"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki kira sözleşmesine aykırılık nedeniyle tahliye davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalılar tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 707,00 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 6100 sayılı HMK'nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nın 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 12/02/2020...
Hukuk Mahkemesi ise, kira ilişkisinin varlığının kabulüne ve tahliye talebinin kabulüne karar verildiği, buna göre HUMK'nın 8. maddesi gereğince kira ilişkisine dayalı tahliye ve tazminat isteminin Sulh Hukuk Mahkemesi görevine girdiği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Dava açıldığı tarihte yürürlükte olan HUMK'nun 8/II-1 maddesinde, İcra ve İflas Kanununun onuncu babında yer alan 269 ve 272. ve sonraki maddeleri hükümleri hariç olmak üzere, kira sözleşmesine dayalı her türlü tahliye, akdin feshi yahut tesbit davaları, bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları ve bunlara karşılık olarak açılan davalara sulh hukuk mahkemelerinde bakılacağı hükmüne yer verilmiştir. ../......
Mahkemece, taraflar arasındaki kira sözleşmesine ve 01.12.2014 tarihli taahhütnameye göre davalının 31.05.2015 tarihinde taşınmazı tahliye taahhüdünde bulunduğu, davalının yeni bir kira sözleşmesi savunmasını ispatlayamadığı, kiracının geçmiş dönem kira borçlarının bulunduğu ve temerrüde düştüğü sonucuna varılarak davanın kabulü ile temerrüde düşen davalının İİK.nun 269/a maddesi gereğince davacıya ait kiralanandan tahliyesine ve icra takibine itirazın kaldırılmasına, takibin kaldığı yerden devamına karar verilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tahliye taahhüdü nedeni ile yapılan takibe itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre; iş bu dava, 01.12.2014 düzenleme ve 31.05.2015 tahliye tarihli tahliye taahhüdüne dayanılarak başlatılan takibe davalı tarafından yapılan itirazın kaldırılması ve tahliye amacıyla açılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın kaldırılması-Tahliye İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davacılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kira alacağının tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın kaldırılması ve temerrüt nedeniyle tahliye istemine ilişkindir. Mahkemece istemin reddine karar verilmiş, kararı davacılar vekili temyiz etmiştir. Taraflar arasında imzalanan 15.02.2006 başlangıç tarihli ve dört yıl süreli kira sözleşmesi konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davacı alacaklılar vekili anılan kira sözleşmesine dayanarak 27.03.2009 tarihinde başlattığı icra takibinde Mart/2009 kira bedeli olarak 5.386 TL nin tahsili ve kiralananın tahliyesini istemiştir. Davalı borçlu vekili süresinde verdiği borca itiraz dilekçesinde; müvekkilinin alacaklıya hiçbir şekilde borcu olmadığını belirtmiştir....
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davalı müvekkilinin 02/02/2022 tarihinde 2022 yılı kira bedelini yıllık peşin olarak kiraya veren Fikiriye Kalın'ın banka hesabına ödediğini, davacı kiraya verenin kira bedelini iade etmediğini, davacının kira ilişkisini kabul ederek örtülü olarak yeni kira dönemi başlangıcı yapılmış sayıldığını, kiracı müvekkilinin tamamen kiraya vereni koruyucu kira sözleşmesi nedeniyle ne yapacağını bilemediğinden icra takibine karşı hiç bir eylemde bulunamadığını beyanla istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava, İİK'nun 269/a maddesi uyarınca açılmış kesinleşen takipte temerrüt nedeniyle tahliye istemine ilişkindir....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında Orta Mahalle, M.Şükrübey Cad., No:102/1 Merkez/Artvin adresinde bulunan konuta ilişkin 15.11.2017 başlangıç tarihli sözlü kira akdinin bulunduğunu, davalının 2020 yılı 7. ayına ilişkin kira bedelini ödememesi üzerine davalı aleyhine Artvin İcra Müdürlüğünün 2020/807 Esas sayılı dosyası üzerinden kira alacağı ve tahliye talepli icra takibi yapıldığını, davalının kira sözleşmesine ve kira bedeline karşı çıkmayıp sadece borç miktarına itiraz ettiğini ileri sürerek davalının takibe vaki itirazının iptali ile takibin devamına, davalının kiralanandan tahliyesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı davaya cevap vermemiş duruşmalardaki beyanında davanın reddini istemiştir....
Noterliğince tasdik olunan 11/10/2000- 10/10/2001 tarihleri arası dönemi kapsayan kira sözleşmesine rağmen davalı vekilinin imzaya itirazının takibi sürüncemede bırakma amaçlı olduğunu beyan ederek davalının itirazının kaldırılarak tahliyesine karar verilmesini talep etmiştir. CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının takibine dayanak olarak 2000 ve 2016 yıllarına ait kira sözleşmelerini sunduğunu, 2000 yılında yapılan kira sözleşmesinin geçerli olmadığını, 2016 yılında yapılan kira sözleşmesindeki imzanın da müvekkiline ait olmadığını, kiraya verenin adi yazılı kira sözleşmesine dayandığını, ödeme emrine itirazlarında bu sözleşmedeki imzayı inkar ettiklerini, alacaklının icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını ve tahliye isteyemeyeceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi ise, HUMK'nun 8/ll maddesi hükmüne göre kira sözleşmesine dayalı her türlü tahliye akdin feshi yahut tesbit davaları, bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları ile bunlara karşı açılacak davalarda görevli mahkemenin sulh hukuk mahkemesi olduğunu belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. HUMK'nun 8/ll-1 madde ve fıkrasında İcra ve İflas Kanununun onuncu babında yer alan 269 ve 272 nci ve sonraki maddeleri hükümleri hariç olmak üzere, kira sözleşmesine dayalı her türlü tahliye, akdin feshi yahut tesbit davaları, bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları ve bunlara karşılık olarak açılan davalara Sulh Hukuk Mahkemesinde bakılacağı hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda, kiracı tarafından açılan dava taraflar arasındaki kira sözleşmesinin haklı nedenlerle fesholunduğunun ve sözleşmeden kaynaklanan borcun bulunmadığının tespiti ile zararlarının tazminine ilişkindir....
İcra Müdürlüğünün 2015/4835 sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinde gönderilen ödeme emri üzerine, davalının, kira sözleşmesindeki imzaya ve kira alacaklarına itiraz etmesi üzerine takibinin durduğunu belirterek davanın kabulü ile davalının haksız olarak yapmış olduğu itirazın iptaline ve takibin devamına, davalının kiralanandan tahliyesine, alacağın % 20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, Kira sözleşmesindeki ve tahliye taahhütnamesindeki imzanın kendisine ait olmadığını, taraflar arasındaki kira sözleşmesine ilişkin ihtilaf söz konusu olduğundan likit alacaktan bahsedilemeyeceğini, imzası inkar edilmiş kira sözleşmesi ile buna dayalı olarak yapılan icra takibine itiraz ettiklerini, belirterek davanın reddini savunmuştur. Uyuşmazlık, kira alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali ve kiralananın tahliyesi istemlerine ilişkindir....
Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, fuzuli işgal nedeniyle tahliye ve haksız işgal tazminatı isteminden kaynaklanmaktadır. Konya 4. Sulh Hukuk Mahkemesince, davanın kira sözleşmesine dayalı olmadığı, mülkiyet hakkına dayalı bir dava olduğu belirtilip, dava değerine göre görevsizlik kararı verilmiştir. Konya 4. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, davanın açıldığı tarih itibariyle taraflar arasında kira akdine dayalı hukuki ilişkinin mevcut olduğu, tahliye istemiyle birlikte açılan kira alacağına ilişkin davalarda delillerin değerlendirilmesinin Sulh Hukuk Mahkemesine ait olduğunu bildirerek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....