WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/649 Esas KARAR NO : 2021/765 DAVA : Ticari Şirket (Fesih İstemli) DAVA TARİHİ : 12/12/2020 KARAR TARİHİ : 08/09/2021 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Fesih İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;---- ---- tarihinde kurulmuş ve faaliyet göstermeye başlamış olduğunu, 06.03.2018 tarihinde diğer----- %30'luk payın devrinin müvekkili ...--- yapılmış olduğunu, bu tarih itibari ile şirket faaliyetlerinin tek ortaklı olarak sürdürmeye devam etmiş olduğunu, şirketin uzun süredir ekonomik olarak faaliyetlerini sürdürme konusunda zorluk çekmekte olduğunu, borçlarını ödeyemediğini, yaşanmakta olan pandeminin de olumsuz etkileri ile şirketin devamı ve amacının gerçekleştirilmesinin imkansız hale gelmiş olduğunu, şirketin uzunca bir süredir hedeflediği faaliyetlerine devam edememekte, borçlarını ödeyememekte ve kar edememekte olduğunu, TKK'nın 636/3. maddesi...

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2022/984 Esas KARAR NO: 2023/81 DAVA: Ticari Şirket (Fesih İstemli) DAVA TARİHİ : 07/12/2022 KARAR TARİHİ: 09/02/2023 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Fesih İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREKÇE: Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirketin ortağı olduğunu, diğer ortak olan ----- hisse sahibi olduğunu belirterek; her iki ortağın şuan itibariyle müştereken şirketi temsil ettiklerini, daha önce her ikisinin de münferiden temsil yetkisinin bulunduğunu, o dönemlerde ------ yönetip aynı zamanda şirket mal varlığını kendisi ve üçüncü şahıslar lehine kullandığını; bu çerçevede de geçmişe etkili belgeler düzenleyerek şirketi zarara soktuğunu, taraflar arasında çıkan anlaşmazlıklar nedeniyle müvekkili tarafından şirketi ortağı olarak kalmak istenmediğini belirterek şirketin fesih ve tasfiyesine karar verilmesini, bu olmadığı taktirde payının rayiç bedeli karşılığında şirketten çıkmasına izin verilmesini talep ve dava etmiştir....

      Bu durumda, işçinin daha önce aynı işverenin bir ya da değişik işyerlerinde geçen hizmetlerinin yıllık izne hak kazanma ve izin süreleri hesabı yönlerinden dikkate alınması gerekir. Kamu kurum ve kuruluşlarında geçen hizmetlerin de aynı gerekçeyle izin hesabı yönünden birleştirilmesi zorunludur. Bununla birlikte, işçiye önceki feshe bağlı olarak kullanmadığı izin ücretleri tam olarak ödenmişse, bu dönemin sonraki çalışma sürelerine eklenerek izin hesabı mümkün değildir. Önceki çalışma döneminde izin kullandırılmak veya fesihte karşılığı ödenmek suretiyle tasfiye edilmeyen çalışma süreleri, aynı işverenin bir ya da değişik işyerlerindeki çalışmalara eklenir. İşçinin aralıklı olarak aynı işverene ait işyerinde çalışması halinde, önceki dönemin kıdem tazminatı ödenerek feshedilmiş olması, izin yönünden sürelerin birleştirilmesine engel oluşturmaz....

        Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Somut uyuşmazlıkta; dosyada mübrez ve davalı vekili tarafından temyiz dilekçesine ekli olarak sunulan davalı banka ile davacı arasında geçerli İnsan Kaynakları Uygulama Esasları’nın 6.6.1 numaralı bendine göre, cumartesi günleri iş günü sayıldığından mahkemece resen yapılan yıllık izin ücreti hesabında cumartesi günlerinin kullanılmayan izin günü kabul edilerek yıllık izin kapsamından çıkarılması hatalıdır. Cumartesi günlerinin de kullanılan izin günleri sayısına dahil edilmesi için hükmün bozulması gerekmiştir....

          Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre ve özellikle davacının Toplu İş Sözleşmesi ile getirilen mali ve sosyal haklardan faydalandırılmasının gerekmesi, davacının yıllık izinlerinin tamamının kullandırıldığının imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile ispatlanmaması, iş akdinin feshi ile birlikte muaccel hale gelen yıllık izin ücretlerinin ödendiğinin belgelendirilmemesi, hükme esas alınan bilirkişi raporunda işveren kayıtlarında davacının imzasına havi izin formlarında belirtilen sürelerin dışlanarak bakiye yıllık izin ücreti alacağının hesaplanmış olduğunun anlaşılması karşısında mahkemenin kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından davalının istinaf başvurusunun reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir....

          Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre ve özellikle davacının Toplu İş Sözleşmesi ile getirilen mali ve sosyal haklardan faydalandırılmasının gerekmesi, davacının yıllık izinlerinin tamamının kullandırıldığının imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile ispatlanmaması, iş akdinin feshi ile birlikte muaccel hale gelen yıllık izin ücretlerinin ödendiğinin belgelendirilmemesi, hükme esas alınan bilirkişi raporunda işveren kayıtlarında davacının imzasına havi izin formlarında belirtilen sürelerin dışlanarak bakiye yıllık izin ücreti alacağının hesaplanmış olduğunun anlaşılması karşısında mahkemenin kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından davalının istinaf başvurusunun reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir....

          Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre ve özellikle davacının Toplu İş Sözleşmesi ile getirilen mali ve sosyal haklardan faydalandırılmasının gerekmesi, davacının yıllık izinlerinin tamamının kullandırıldığının imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile ispatlanmaması, iş akdinin feshi ile birlikte muaccel hale gelen yıllık izin ücretlerinin ödendiğinin belgelendirilmemesi, hükme esas alınan bilirkişi raporunda işveren kayıtlarında davacının imzasına havi izin formlarında belirtilen sürelerin dışlanarak bakiye yıllık izin ücreti alacağının hesaplanmış olduğunun anlaşılması karşısında mahkemenin kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından davalının istinaf başvurusunun reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir....

          KABUL VE GEREKÇE: Dava konusu uyuşmazlık; kiralananı göstermeye izin istemine ilişkindir. İstinaf incelemesi Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ve re'sen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmış olup, TBK'da kiracının borçlarını düzenleyen ayıpların giderilmesine ve kiralananın gösterilmesine katlanma borcu başlıklı 319/2.fıkrasında "Kiracı, bakım, satış ya da sonraki kiralama için zorunlu olduğu ölçüde, kiraya verenin ve onun belirlediği üçüncü kişinin kiralananı gezip görmesine izin vermekle yükümlü olduğu, aynı maddenin üçüncü fıkrasında "Kiraya verenin, çalışmaları ve kiralananın gezilip görüleceğini uygun bir süre önce kiracıya bildirmek ve bunların yapıldığı sırada kiracının yararlarını gözönünde tutmak zorunda olduğu" hükmüne yer verilmiştir....

          Oysa ki, genel kurulu çağrıya izin istemli davaların ilgili şirkete husumet yöneltmek suretiyle açılması gerekmektedir. Hasımsız olarak açılan davaya sonradan hasım ilave edilmesinin usulen mümkün olmaması ve husumet eksikliği durumunun sonradan ıslahla dahi düzeltilebilir nitelikte bulunmaması (Yargıtay . Hukuk Dairesi ... E. ... K.) sebebiyle davanın husumet eksikliğinden usulden reddine karar vermek gerekmiştir....

            Davacı tarafın tedbiren defter çıkarılması ve adres değişikliğine izin verilmesi istemleri açılacak zayi belgesi verilmesi istemli ayrı bir davanın konusu olması ve adres değişikliği için izne gerek olmayıp genel kurul kararıyla değiştirmenin mümkün olması nedeniyle talepler mahkememizce kabul edilmemiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, bölünme suretiyle oluşan şirketin ticari defter ve kayıtlarının davalı tarafından davacıya teslim edilmediğinden bahisle defterlerin iadesine ilişkindir. Davacı şirketin ünvanı ... A.Ş. iken ünvan değişikliği ile ... A.Ş. olarak değiştirildiği ve akabinde kısmi bölünme ile ... A.Ş'nin kurulduğu anlaşılmıştır. Ünvan değişikliği ve bölünme işlemlerinin davacının sahibi ve yetkilisi ... Taşçeken tarafından yapıldığı sicil kayıtlarından görülmüştür....

              UYAP Entegrasyonu