WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğü’nün 2008 / 35 sayılı icra takip dosyası ile 1.2.2005 başlangıç tarihli sözlü kira sözleşmesine dayanarak aylık 280 TL’den Ocak 2007 ve aylık 305 TL’den Şubat 2007 – Ocak 2008 arası aylar kirasının tahsili için davalı hakkında tahliye istemli icra takibi yapmış, davalı bu takibe taraflar arasında kira sözleşmesi bulunmadığını, dolayısıyla kira borçlarının olmadığını ileri sürerek itiraz etmiştir.Taraflar arasında yazılı kira sözleşmesi bulunmamaktadır. Dosyaya sunulan 2.3.1998 başlangıç tarihli ve yirmi yıl süreli kira sözleşmesine göre ise davacı dava konusu edilen taşınmazda dava dışı ...’ın kiracısıdır. Bu durumda davacının iddiasının taraflar arasında alt kira ilişkisi olduğu yönündedir. Davacı kira başlangıcının 1.2.2005 ve aylık kiranın 250 TL olduğunu iddia etmekte ise de davalı buna karşı çıkmaktadır. Dava dilekçesinde belirtilen yıllık kira miktarına göre kira ilişkisinin varlığının ve kira miktarının tanıkla kanıtlanması mümkün değildir....

    K A R A R Davacı alacaklı 01.02.2015 başlangıç tarihli yazılı kira akdine dayanarak 22.05.2015 tarihinde haciz ve tahliye istemli olarak başlattığı icra takibi ile 2015 yılı Şubat ayı bakiye kira alacağı ile 2015 yılı Mart ve Nisan ayları kira alacağı 4.100,00 TL’nin faiziyle tahsilini talep etmiş, ödeme emri davalı borçluya 29.05.2015 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı borçlu 02.06.2015 tarihli itiraz dilekçesinde, alacaklıya borcu bulunmadığını, alacaklı ile aralarında tahliyeye konu olacak geçerli bir kira sözleşmesi bulunmadığını ileri sürerek borca, ferilerine ve dayanak kira sözleşmesine itiraz etmiştir. Ödeme emrine davalı borçlu tarafından itiraz edilmesi üzerine, davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuştur. Davalı cevap dilekçesinde, borcunu zamanında davacı ...'...

      Davalı borçlu tarafından ibraz edilen ve eski malik Necati Yaman ile yapıldığı anlaşılan başlangıç tarihi belirsiz, bir yıl süreli yazılı kira sözleşmesi ile dava konusu arsanın otopark işinde kullanılmak üzere aylık 50,00 TL bedelle, yıl sonunda, peşin ödeme koşulu ile kiralandığı anlaşılmaktadır. Her ne kadar kira sözleşmesinde başlangıç tarihi yer almasa da, taraflarca kira sözleşmesinin başlangıç tarihi 13/01/2007 olarak kabul edilmektedir. Davacı alacaklı, kiralanan taşınmazı 25/05/2007 tarihinde edinerek yeni malik olmuş, aylık 1.000,00 TL'dan kira alacağı talep etmiştir. Kira miktarını ispat yükü davacı alacaklıda, kira bedelinin ödendiğini ispat yükü davalı kiracıdadır. Somut olayda; davalı borçlu kira miktarına açıkça itiraz etmiş ve buna ilişkin yazılı belge ibraz etmiştir. İbraz edilen yazılı kira sözleşmesinde yer alan kira artış hükmü muayyen nitelikte olmadığından kira miktarının belirlenmesinde esas alınması mümkün değildir....

        İbraz edilen sözleşmelere göre, dava konusu dönemin tamamında, önce davalı ile komisyoncu Asır Otomotiv arasında kira sözleşmeleri yapıldığı, bilahare Asır Otomotiv ile davacı arasında birer yıllık kira sözleşmeleri yapıldığı, kira sözleşmesinin plakanın kiralanması şeklinde yapıldığı, davalı kiracının davalıya ait taksi plakasına kendi arabasını takıp bu şekilde çalıştırdığı, davacının kira bedellerini komisyoncu Asır Otomotiv'e ödediği, Asır Otomotiv'in de davacıdan aldığı kira bedelinden komisyon payını aldıktan sonra kalanını davalıya ödediği, davalının kira sözleşmesinin sonunda da kendi arabasını plakadan çıkarıp devraldığı anlaşılmaktadır. Davacı taraf bütün bu sözleşmelere rağmen, taraflar arasındaki ilişkinin, kira ilişkisi olmayıp hizmet ilişkisi olduğunu iddia etmektedir. Madem, taraflar arasındaki ilişki hizmet ilişkisi ise, yaptıkları sözleşmelerin başına neden kira sözleşmesi yazmışlardır?...

        KARAR Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine kira ve kira farkı alacağı ve tahliye istemli olarak başlatılan icra takibine davalı borçlunun itirazı üzerine davacı icra mahkemesinden itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuş mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş karar davalı borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1- Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre davalı borçlu vekilinin tahliyeye yönelik temyiz itirazlarının reddine , 2- Davalı borçlu vekilinin alacağa yönelik temyiz itirazlarına gelince ; Davacı alacaklı, 30/08/2011 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli yazılı kira sözleşmesine dayanarak 24/10/2014 tarihinde başlattığı icra takibi ile 2011, 2012, 2013 yıllarına ait yıllık 6.000.00 TL den toplam 18.000,00 TL kira, 1.500,00 TL kira farkı alacağı ve 2.405,59 TL işlemiş faiz alacağının tahsilini talep etmiş, davalı borçlu süresinde...

          Davacı icra takibi ile Eylül 2013 ayı kira parasından bakiye 500 TL talep ettiği halde mahkemece, talep dışına çıkılarak, talepten fazla miktarda tam kira bedeli 1000 TL üzerinden eylül ayı kira bedelinin tahsiline karar verilmesi ayrıca taraflar arasında uyuşmazlık konusu yapılmayan 01.08.2012 başlangıç tarihli bir yıl süreli kira sözleşmesinin hususi şartlarının 4. Maddesinde; Kira bedelinin en geç ait olduğu ayın ilk 5 gününde ödenmesi taraflarca kararlaştırıldığına göre, 02.12.2013 gününde başlatılan takip ile henüz muaccel halde bulunmayan Aralık 2013 ayı kira bedelinin istenmesi ve talep doğrultusunda bu ay kirasının da davalıdan tahisili ile itirazın kalıdırılmasına karar verilmesi doğru değildir....

            Davacı alacaklı, sözlü kira sözleşmesine dayanarak 19/03/2015 tarihinde başlattığı icra takibi ile 2013 yılı Ağustos ayı ila 2015 yılı Mart ayı arasına ait aylık 550,00 TL den toplam 11.000,00 TL kira ve 796,88 TL işlemiş faiz alacağının tahsilini talep etmiş, davalı borçlu süresinde verdiği itiraz dilekçesi ile; kira bedellerinin alacaklının banka hesabına yatırıldığını, 2014 yılı Aralık, 2015 yılı Ocak, Şubat ve Mart aylarına ait kira bedellerini kabul ettiklerini belirterek bakiye borca itiraz etmiştir....

              Kiracılık ilişkisi sürecinde maden suyunun debisinin sözleşmede belirtildiği gibi 1,2 lt / sn değil aslında 0.6 lt / sn olduğunun anlaşılması üzere davalı tarafından ... 1.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2006 / 284 esas 2007 / 155 karar sayılı dosyasında kira bedelinin tenzili istemli dava açılmış, yapılan yargılama sonucu kiralanan maden suyuna ilişkin kira parasının 2001 yılı için 32.175 TL olduğunun tespitine karar verilmiştir. Bu davanın devam ettiği sürede ise davalı kira bedellerini ödemediğinden davacı tarafından 17.4.2001-31.12.2003 arası dönem için alacak istemli işbu davayı açmıştır. Taraflar arasında iki ayrı kira sözleşmesi var olup davacı anılan dönem için her iki sözleşmeden kaynaklanan kira alacağını talep etmektedir. Hükme esas alınan raporda ise bilirkişi, pompaj istasyonu ve isale hattına ilişkin sadece kira parasını hesaplamaya dahil etmiş ise de sözleşme gereği KDV, gecikme zammı, KDV gecikme zammı ve kesin teminat farkı tutarı konusunda bir hesaplama yapmamıştır....

                İSTİNAFA KONU KARAR: Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; "uyuşmazlığın 16/06/2011 tarihinden 01/06/2015 tarihine kadar olan kira bedellerine ilişkin olduğu, davacı vekili tarafından sunulan 24/12/2012 tarihli Aile Hekemliği Hizmet Sözleşmesinin kira ilişkisinin kurulduğu anlamına gelmeyeceği, kira sözleşmesinin konusu ve kira bedeli üzerinde tarafların serbest iradelerinin birleşmesi ile hukuki sonuç doğuran rızai bir sözleşme olduğu, kira sözleşmesinin iki tarafa borç yükleyen bir sözleşme olup, karşılıklı borç ilişkisi doğurduğu, bu borcun şahsi borç ilişkisi olması nedeniyle ancak sözleşmenin tarafları için hüküm ifade edeceği, kira sözleşmesinin kural olarak şekle bağlı olmadığı, yazılı yapılabileceği gibi sözlü olarak da yapılabileceği, kira ilişkisinden kaynaklanan alacak davalarında kiraya verenin kira ilişkisini, kiracının kira bedellerinin ödendiğini ispatla yükümlü olduğu, kira bedeli talep edilen döneme ilişkin davacı tarafından yazılı bir sözleşme sunulamadığı, mahkememizin...

                İcra Dairesinden 05.12.2019 tarihinde 2019/16122 esas sayılı haciz ve tahliye istemli başlatmış olduğu icra takibinde 2019 yılı Nisan ile Eylül ayları arası aylık 4.500,00 TL üzerinden 9 aylık 40.500 TL kira parasının tahsilini istemiştir. Davalı kiracı borçlu süresinde verdiği dilekçesinde yeni malik ile aralarında yazılı veya sözlü bir kira sözleşmesi bulunmadığını gibi tebliğ edilen ödeme emrinde ne kira bedeli ne borcun hangi aylara ait olduğunun belirtilmediği, bu nedenle borcun tümüne ve ferilerine itiraz etmiştir. Davacı yeni malik takibe itiraz edilmesi üzerine süresi içerisinde itirazın kaldırılması istemli davasını açmıştır. Yeni malik taşınmazı satın aldığını kiracıya bildirdiği 14.02.2019 tarihinden itibaren kira parasının kendi hesabına ödenmesini talep edebilir....

                UYAP Entegrasyonu