Davacı, kira sözleşmesine aykırı olarak fazladan talep edilen iki yıllık ortak gider nedeniyle borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. ... 1. Asliye Hukuk (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) Mahkemesince, uyuşmazlığın taraflar arasındaki kira sözleşmesi ve kat mülkiyetinden kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. ... Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından ise dava değerine göre asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Dava tarihinde yürürlükte bulunan 1086 sayılı HUMK'ya göre alacak ve menfi tespit davalarında görev, dava değerine göre belirlenir. Bu ana kuraldan farklı olarak, HUMK’nın 8. maddesinin 2. bendine göre, “Dava konusu şeyin değerine bakılmaksızın kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye, akdin feshi veya tespit davaları, bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları ve buna karşılık olarak açılan davalar” sulh hukuk mahkemesinin görevine girmektedir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; "Tahliye talebi yönünden yapılan incelemede; Örnek 13 nolu tahliye ihtarlı ve 30 gün ödeme süreli ödeme emri davalı borçluya 22/04/2022 tarihinde tebliğ edilmiş, davacı alacaklı vekili tarafından tahliye istemli dava, İİK'nin 269/1.maddesi uyarınca, yasal 30 günlük süre beklenmeden 27/04/2022 tarihinde açılmıştır. Ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal otuz günlük ödeme süresi beklenmeden tahliye isteminde bulunulamayacağından, tahliye isteminin reddine karar verilmiştir. İtirazın kaldırılması yönünden yapılan incelemede, borçlu tarafça kira sözleşmesine itiraz edildiği, icra dosyasında bulunan 18/02/2022 tarihli Uzay Grup Org. İnş. ......
Dolayısıyla ilk derece mahkemesince söz konusu tahliye taahhütnamesinin kira sözleşmesinden sonra ve kiracının hür iradesi ile verildiğinin kabulü yerindedir. Tüm bu nedenlerle tahliye taahhütnamesine dayalı davanın kabulüne dair ilk derece mahkemesinin hükmünde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık görülmediğinden davalı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b-1.maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir....
Davalı borçlu itirazında kiracılık ilişkisini inkar etmeyip, borca itirazda bulunduğundan kira ilişkisinin ve borç miktarının kesinleştiğinin kabulü zorunludur. Davalı kiracı takibe konu kira bedellerinin ödendiğini İ.İ.K.’nun 269/c maddesi gereğince noterlikçe re’sen tanzim veya imzası tasdik edilmiş veya alacaklı tarafından ikrarolunmuş bir belge yahut resmi dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri bir makbuz veya vesika ile ispat etmeye mecburdur. Davacı alacaklı tarafça yazılı kira sözleşmesine istinaden kira bedelinin tahsili ile tahliye talepli davalı borçlu aleyhine Mersin 2....
Davacı, davalı ... ile imzalamış olduğu kira sözleşmesine rağmen, tadilat yapılacağından bahisle geçici olarak tahliye edildiği işyerinin daha sonra başkasına kiraya verildiğini ileri sürerek, sözleşmeye aykırılık nedeniyle uğramış olduğu zararların tazmini için eldeki davayı açmıştır. Uyuşmazlık, davacı ile davalı ... arasında düzenlenen kira sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, davada kamu hukukundan kaynaklanan ve idari yargıda görülmesi gereken idari bir işlem veya hizmet söz konusu değildir. Bu nedenle taraflar arasındaki uyuşmazlığa ... hukuk hükümlerinin uygulanması gerekli olup, davada görevli mahkeme de adli yargı mahkemeleridir. O halde mahkemece işin esası 2008/15282-2009/5418 incelenerek sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. 2-Bozma nedenine göre davacının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir....
ne devrinin sağlandığını ve MSC ile 10/08/2015 tarihinde 5 yıllığına Mersin ili Yenişehir ilçesi Bahçe Mahallesi 2256 ada 4 parsel No: 6 nolu bağımsız bölüm adresinde bulunan taşınmazı kira kontratı ile kiralandığını, imzalanan kira sözleşmesine göre yıllık kira bedelinin 10.200 TL olduğunu , mal sahibi kiralayan MSC İnşaat Petrol Ürünleri Taah. San. ve Tic. Ltd. Şti.'...
Uyuşmazlığa konu takip talebinde davalının seçtiği takip yolu olarak yalnızca" haciz yolu " olarak talepte bulunduğu, ödeme emrinde ise '' hem haciz hem de tahliye '' yolunun belirtildiği görülmüştür . Hukuk Genel Kurulunun 2017/(6) 8- 3104 Esas 2021/705 Karar sayılı ilamında da belirtildiği gibi İİK'nun 269- 269/d maddelerinde düzenlenen kira bedelinin ödenmemesi nedeniyle ilamsız tahliye takibi yoluna başvurulabilir. Bunun için de İİK'nun 269. maddesinin 1. fıkrası gereğince bu ihtarın ödeme emrine yazılarak kiracıya gönderilmesi gerekir....
Davacı tarafından davalı hakkında 03/08/2019 başlangıç tarihli yazılı kira sözleşmesine dayanarak icra takibi başlatılmış, davalı kiracı borca kısmen itirazında, kira sözleşmesine ve aylık kira bedeline itiraz etmemiş, Haziran ayı kira bedelinin ödendiğini belirterek 1.500.00 TL'lik kısma itiraz etmiştir. Davacı alacaklı dava dilekçesinde takibe konu asıl alacağın 1.500,00 TL'sinin ödediğini, bakiye 1.500,00 TL asıl alacak ile birlikte icra masrafları, işlemiş faiz ve avukatlık ücreti olmak üzere toplam 2.275,27 TL borcun kaldığını belirterek itirazın kaldırılmasını ve tahliye talep etmiştir. Somut davada, davalı borçlu takip dosyasına 25/08/2020 tarihinde 1.522,31 TL ödemiş olup, ödeme emrinin davalıya tebliğ tarihi dikkate alındığında 30 günlük temerrüt ihtarı süresi içinde takip konusu kira asıl alacağı ve faizini ödediği anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tahliye Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, akde aykırılık nedeni ile kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı kiralayan, davalının kira sözleşmesine aykırı olarak proje kapsamı dışında kapalı mekânlar oluşturduğunu, tahsisli alan dışındaki yeşil alana masa ve sandalyeler koyduğunu, ihtara rağmen akde aykırılığın giderilmediğini ileri sürerek kiralananın tahliyesini istemiştir. Davalı ise, sözleşmeye aykırı herhangi bir uygulama veya proje harici kapalı alan oluşturulmasının söz konusu olmadığını, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece akde aykırılık nedeniyle sözleşmenin feshi ve kiralananın tahliyesine karar verilmiştir....
Şti.nin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davacı vekili 01.11.2007 başlangıç, 31.10.2008 bitim tarihli sözlü kira sözleşmesine dayanarak 28.07.2009 tarihinde başlattığı icra takibi ile aylık 1.900 TL'den Haziran, Temmuz, Ağustos, Eylül, Ekim 2008 ayları kira paraları toplamı 9.500 TL'nin tahsilini istemiştir. Davalı vekili 01.11.2008 tarihinden önceki kira döneminde davacının kızı ile yapılan 01.01.2006 başlangıç tarihli yazılı kira sözleşmesine aylık kira parasının brüt 900, net 720 TL olduğunu, davacının dava hakkı olmadığını savunmuştur. Somut olaydaki uyuşmazlık, icra takibine konu edilen 01.11.2007-01.11.2008 kira döneminde aylık kira parasının ne olduğu noktasında toplanmaktadır. Davacı sözlü kira sözleşmesine göre, aylık kira parasının 2.150 TL olduğunu iddia ettiğine göre, davalı da bu miktara karşı çıktığına davacı aylık kira parasının miktarını kanıtlamakla yükümlüdür....