Sulh Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 07/04/2015 NUMARASI : 2014/619-2015/228 Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı kiralananın tahliyesi davasına dair karar, davalı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, mesken ihtiyacı sebebiyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı tüzel kişilik, şirket ortağı A. K.'ın konut ihtiyacı sebebiyle kiralananın tahliyesini istemiş davalı, ihtiyacın davacı şirkete ait olmadığından davanın reddini savunmuştur. Türk Borçlar Kanununun 350/1. maddesinde, kiraya verenin kendisi, eşi, altsoyu, üstsoyu veya kanun gereği bakmakla yükümlü olduğu diğer kişiler için konut ya da işyeri gereksinimi sebebiyle kullanma zorunluluğu varsa, kiralananın tahliyesini isteyebileceği hususu düzenlenmiştir....
Doğanşehir Asliye Hukuk Mahkemesince, uyuşmazlığın kiralananın tahliyesi istemine ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Doğanşehir Sulh Hukuk Mahkemesi ise, taraflar arasında yazılı veya sözlü kira sözleşmesi bulunmadığı asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Somut olayda davacı, malik olduğu taşınmazın davalı tarafından rızası dışında kullanıldığı, kendisine herhangi bir kullanım bedeli ödenmediğini ileri sürerek taşınmazdan tahliyesi ile ecrimisil bedelinin tahsilini istemiştir. Taraflar arasında yapılmış kira sözleşmesinin bulunmadığı her iki tarafın da kabulünde olup, davacının talebi tahliye ve ecrimisil istemlerine ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nın 2/1. maddesinde “Dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir.” hükmüne yer verilmiştir....
A.Ş vekilinin 23/09/2010 tarihinde müvekkili adına tescil edilen taşınmazın tahliyesi için 15/10/2012 tarihinde talepte bulunarak 01/11/2012 tarihinde ancak tahliye emrinin tebliğini sağlamakla, tahliyenin gecikmesinde kusurlu olduğunun da kabulü gerekir. Taşınmazın tahliyesi için yasal prosedürün işletilmesini zamanında istemeden tahliyenin gecikmesine kendi kusurlu davranışı ile sebep olduğu halde geçen süre için davalıdan ecrimisil talebinde bulunamaz. Açıkladığım nedenlerden dolayı Mahkemece verilen davanın reddi kararının doğru olduğu kanaatinde olduğumdan çoğunluğun bozma gerekçelerine katılmıyorum....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/691 KARAR NO : 2021/1683 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 04/01/2021 NUMARASI : 2020/56 ESAS 2021/3 KARAR DAVA KONUSU : Kiralananın Tahliyesi (Borçlar Yasasından Kaynaklanan) KARAR : Aksaray 1....
ın müvekkil şirkete dilekçesinde bahsi geçen mezkur taşınmazın tahliyesi işlemleri için toplam 11.000,00-TL borcu bulunduğu, bunun 5.500,00 TL'sini itiraz dilekçesinde belirttiği şekilde ödediğini, geriye kalan 5.500,00-TL için ise takibe konu bonoyu tanzim ederek müvekkil şirkete teslim ettiğini'' beyan ettiği anlaşılmıştır. Dosya içerisinde bulunan takibe konu olan bononun incelenmesinde; keşidecisinin ... olduğu, lehtarın davalı şirket... oto Kiralama... Şirketi olduğu, 5.500,00 TL bedelli olduğu, 26/05/2022 tarihinde tanzim edildiği, senedin üzerinde iş bu senedin Yeşil Irmak Sokak no:9/10 da bulunan kiracının tahliyesi için verildiğinin belirtildiği görülmüştür. Dosya içerisinde bulunan iş bankası dekontundan 5.500,00 TL'nin davacı tarafında ... hesabına aktarıldığı anlaşılmıştır. Dosya kapsamındaki tüm belgelerden taraflar arasında davacıya ait taşınmazın kiracısının tahliyesi için davalı ile anlaşıldığı, karşılığında senedin davalıya verildiği hususunda ihtilaf yoktur....
Davacı vekili istinaf dilekçesi ile özetle; davalının 2020 yılı Ocak ayından itibaren kira bedellerini ödemekte temerrüde düşürüldüğünü, bu nedenle ödenmeyen aylara ilişkin kira bedelinin tahsili ve borçlunun taşınmazdan tahliyesi amacıyla davalı aleyhine Ankara 24. İcra Müdürlüğü'nün 2020/10819 E. sayılı dosyası ile adi kiraya ve hasılat kiralarına ilişkin takip yoluna dayalı icra takibi başlatıldığını ve usulüne uygun tebliğe rağmen borcun ödenmediğini, akabinde taşınmazın tahliyesi için Ankara 3.İcra Hukuk Mahkemesi 2021/103 Esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine taşınmazın tahliyesi davası açıldığını, müvekkili T1 ilerleyen yaşı dolayısıyla hukuki işlerini görmekte zorlandığı için oğlu Ayhan Çavent adına hukuki iş ve işlemlerini yürütmesi için vekaletname verdiğini, kira sözleşmesinin de vekaleten imzalandığını, kira sözleşmesinin usulüne uygun olduğunu, ilk derece mahkemesi kararının hatalı olduğunu bildirerek istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kiralananın tahliyesi-Alacak Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye-alacak davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, iktisap ve işyeri ihtiyacı nedeniyle kiralananın tahliyesi ve kira alacağı istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, davalının kiracı olarak bulunduğu işyerini 07.04.2011 tarihinde satın alındığını, davacının bu taşınmazı ihtiyacı için kullanacağını, iktisaptan itibaren bir aylık süre içinde davalıya noter ihtarının tebliğ edildiğini, ancak kiralananın tahliye edilmediğini bildirerek kiralananın tahliyesini ve 2.975.TL kira alacağının tahsilini istemiştir....
Anataşınmazın yönetim planının 9/e maddesinde, kat maliklerinin kat malikleri kurulunca izin verilmedikçe hayvan, kedi, köpek besleyemeyeceklerinin düzenlendiği, dava dilekçesinde hayvan beslenmesinden kaynaklanan kiracının tahliyesi isteminin aynı zamanda bağımsız bölümde beslenen hayvanında tahliyesi-bağımsız bölümden uzaklaştırılması istemini de içerdiği dikkate alınarak, 6100 sayılı HMK nın 26. maddesine göre hâkimin, tarafların talep sonuçlarıyla bağlı olduğu, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremeyeceği, duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebileceği düzenlemesi gereğince, bağımsız bölümde beslenen hayvanın bağımsız bölümden uzaklaştırılmasına karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, davalı kiracının tahliyesine karar verilmesi, Doğru görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kiralananın tahliyesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, fuzuli işgal nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkeme görevsizlik kararı vermiş, hükmü davacı vekili temyiz etmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde, davacı ile dava dışı ... Ticaret AŞ arasında imzalanan 13.06.1997 tarihli kira sözleşmesi ve 14.06.1999 tarihli ek protokol ile davacıya ait ... isimli alışveriş merkezinin 12 yıllığına dava dışı ... Ticaret AŞ ye kiraya verildiğini, ... AŞ’nin sözleşmedeki yetkiye binaen ...’deki işyerlerini çeşitli firmalara alt kiraya verdiğini, bu kapsamda davaya konu 229/A ve 230-223 D-1 nolu işyerlerinin dava dışı ... AŞ tarafından davalıya alt kiraya verildiğini, müvekkil ile ......
Mahkemece takip tarihinde tahliye istenen adres ile dava dilekçesinde tahliyesi istenen adres farklı olduğundan bahisle davanın reddine karar verilmiş ise de, davacı takip talebinde 01/12/2007 tarihli kira sözleşmesine dayanmıştır. Kira sözleşmesinde kiralananın adresi davacının dilekçesinde tahliye istediği adrestir. Takip talebinde tahliyesi istenen adres ise davalının kira sözleşmesinde yazılı olan adresidir. Davacının takip talebine kiralananın adresini, maddi hata sonucu yanlış yazdığı davalının kendi ikametgâhının yazılı olması nedeniyle açıktır. Davalı kiracı bu durumu bilebilecek durumdadır. HGK'nın görüşü de bu yöndedir. Bu durumda takip kesinleştiğinden, borcun ödendiği ispatlanamadığından ve temerrüt gerçekleştiğinden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken maddi hatadan kaynaklanan nedenle davanın reddine karar verilmesi doğru olmadığından sayın çoğunluğun görüşüne katılamıyorum.05/06/2013...