rağmen mahkemece kişisel ilişkinin yatısız olarak yeniden düzenlenmesi yerine davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığını belirterek, mahkeme karanın kaldırılmasını istemiştir....
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü, yeniden hüküm tesisi İLK DERECE MAHKEMESİ : Keçiborlu Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi SAYISI : 2021/129 E., 2022/55 K. Taraflar arasındaki çocuklar ile davalılar arasında kurulan kişisel ilişkinin kaldırılması yada kişisel ilişki şeklinin yeniden düzenlenmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince kişisel ilişkinin düzenlenmesi davasının kısmen kabulü ile çocuklar ile davalılar arasında yatısız olacak şekilde kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiştir. Kararın tarafların vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların kabulü ile hükmün kaldırılarak dosyanın eksiklikler tamamlanıp yeniden karar verilmek üzere İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İştirak Nafakasının Artırılması - Kişisel İlişkinin Kaldırılması Veya Azaltılması ile Velayetin Değiştirilmesi-Kişisel İlişkinin Artırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı anne tarafından kişisel ilişki süresi, iştirak nafakası miktarı yönünden; davalı-davacı baba tarafından ise karşı davanın reddi, kişisel ilişkinin azaltılması ve iştirak nafakasının miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece, tarafların ortak çocukları 2006 doğumlu ....'nin velayeti boşanma kararı ile birlikte anneye bırakılmıştır....
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;tarafların boşandığını, kararın kesinleştiğini, boşanma ilamı ile ortak çocuğun velâyetinin davalıya verildiğini,davacı açısından çocuk ile kişisel ilişki kurulması kararı verildiğini, davalının davacının çocukla kişisel ilişki kurmasını kaldırmak için mahkemeye başvurduğunu, İstanbul Anadolu 13. Aile Mahkemesinin ilamı ile çocukla kişisel ilişki kurma hakkının kaldırıldığını, kişisel ilişkinin yeniden düzenlendiğini, düzenlenen yeni kişisel ilişki davacının çalışma saatleri nedeni ile gerçekleşemediğini belirterek yeniden çocuk ile baba arasında kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle: müşterek çocuğun küçük olduğunu, anne sütü aldığını, anneye bağımlı olduğunu, 0- 3 yaş aralığında bulunan küçüğün gelişim yaşı itibariyle günde 8 saat annesinden ayrı kalmasının menfaatine olmayacağını belirterek, mahkeme karanın kaldırılarak yeniden istinaf talepleri doğrultusunda hüküm kurulmasını istemiştir. GEREKÇE; Dava; kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebine ilişkindir. HMK.nun 355.maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir. Kişisel ilişki düzenlemesinde esas olan çocuğun üstün yararıdır. Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır....
Davacı babaanne tarafından torunun yaşının büyüdüğü ve Almanya'da ikamet etmesinden dolayı önceki kişisel ilişki kararının yeterli olmadığı iddia olunmuş, yukarıda tarih ve numarası belirtilen kişisel ilişkinin süresinin değiştirilmesi davası açılmış, mahkemece de davacının iddiaları kabul olunarak davacı ile küçük arasında kişisel ilişkinin sürelerinin artırılmasına karar verilmiştir. Mahkemece babaanne ile çocuk arasındaki kişisel ilişkinin yeniden düzenlemesine ilişkin karar küçüğün yaşı itibarıyla bedeni ve fikri gelişimlerini olumsuz yönde etkileyebileceği gibi, davalı annenin velayet görevini gereği gibi yerine getirmesine de engel olacaktır. Ayrıca, babanın yerine babaannenin ikame edilerek, babaya uygun olabilecek genişlikte bir kişisel ilişki düzenlemesi; Türk Medeni Kanununun 325. maddesinin düzenlenme amacına da aykırıdır. Topladan tüm deliller ile yukarıda anlatılanlar dikkate alındığında kişisel ilişkinin değiştirilmesini haklı gösterebilecek bir delil bulunmamaktadır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesince; "davalının gayri ahlaki yaşantısının olduğu, ancak bu durumun çocuğu ile görüşmesine engel nitelikte olmadığı, ancak çocuğun yatılı kalmasının çocuk için uygun olmadığı, uzman raporu doğrultusunda çocuğun yatısız olarak kişisel ilişki kurulmasının çocuğun baba ile düzenli görüşmesi, çocuk ile baba arasındaki ilişkiyi güçlendireceği, tarafların çocuğun gelişimi açısından birbirlerine yönelik olumsuz tutum ve davranışları bir kenara bırakmaları gerektiği, bu aşamada çocuk ile babanın düzenli görüşmesinin çocuk yararına olduğu gerekçesiyle kişisel ilişkinin tamamen kaldırılması talebinin reddine, daha önce düzenlenen kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine ve yatısız olarak çocukla baba arasında kişisel ilişki düzenlenmesine" karar verilmiştir....
Davalı-davacı vekili, birleşen dava dilekçesinde özetle; baba ile ortak çocuklar arasındaki kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesini talep etmiştir. III....
düzenlenmesinde, baba ile çocuk arasında kurulan kişisel ilişkinin tamamen kaldırılmamasında ve yeniden kurulan kişisel ilişkinin süresinde bir isabetsizlik bulunmadığı; davalı - davacı annenin çocuk ile baba arasında sömestr ve yaz tatillerinde kişisel ilişki kurulmamasına yönelik istinaf itirazının ise İlk Derece Mahkemesi kararının baba ile çocuk arasında sadece her hafta sonu Pazar günleri saat 12.00 ile saat 16.00 arasında günübirlik kişisel ilişki kurulduğu, itirazda belirtilen şekilde bir düzenlemenin olmadığı gerekçesi ile tarafların istinaf başvurularının 6100 sayılı Kanun’un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine, velâyet kararı yönünden kesin olarak karar verilmiştir....
Evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı anne 19.02.2015 tarihinde kesinleşen ve tarafların Türk Medeni Kanunu'nun 166/3. maddesine göre boşanmalarına karar verilen hükümde, davalı baba ile müşterek çocuk 14.07.2009 doğum tarihli ... arasında kurulan kişisel ilşkinin yatılı olmayacak şekilde yeniden düzenlenmesini talep etmiş, mahkemece davanın kabulü ile baba ile velayeti annede bulunan müşterek çocuk arasında, babanın kendisine zarar verdiği ve küçüğün amcasının cinsel saldırı suçundan yargılandığı gerekçesiyle yatılı kişisel ilişkinin çocuğun gelişimine olumsuz etkisi olacağı kabul edilerek, tarafların aynı şehirde yaşamaları ile ayrı şehirde yaşamaları halleri için ayrı ayrı yatılı olmayacak şekilde yeniden kişisel ilişki düzenlenmiştir....