Şimdi davacı haciz şerhlerinin terkinini tapu sicil müdürlüğünü hasım göstererek açtığı davada talep etmektedir. Yukarıda da değinildiği gibi şerhin dayanağının kalkması ya da usulsüz kaydı halinde ilgilisinin olur vermesi, bu olur sağlanamazsa ilgili hak sahiplerinin hasım gösterilerek açılacak davada terkinin istenmesi gerekir. Diğer bir anlatımla tapu sicil müdürlüğünün terkin davasında pasif dava ehliyeti bulunmamaktadır. Mahkemece açıklanan hususlar gözardı edilerek davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, 30.09.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/10 Esas KARAR NO : 2022/720 DAVA : Öz Sermaye Tespiti DAVA TARİHİ : 05/01/2022 KARAR TARİHİ : 27/07/2022 KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 28/07/2022 Yukarıda isim ve adresleri yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın açık yargılaması ve dosyanın tetkiki sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin İstanbul Ticaret Sicil Memurluğu'nun ..... sicil numarasında kayıtlı olan ...... GAYRİMENKUL İNŞAAT SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ'nin ortaklarından olduğunu, müvekkilinin Muğla İli, ..... İlçesi, ....... Mevki, ...... Parselde bulunan 25.125,09 metrekarelik gayrimenkulün 1/4 oranındaki hissesinin maliki olduğunu, müvekkilinin adına kayıtlı olan bu gayrimenkul hissesini, ayni sermaye olarak sahibi olduğu şirketine dahil etmek istediğini beyan ederek söz konusu gayrimenkulün değerlendirilmesi yapılarak raporun onaylanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ: ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen davada;Davacı, 376 ada 2 sayılı parselin ifraz, tevhit ve taksim nedeni ile kütük sayfası kapatılması gerekirken kapatılmadığını, kütük sayfasının kapatılması konusunda davalılardan muvafakat istenmiş ise de temin edilemediğini belirterek, 376 ada 2 sayılı parselin kütük sayfasının kapatılmasını istemiştir.Davalı..., kapatılması istenilen sayfa üzerinden paydaşlardan ... ve ...’in paylarını tapu sicil kaydına güvenerek satın aldığını, tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan devletin kusursuz sorumlu olduğunu, davanın açılmasın da kusurlarının bulunmadığını bu nedenle yargılama giderlerinden ve vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacaklarını davalı .., davanın Tapu Müdürlüğü’nün hatalı işleminden kaynaklandığını, bildirerek davanın reddini savunmuşlardır.Davalı ... davaya cevap vermemiştir.Mahkemece, iddianın sabit olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.Karar, davalı ....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi gereğince tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı tazminat davalarıdır. Mahkemece davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesi ile istinaf edilmiştir. HMK'nın 355. Maddesi gereği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden hususlar hariç tutularak, istinaf eden taraf sıfatı ile istinaf neden ve gerekçeleri ile sınırlı olmak üzere yapılan incelemede; 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun “Sorumluluk” kenar başlığını taşıyan 1007. maddesi; “Tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan Devlet sorumludur. Devlet, zararın doğmasında kusuru bulunan görevlilere rücu eder. Devletin sorumluluğuna ilişkin davalar, tapu sicilinin bulunduğu yer mahkemesinde görülür.” hükmünü içermektedir. Burada Devlete yüklenen sorumluluk kusursuz sorumluluktur....
Yasanın sözü edilen bu hükmü uyarınca genellikle tapu kütüğüne yazılacak alenileştirilmesinde fayda umulan hukuki ilişki ve fiili durum şeklinde tarif edilen her beyanın tapu kütüğünün beyanlar hanesinde gösterilebilme olanağı yoktur. Başka bir anlatımla tapu kütüğünün beyanlar hanesine "beyanda" bulunabilmesi için ya Medeni Kanunda bir hüküm olması veya özel kanunlarda bu konuda bir hükme yer verilmesi yahut Tapu Sicil Tüzüğünde bir düzenleme yapılmış olması gerekir. Tapu Sicil Tüzüğünün 60.maddesi hükmünce de kütüğün beyanlar sütununa ancak mevzuatın yazılmasını öngördüğü hususlar yazılabilir. Ne var ki; yasal düzenlemelerdeki belirsizlikler nedeniyle Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü genelgeleriyle açıklayıcı olmak koşuluyla örneğin; bina yapılamaz beyanı, yıkım kararları, uygulanamayan mahkeme ilamları, orman içi binalar gibi belirtmelerde tapunun beyanlar sütununa işaretlenebilir....
Yasanın sözü edilen bu hükmü uyarınca genellikle tapu kütüğüne yazılarak alenileştirilmesinde fayda umulan hukuki ilişki ve fiili durum şeklinde tarif edilen her beyanın tapu kütüğünün beyanlar hanesinde gösterebilme olanağı yoktur. Başka bir anlatımla, tapu kütüğünün beyanlar hanesine “beyanda” bulunulabilmesi için ya Medeni Kanunda bir hüküm olması veya özel kanunlarda bu konuda bir hükme yer verilmesi yahut Tapu Sicil Tüzüğünde bir düzenleme yapılmış olması gerekir. Tapu Sicil Tüzüğünün 60. maddesi hükmünce de kütüğün beyanlar sütununa ancak mevzuatın yazılmasını öngördüğü hususlar yazılabilir. Ne var ki; yasal düzenlemelerdeki belirsizlikler nedeniyle Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü genelgeleriyle açıklayıcı olmak koşuluyla örneğin; bina yapılamaz beyanı, yıkım kararları, uygulanamayan mahkeme ilamları, orman içi binalar gibi belirtmelerde tapunun beyanlar sütununa işaretlenebilir....
Yasanın sözü edilen bu hükmü uyarınca genellikle tapu kütüğüne yazılarak alenileştirilmesinde fayda umulan hukuki ilişki ve fiili durum şeklinde tarif edilen her beyanın tapu kütüğünün beyanlar hanesinde gösterebilme olanağı yoktur. Başka bir anlatımla, tapu kütüğünün beyanlar hanesine "beyanda" bulunabilmesi için ya Medeni Kanunda bir hüküm olması veya özel kanunlarda bu konuda bir hükme yer verilmesi yahut Tapu Sicil Tüzüğünde bir düzenleme yapılmış olması gerekir. Tapu Sicil Tüzüğünün 60. maddesi hükmünce de kütüğün beyanlar sütununa ancak mevzuatın yazılmasını öngördüğü hususlar yazılabilir. Ne var ki; yasal düzenlemelerdeki belirsizlikler nedeniyle ... genelgeleriyle açıklayıcı olmak koşuluyla örneğin; bina yapılamaz beyanı, yıkım kararları, uygulanamayan mahkeme ilamları, orman içi binalar gibi belirtmelerde tapunun beyanlar sütununa işaretlenebilir....
Yasanın sözü edilen bu hükmü uyarınca genellikle tapu kütüğüne yazılarak alenileştirilmesinde fayda umulan hukuki ilişki ve fiili durum şeklinde tarif edilen her beyanın tapu kütüğünün beyanlar hanesinde gösterebilme olanağı yoktur. Başka bir anlatımla, tapu kütüğünün beyanlar hanesine “beyanda” bulunulabilmesi için ya Medeni Kanunda bir hüküm olması veya özel kanunlarda bu konuda bir hükme yer verilmesi yahut Tapu Sicil Tüzüğünde bir düzenleme yapılmış olması gerekir. Tapu Sicil Tüzüğünün 60. maddesi hükmünce de kütüğün beyanlar sütununa ancak mevzuatın yazılmasını öngördüğü hususlar yazılabilir. Ne var ki; yasal düzenlemelerdeki belirsizlikler nedeniyle Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü genelgeleriyle açıklayıcı olmak koşuluyla örneğin; bina yapılamaz beyanı, yıkım kararları, uygulanamayan mahkeme ilamları, orman içi binalar gibi belirtmelerde tapunun beyanlar sütununa işaretlenebilir....
Yasanın sözü edilen bu hükmü uyarınca genellikle tapu kütüğüne yazılarak alenileştirilmesinde fayda umulan hukuki ilişki ve fiili durum şeklinde tarif edilen her beyanın tapu kütüğünün beyanlar hanesinde gösterebilme olanağı yoktur. Başka bir anlatımla, tapu kütüğünün beyanlar hanesine “beyanda” bulunulabilmesi için ya Medeni Kanunda bir hüküm olması veya özel kanunlarda bu konuda bir hükme yer verilmesi yahut Tapu Sicil Tüzüğünde bir düzenleme yapılmış olması gerekir. Tapu Sicil Tüzüğünün 60. maddesi hükmünce de kütüğün beyanlar sütununa ancak mevzuatın yazılmasını öngördüğü hususlar yazılabilir. Ne var ki; yasal düzenlemelerdeki belirsizlikler nedeniyle Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü genelgeleriyle açıklayıcı olmak koşuluyla örneğin; bina yapılamaz beyanı, yıkım kararları, uygulanamayan mahkeme ilamları, orman içi binalar gibi belirtmelerde tapunun beyanlar sütununa işaretlenebilir....
Yasanın sözü edilen bu hükmü uyarınca genellikle tapu kütüğüne yazılarak alenileştirilmesinde fayda umulan hukuki ilişki ve fiili durum şeklinde tarif edilen her beyanın tapu kütüğünün beyanlar hanesinde gösterebilme olanağı yoktur. Başka bir anlatımla, tapu kütüğünün beyanlar hanesine “beyanda” bulunulabilmesi için ya Medeni Kanunda bir hüküm olması veya özel kanunlarda bu konuda bir hükme yer verilmesi yahut Tapu Sicil Tüzüğünde bir düzenleme yapılmış olması gerekir. Tapu Sicil Tüzüğünün 60. maddesi hükmünce de kütüğün beyanlar sütununa ancak mevzuatın yazılmasını öngördüğü hususlar yazılabilir. Ne var ki; yasal düzenlemelerdeki belirsizlikler nedeniyle Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü genelgeleriyle açıklayıcı olmak koşuluyla örneğin; bina yapılamaz beyanı, yıkım kararları, uygulanamayan mahkeme ilamları, orman içi binalar gibi belirtmelerde tapunun beyanlar sütununa işaretlenebilir....