WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, tapu iptali tescil ve el atmanın önlenmesi niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 1942 yılında 3116 Sayılı Yasa hükümlerine yapılıp kesinleşen orman kadastrosu, 1956 yılında genel arazi kadastrosu, 25.06.1981 tarihinde ilan edilerek kesinleşen sınırlaması yapılmamış yerlerde orman kadastrosu, aplikasyon ve 2. madde uygulaması, 27.02.1989 tarihinde ilan edilerek kesinleşen sınırlaması yapılmamış yerlerde orman kadastrosu, aplikasyon ve 2/B madde uygulaması vardır....

    Köyünde 1975 yılında 6831 sayılı Kanununa göre yapılan orman kadastrosu çalışması sırasında, 98 ve 106 O.S noktaları içinde kalan 112 ada 17 nolu parselin hatalı bir şekilde özel orman olarak sınırlandırıldığı, bu işlemi yapan 10 nolu Komisyon Üyeleri ve bu sınırlandırmaya itiraz etmeyen yetkililer hakkında ceza davası ve tazminat davası açıldığı ve bu davaların idare lehine neticelendiği iddiasıyla 112 ada 17 parsel sahasına ait usûlsüz orman kadastrosunun yok hükmünde sayılmasını istemiştir. Mahkemece orman kadastro işlemine itiraz süresinin geçtiği gerekçesiyle davanın hak düşürücü süre yönününden reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşen orman kadastrosunun yok hükmünde sayılması istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 1975 yılında 1744 sayılı Kanuna göre yapılıp dava tarihinde kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması vardır....

      Dava, kesinleşen orman kadastro sınırları içinde bulunan, ancak nitelik kaybetmesi nedeniyle Hazine adına orman rejimi dışına çıkartılan taşınmazın tapu kaydının iptali ve tescil istemine ilişkindir. Yörede 1965 yılında yapılan genel kadastro çalışması ile 1989 yılında yapılan orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır. Mahkemece, Türk Medeni Yasasının 712 ve 3402 Sayılı Yasanın 12/3....

        Taşınmazın bulunduğu yerde 1948 yılında yapılan ve aynı yıl kesinleşen orman kadastrosunda, dava konusu 117 parselin, 12.555,00 m2'lik kısmının orman sınırları içerisinde yer almış, yapılan bu kadastro çalışması ilan edilerek kesinleşmiştir. Daha sonra aynı bölgede 5602 sayılı Tapulama Kanunu kapsamında yapılan tapulama çalışmaları sonucunda, arazi kadastro ekiplerince bu durum gözönünde bulundurulmadan, hata ile ikinci kere 1964 yılında kadastrosunun yapılıp yolsuz olarak davacı adına 20/10/1964 tarihinde tapuya tescil edilmek sureti ile davacı adına 18.640,00 m2 miktarında olarak 117 parselin tapu kaydı oluşmuştur. Bir yerde tapulama çalışması (arazi kadastrosu) yapılırken, daha önceden yapılmış olan ve kesinleşen orman kadastrosu var ise bu sınırlara riayet edilerek tapulama çalışmasının yapılması gerekir....

        Mahkemece, kesinleşen orman kadastrosu sonucu oluşan tapuya karşı, 10 yıllık hak düşürücü süre içinde tapu kaydına dayalı olarak açılacak davaların, 3373 sayılı Yasanın yürürlüğe girdiği 22.5.1987 tarihinden sonra yapılan orman kadastrosuna ilişkin olacağı, bu tarihten önce kesinleşen orman kadastrosunun iptali konusunda açılan davanın dinlenme olanağı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı gerçek kişiler vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşen orman kadastrosu sonucu orman niteliği ile tapuya tescil edilen taşınmazın, tapu kaydına dayalı olarak orman kadastrosunun ve tapu kaydının -iptal ve tesciline ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde, dava tarihinden önce 1951 yılında ilan edilip kesinleşen orman kadastrosu ile 3402 sayılı Kadastro Yasasına göre yapılacak arazi kadastrosuna esas olmak üzere 1996 yılında yapılan aplikasyon ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER : 1)Dava dilekçesindeki açıklamaya ve dosya kapsamına göre; dava, kesinleşen uygulama kadastrosu sırasında, davacı taşınmazının yüzölçümünün azalması nedeniyle ortaya çıktığı ileri sürülen davacı zararının 4721 sayılı TMK.nın 1007. maddesi uyarınca tazmini isteğine ilişkindir. 2)3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastrosu ile, “sınırlandırma, ölçü, çizim ve hesaplamalardan kaynaklanan hataları gidermek üzere uygulama niteliğini kaybeden, teknik nedenlerle yetersiz kalan, eksikliği görülen veya zemindeki sınırları gerçeğe uygunluk göstermediği tespit edilen kadastro haritalarının tekrar düzenlenmesi” amaçlanmakta; yani, taşınmazın zemindeki durumunu doğru olarak yansıtmayan haritası yenilenmekte, zemin ile harita uyumlu hale getirilmeye çalışılmaktadır....

          beyanları denetlenmeli, bilirkişilerden tapu kaydının orman ve kadastro paftasının uygulanmasını gösteren birbiri üzerine ablike edilmiş birleşik kroki ve rapor alınmalı, yörede yapılan ve çekişmeli parseli içine ... ilk orman kadastrosunun bu parsel yönünden itirazlı mı yoksa, itirazsız mı kesinleştiği Yönetimden sorularak buna ilişkin belgeler getirtilmeli, böylesine yapılan araştırma ve uygulama sonucu 1744 Sayılı Yasanın 2. madde uygulamasında orman sınırı dışına çıkartılan yer yukarıdaki tanımı yapılan nitelikte tapu kaydının miktarı ile kapsamında kaldığının ve ilk orman kadastrosunun itirazsız kesinleştiğinin saptanması halinde şimdi olduğu gibi davanın reddine, aksi takdirde kabulüne karar verilmektedir....

            Somut olayda da davacının 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/2-a maddesi gereğince yapılan kadastro uygulama çalışmalarına itirazın yanında ve tapu iptali ve tescil istemininde bulunduğu anlaşıldığından mahkemece öncelikli olarak uygulama kadastrosunun usulüne uygun yapılıp yapılmadığı incelenmeli sonucuna göre tapu iptali ve tescil istemi değerlendirilmelidir. Uygulama kadastrosunun amacı, teknik açıdan yetersiz kalan, uygulama niteliğini kaybeden, eksikliği görülen veya zemindeki sınırları gerçeğe uygun göstermediği anlaşılan kadastro haritalarının yenilenmesi ve uygulanabilir hale getirilmesidir. Uygulama kadastrosunun amacı, mülkiyet ihtilaflarını canlandırmak ve çözmek değil; tesis kadastrosu sırasında yapılan teknik hataları belirleyerek gidermek ve kadastro paftalarını zeminle uyumlu, uygulanabilir, teknik ihtiyaçlara cevap verir ve güvenli hale getirmektir....

              İncelenen dosya kapsamına göre, mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir. 6831 Sayılı Orman Yasasının 7. maddesi “Devlet ormanları ile evvelce sınırlaması yapılmış olup da herhangi bir nedenle orman sınırları dışında kalmış ormanların, orman kadastrosu ve bu ormanların içinde ve bitişiğinde bulunan her çeşit taşınmaz malların ormanlarla müşterek sınırının tayini ve tesbiti orman kadastro komisyonları tarafından yapılır.” hükmü gereğince yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulamasına ait harita ve tutanaklar ile arazi kadastrosu paftasının uzman orman ve ... bilirkişisi tarafından uygulanması sonucu, dava konusu taşınmazların 1990 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kaldığı tespit edildiği taktirde , 6831 Sayılı Yasanın 11/1. maddesinde öngörülen orman kadastrosunun iptali için öngörülen hak düşürücü sürelerin geçtiğinden davacı; genel arazi kadastrosundan önceki hukuki sebeplere değil, kadastrodan sonraki hukuki nedene...

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali tescil ve elatmanın önlenmesi davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... Yönetimi vekili, 05/07/2007 günlü dava dilekçesiyle, davalı ... adına tapuda kayıtlı olan Sarıcaeli Köyü 784 parsel sayılı taşınmazın, 1990 yılında yapılan ve kesinleşen orman kadastrosunda orman sınırları içinde kaldığını, davalının orman kadastrosunun iptali için açtığı davanın ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2003/390-2003/46 sayılı kararı ile reddedilerek ve Yargıtay 20....

                  UYAP Entegrasyonu