tek parsel üzerinde bulunması nedeniyle toplu yapı yönetimine geçilmediği" açıklanmıştır. Dava dilekçesine ekli belgeler ve yönetim planı ile, 88 no.lu bağımsız bölüm tapu kaydı incelendiğinde, bağımsız bölümlerin kat mülkiyetine geçişlerinin tamamlanmış olduğu, sitenin Kat Mülkiyeti Kanununa göre yönetildiği anlaşılmıştır. Her ne kadar dava dilekçesinde 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu md. 99 gereği asliye ticaret mahkemelerinin yargılama yapmaya görevli olduğu ileri sürülmüşse de, dava şartı olan mahkememizin görevli olup olmadığı hususunun öncelikle incelenmesi zorunludur....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/582 KARAR NO : 2023/494 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : BANDIRMA SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 06.10.2021 NUMARASI : 2019/730 ESAS 2021/1615 KARAR DAVA KONUSU : KMK - Bağımsız Bölüme Verilen Zararın Tahsili İstemli KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Bandırma İlçesi, Bentbaşı Mahallesi, Tuncay Sokak No:30/A adresinde bulunan Ar-İş Demir adlı dükkanının üst kat taşınmazdan gelen su sızıntıları sebebiyle zarara uğradığını, zarar sebebiyle 2019/14 D....
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; yargılama konusu olayda: Davacının kat maliki olan oğlu ile birlikte ikamet etiği ana gayrimenkulde bağımsız bölümlerden birini kullanan davalı aleyhine, gürültünün giderilmesi yönünde, KMK 33.madde gereği hakimin müdahalesini talep ettiği, 634 Sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu 18/2.maddesi gereğince "Bu kanunda, kat maliklerinin borçlarına dair olan hükümler, bağımsız bölümlerdeki kiracılara ve oturma (sükna) hakkı sahiplerine veya bu bölümlerden her hangi bir suretle devamlı olarak faydalananlara da uygulanır." hükmü ile,Yargıtay 18.Hukuk Dairesi'nin 02.01.2001 tarih ve 2001/8521Esas- 2001/8314 sayılı ,"Yargıtay'ın yerleşik uygulamalarında, bağımsız bölümlerden daimi şekilde faydalananların, doğrudan doğruya kullanımlarını ilgilendiren veya yasal olarak sorumlu bulundukları bir hususla ilgili olarak oturduğu bağımsız bölüme hasren verilen kat malikleri kurulu kararlarına karşı dava açabilecekleri kabul edilmektedir." şeklindeki kararı da...
Tek parsel üzerinde bulunmakla birlikte henüz kat mülkiyeti kurulmamış ancak kat irtifakı tesis edilmiş ise, KMK’nın 17.maddesi gereği anataşınmazın fiilen tamamlanmış ve anataşınmazdaki bağımsız bölümlerin en az 2/3’ünün fiilen kullanılıyor olması halinde de KMK hükümleri uygulanacaktır. Birden fazla parsel üzerinde kurulu sitelerde ise, KMK’nın hükümlerinin uygulanabilmesi için toplu yapı yönetimine geçilmiş olması gerekir. KMK’nın 66.maddesi uyarınca henüz toplu yapı yönetimi oluşmamış ise KMK hükümleri uygulanmayacak, uyuşmazlık genel hükümlere göre çözümlenecektir....
Dosya içindeki bilgi ve belgelerden; davalının bağımsız bölümünün önünde 101.80 m² teras bulunduğu, buradaki yalıtımın yetersizliğinden suların aşağıya sızıp davacıya ait bağımsız bölüme zarar verdiği, bu durumun giderilmesi için kaplamanın sökülerek tekniğine uygun bir şekilde onarımının yapılmasının bilirkişi tarafından bildirildiği anlaşılmaktadır. Dava konusu terasın, davalının kullanımında bulunan özel nitelikli bir yer olduğu kabul edilse bile, buradaki hasarın meydana gelmesinde davalının özel surette onarımını gerektirecek nitelikte herhangi bir kusurundan veya haksız eyleminden kaynaklanmadığının saptanmış olmasına göre ortak alan olan terasın bakım ve onarımının bütün kat maliklerinin sorumluluğunda bulunduğu dikkate alınarak meydana gelen hasar ve zarardan davalının arsa payına düşen miktara hükmedilmesi gerekirken, tüm zararın davalıdan tahsili yönünde hüküm kurulmuş olması ve terasın mütemmim cüz olarak değerlendirilmesi doğru görülmemiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde davalının bağımsız bölümünden kaynaklanan pis su sızıntısının ve zararın önlenmesi, onarımların davalı tarafından yapılması ile bağımsız bölümde oluşan 305,72 TL zararın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: 1-Temyize konu edilen alacak (tazminat) tutarı 1.400 TL.sını geçmemektedir....
Mahkemece yargılama devam ederken 3 nolu bağımsız bölüm maliki, 2 nolu bağımsız bölüm ile aralarında bulunan ve binadaki ortak tesisatta bir takım onarım, tadilat işlemlerini gerçekleştirdiği bu nedenle meydana getirilen zararın bir kısmının karşılanmış olması nedeniyle açılan davanın kısmen kabulü, kısmen reddi ile, ... ili ... ilçesi mahallesi Arslanağa sok. 210 ada 36 parsel sayılı taşınmazda bulunan ve 3 nolu bağımsız bölümden 2 nolu bağımsız bölüme verilen zarar ziyan bedeli olan 850,00 TL'nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Temyize konu miktar karar tarihi itibarıyla 2.190,00 TL'lik temyiz kesinlik sınırının altındadır. 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi yollaması ile HUMK'nın 5219 sayılı Kanun ile değişik 427. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca miktar veya değeri 2.190,00....
SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2022/2297 ESAS DAVA KONUSU : Kat Mülkiyeti Kanunundan Kaynaklanan Davalar (Ortak Gider Alacağına İlişkin İcra Takibine İtirazın İptali İstemli) KARAR : DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının malik olduğu bağımsız bölüme ilişkin aidat, ısınma ve sıcak su kullanım bedellerini ödemediğinden Ankara 29.İcra Müdürlüğü’nün 2022/13718 sayılı dosyasında takip başlatıldığını, davalının haksız olarak takibe itiraz etmesiyle takibin durduğunu, davalının bağımsız bölümü devretmesi halinde alacağın tahsili güçleşeceğini ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına ve %20 icra inkâr tazminatının davalıdan alınmasını; davalıya ait Ankara ili Yenimahalle ilçesi İvedikköy- İmar mah. 60023 Ada 1 Parsel A blok 3 nolu bağımsız bölüm üzerine tedbir konulmasını talep etmiştir....
bağımsız bölüme, 6. katta bulunan A14 nolu büro niteliğindeki bağımsız bölüme, 6. katta bulunan A15 nolu büro niteliğindeki bağımsız bölüme, 9. ve 10. katta bulunan A18 nolu iki katlı büro niteliğindeki bağımsız bölüme, 9. ve 10. katta bulunan A19 nolu iki katlı büro niteliğindeki bağımsız bölüme, 12. katta bulunan A24 nolu büro niteliğindeki bağımsız bölüme, 12. katta bulunan A25 nolu büro niteliğindeki bağımsız bölüme, 12. katta bulunan A26 nolu büro niteliğindeki bağımsız bölüme, 12. katta bulunan A27 nolu büro niteliğindeki bağımsız bölüme, 13. ve 14. katta bulunan A28 nolu iki katlı büro niteliğindeki bağımsız bölüme, 16. katta bulunan A34 nolu büro niteliğindeki bağımsız bölüme, 16. katta bulunan A35 nolu büro niteliğindeki bağımsız bölüme, 2. katta bulunan A03 nolu büro niteliğindeki bağımsız bölüme, 5. katta bulunan A11 nolu büro niteliğindeki bağımsız bölüme, zemin kat ve 1. katta bulunan B04 nolu iki katlı mağaza niteliğindeki bağımsız bölüme, ait tapu kayıtlarına, öncelikle...
Bu koşullar; sistemin hiçbir şekilde anayapıya ve diğer bağımsız bölümlere zarar vermemesi, arıza halinde diğer bağımsız bölümlere gelebilecek bir zararın önlenmesi konusunda gerekli tedbirlerin alınmış olması, tesisin kurulduğu terasta anayapıdaki tüm bağımsız bölümlere yetecek bir alanın bulunması ve tesisin kapladığı yerin o bağımsız bölüme özgülenen arsa payına tekabül edecek alanı geçmemesi ve anayapının statiğine zarar vermemesi gerekir. Somut olayda davalılar tarafından kurulduğu iddia olunan güneş enerjisi sistemlerinin yukarıdaki ilkelere uygun olarak yerleştirilmesine karşın davacının bağımsız bölümündeki zararın bu sistemin ayaklarının terasa monte edildiği kısımlardan mı anataşınmazın terasındaki hasar ve bozukluktan dolayı mı meydana geldiği konusunda bilirkişi raporunda yeterli açıklık yoktur....