Davacı kiralayan tarafından 27/08/2010 tarihinde başlatılan icra takibinde 2010 yılı 8.9.10.11.12. aylara ait 5 aylık kira alacağı toplamı 8750 TL alacağın tahsili talep edilmiş, ödeme emrinin tebliği üzerine davalı vekili; evin tuvaletinin kullanılamadığını, asansörün çalışmadığını, kiralananın tahliye edildiğini anahtarın ev sahibine verildiğini belirterek takibe itiraz etmiştir. Kiralananın kira sözleşmesinin başlangıcından bir ay sonra tahliye edildiği taraflar arasında çekişmesiz olmakla birlikte tahliyenin hangi tarihte gerçekleştiği dosya kapsamından anlaşılamamaktadır. Kiralananın tahliye edildiğinin (kiracının kiralananı iade borcunu yerine getirdiğinin) kabul edilebilmesi için, kiralananın fiilen boşaltılması yeterli değildir; anahtarın da kiralayana teslim edilmesi gerekir....
SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/09/2019 NUMARASI : 2017/543 ESAS - 2019/1036 KARAR DAVA KONUSU : Kiralananın Tahliyesi KARAR : Isparta 1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kiralananın tahliyesi İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine kira alacağı ve tahliye istemli olarak başlatılan icra takibine davalı kiracının süresinde itiraz etmemesi üzerine davacı alacaklı icra mahkemesinden tahliye isteminde bulunmuş, mahkemenin konusu kalmayan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermesi üzerine, karar davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Bu durumda kiralananın niteliğine göre tarflar arasındaki ilişkinin Türk Borçlar Kanun'unun üç'üncü ayırımında düzenlenen Ürün Kirası hükümlerine göre çözümlenmesi gerekir. Olayımızda davalı aleyhine başlatılan icra takibinde konut ve çatılı işyeri kiralarında verilmesi gereken 30 gün ödeme süreli ödeme emri düzenlenmiş ve davalıya tebliğ edilmiştir. Oysa Türk Borçlar Kanun'unun315.maddesi gereğince ürün kiralarında davalının temerrüde düşürülmesi için yasal ödeme süresi en az altmış gün olmalıdır. Bu durumda usulüne uygun olarak düzenlenmeyen ödeme emrine dayalı olarak kiralananın tahliyesine karar verilmesi doğru değildir. Tahliye talebinin mahkemece reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kiralananın tahliyesi Uyuşmazlık, tacirler arası kurumsal internet erişim hizmet sözleşmesinden kaynaklanan ticari dava niteliğindeki İİK.nun 67.maddesine dayalı itirazın iptali istemine ilişkindir. Kira sözleşmesi ve kiraya konu eşya yoktur. Dava bakma görevi Yargıtay 19. Hukuk Dairesi'ne aittir. Ne var ki Yargıtay 19. Hukuk Dairesi de görevsizlik kararı verdiğinden dosyanın görev uyuşmazlığının giderilmesi için Yargıtay 1. Başkanlığı'na gönderilmesine, 03.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Takibe konu edilen kiralananın üstün gelen vasfının ne olduğu konusunda tereddüt bulunmaktadır. Zira; kiralanan taşınmazlar arsa vasfındadır. Dolayısıyla, kiralananın, Türk Borçlar Kanunu'nun adi kiraya ilişkin hükümlerine mi ya da konut ve çatılı iş yeri kirası hükümlerine mi veya hasılat kirası hükümlerine mi tabi olduğu anlaşılamamaktadır. Somut olayda, Mahkemece, bu yönden inceleme yapılmadan kiralanan yerin "çatılı işyeri" gibi değerlendirilerek karar verildiği görülmektedir. Oysaki, yukarıda değinildiği gibi taşınmazın üstün gelen vasfının ne olduğunun ortaya çıkarılması için Mahkemece, uzman Kadastro bilirkişi marifetiyle mahallinde keşif yapılarak taşınmazın mevcut vasfı itibariyle Türk Borçlar Kanunu'nun konut ve çatılı işyeri kiraları, genel hükümler (adi kira) ve ürün kirası hükümlerinden hangisine tabi olduğu konusunda denetime elverişli rapor alınarak tahliye hakkında bir karar verilmesi gerekmektedir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2018/785 KARAR NO : 2018/772 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : TAŞOVA SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/01/2018 tarihli ara karar NUMARASI : 2017/778 E DAVA KONUSU : Kiralananın Tahliyesi (Ticari İşletme Kirası Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : DAVA DİLEKÇESİNİN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tahliye taahhüdünün geçersizliğinin tespiti ile aleyhine yürütülen takibin tedbiren durdurulmasını talep ve dava etmiş, Taşova Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2017/778 Esas, 26/01/2018 tarihli ara kararıyla davacı vekilinin takibin geçici olarak durdurulması talebinin reddine karar verilmiş olup ara karar davacı vekilince istinaf edilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesiyle yerel mahkemece verilen ara kararın kaldırılmasını talep etmiştir....
Mahkemece, hasılat getiren yerin davacılara davalı tarafından kiraya verildiği, aralarında hasılat kira ilişkisi kurulduğu, HMK'nın 4/a maddesi gereğince davaya bakmakla sulh hukuk mahkemelerinin görevli olduğu, davacıların davalı tarafından dolandırıldıkları, davalının dava konusu yeri kiraya verme hakkının olmadığı iddiasının görevli mahkemece değerlendirilmesinin gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Somut olayda, davadaki asıl uyuşmazlık işletme hakkının devri sözleşmesinden kaynaklanan alacağın rücuen tahsiline ilişkin olup taraflar arasında kira ilişkisi bulunmamaktadır. Uyuşmazlığın bu niteliğine göre, işletme hakkı devir sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda Asliye Hukuk Mahkemesi görevlidir. Bu nedenle yargılamaya devam edilerek davanın esası hakkında karar verilmesi gerekirken, sözleşmenin hasılat kirası olduğundan bahisle mahkemenin görevsizliğine karar verilmesi doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır....
Otel olduğu, işletme izin belgesinden kiralananın işletme ruhsatı ile birlikte kiraya verildiğinin anlaşıldığı, bu durumda taraflar arasında hâsılat kira sözleşmesi mevcut olup, ödeme için 60 günlük süre verilmesi gerekirken ödeme emrinde 30 günlük süre verildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Takibe dayanak yapılan ve karara esas alınan 01.05.2013 başlangıç tarihli ve on yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, taraflar arasındaki kira ilişkisinin Borçlar Kanununa göre çatılı işyeri hükümlerine mi yoksa hâsılat kirası hükümlerine mi tabi olduğu konusunda toplanmaktadır. Sözleşmede, kiralananın cinsi “işyeri-otel” olarak belirlenmiştir. Kira ilişkisine, Borçlar Kanunu’nun hâsılat kirasına dair hükümlerinin uygulanabilmesi için, kiralananın demirbaşları ve işletme ruhsatı ile birlikte kiralanmış olması gerekir....
Bu durumda kiralananın Borçlar Kanununun hasılat kirası hükümlerine tabi olduğu anlaşılmakta olup, taraflar arasındaki ilişkinin kira sözleşmesi kapsamında değerlendirilecek olmasına göre uyuşmazlığın Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince ... Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 03.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....