WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

kararların kesinleşme kaydı ile kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimler de ilk derece mahkemesince yapılır" hükmü gereğince dosyanın kesinleşme şerhi ve harç işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine, Dair, Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda 6100 sayılı HMK.nun 353 ve 361....

kararların kesinleşme kaydı ile kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimler de ilk derece mahkemesince yapılır" hükmü gereğince dosyanın kesinleşme şerhi ve harç işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine, Dair, Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda 6100 sayılı HMK.nun 353 ve 361....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: TMK'nın sorumluluk kenar başlığını taşıyan 1007. maddesi "Tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan Devlet sorumludur." hükmünü içermekte olup, bu maddede düzenlenen sorumluluk, kusura dayanmayan (objektif) bir sorumluluk türü olup, tapu sicil müdür ya da memurunun kusuru olsun ya da olmasın, sicilin tutulmasında; kişilerin mal varlığı çıkarlarını koruyan hukuk kurallarına aykırı davranılmış olması yeterlidir. Kusurun varlığı ya da yokluğu Devletin sorumluluğu için önem taşımamakta; sadece, Devletin memuruna rücu halinde iç ilişkide etkili olmaktadır. Bu itibarla yukarıda açıklandığı gibi tapu sicilinin hatalı tutulması nedeniyle davacının uğradığı zarardan TMK’un 1007. maddesi gereğince Devlet sorumludur. Somut olaya gelince, davacı tapu sicilinin hatalı tutulmasından dolayı tapu iptali ve tescil isteğinde bulunmuş, ilgili tapu sicil müdürlüğü de davalı olarak gösterilmiştir....

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu sicilinin tutulmasından kaynaklanan zararın TMK.nun 1007. maddesi uyarınca tazmini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: koşulları oluşmayan davanın reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava, tapu sicilinin tutulmasından kaynaklanan zararın TMK.nun 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

    Tapu Sicil Müdürlüğü'nün dosyada mevcut 19.02.2014 tarihli yazısıyla bu hususun tartışmasız olduğu, bu durumda ancak tapuda gerekli düzeltim işleminin yapılması sonrasında eksilen bölüm ile ilgili olarak davacının zararının doğabileceği, somut uyuşmazlıkta davanın açılış tarihi itibariyle tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı bir zararın henüz doğmadığı, dolayısıyla davanın açılış tarihi itibariyle bu aşamada tazminata hükmedilemeyeceği; öte yandan, davalı Hazine tarafından ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi nezdinde 31.07.2012 tarihinde açılan "tapu iptali ve tescil istemli" davada verilen 2012/341E. - 2014/1605K. no'lu ilamın 29.12.2014 tarihinde kesinleşmesi üzerine hükmün 12.04.2016 tarih ve 6337 yevmiye no'lu işlemle infazen hükmen tescil edildiği anlaşılmıştır. O halde; diğer şartları da var ise zararın ancak, tapunun iptali ve tescile ilişkin kararın kesinleşme tarihi itibariyle doğabileceği; kaldı ki yukarıda anılan Yargıtay 5....

      nin adresinde bulunamadığından re'sen silindiğini, şirket ana sözleşmesinde tescil ve ilanm edilmiş adresten ayrılmış olmasıan rağmen yeni adresini süresi içinde tescil ettirmemiş şirket için bu durum tescil sebebi sayıldığını, bu itibarla şirketin sicilden 11/08/2014 tarihinde resen terkin edildiğine ilişkin ilan Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde yayınlandığını, şirketin terkini işlemlerinde davalı kurumun yasalara, kanunlara ve yönetmeliklere uygun hareket ettiğini, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini, davada davalı kurumun yasal hasım durumunda olduğundan aksi karar verildiği takdirde yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesine karar verilmesini savunmuştur. HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLER VE GEREKÇE; Derdest dava, şirketin ihyası davasıdır. Bursa Ticaret Sicil Müdürlüğünden getirtilen kayıtların incelenmesinde Ticaret Sicil Müdürlüğünün 48980 sicil numarasında kayıtlı ... Otomasyon Montaj San. Ve Tic. Ltd....

        Taksirle öldürme suçundan, sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Adli sicil belgesine göre sabıka kaydı olmayan sanığın, katılanların maddi zararlarını giderdiği dosyada yer alan 11.12.2007 tarihli protokolden anlaşıldığından, CMK'nın 231/6. maddesinde öngörülen ölçütler doğrultusunda irdelenip gerekçelendirilmeden, suçtan doğan kişisel ve kamu zararının eski hale getirilmesi amacıyla giderilmediğinden bahisle; yasal, yeterli ve dosya kapsamına uygun bulunmayan gerekçeyle CMK'nın 231/5. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi, Kanuna aykırı, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 13.09.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Taksirle öldürme suçundan, sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Adli sicil belgesine göre sabıka kaydı olmayan sanığın, katılanların maddi zararlarını giderdiği dosyada yer alan 11.12.2007 tarihli protokolden anlaşıldığından, CMK'nın 231/6. maddesinde öngörülen ölçütler doğrultusunda irdelenip gerekçelendirilmeden, suçtan doğan kişisel ve kamu zararının eski hale getirilmesi amacıyla giderilmediğinden bahisle; yasal, yeterli ve dosya kapsamına uygun bulunmayan gerekçeyle CMK'nın 231/5. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi, Kanuna aykırı, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 13.09.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Taksirle öldürme suçundan, sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Adli sicil belgesine göre sabıka kaydı olmayan sanığın, katılanların maddi zararlarını giderdiği dosyada yer alan 11.12.2007 tarihli protokolden anlaşıldığından, CMK'nın 231/6. maddesinde öngörülen ölçütler doğrultusunda irdelenip gerekçelendirilmeden, suçtan doğan kişisel ve kamu zararının eski hale getirilmesi amacıyla giderilmediğinden bahisle; yasal, yeterli ve dosya kapsamına uygun bulunmayan gerekçeyle CMK'nın 231/5. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi, Kanuna aykırı, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 13.09.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              Taksirle öldürme suçundan, sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Adli sicil belgesine göre sabıka kaydı olmayan sanığın, katılanların maddi zararlarını giderdiği dosyada yer alan 11.12.2007 tarihli protokolden anlaşıldığından, CMK'nın 231/6. maddesinde öngörülen ölçütler doğrultusunda irdelenip gerekçelendirilmeden, suçtan doğan kişisel ve kamu zararının eski hale getirilmesi amacıyla giderilmediğinden bahisle; yasal, yeterli ve dosya kapsamına uygun bulunmayan gerekçeyle CMK'nın 231/5. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi, Kanuna aykırı, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 13.09.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu