ın evli ve ölü olduğu halde babası hanesindeki kayıtta bekar ve sağ olarak gözüktüğünden buradaki kaydının da evli ve ölü olarak düzeltilmesi istemine ilişkin dava salt nüfus müdürlüğü aleyhine açılmışsa da, dava ekonomisi de gözönünde tutularak mükerrer kaydının iptali istenen kişinin mirasçılarının yöntemince davaya dahil edilip taraf teşkili sağlanarak işin esası hakkında hüküm kurulması gerekirken, davanın eksik hasımla açıldığı ve sıfat yokluğu nedeniyle reddi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile şimdilik diğer yönleri incelenmeksizin hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 02.11.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Ne var ki, Kanun’da ölü kişiye karşı dava açılması hâlinde nasıl davranılacağı gösterilmemiştir. Kural olarak ölü kişi adına ve ölü kişiye karşı dava açılması olanağı bulunmamaktadır. Aynı şekilde kural olarak ölü kişi aleyhine dava açılması durumunda davanın mirasçılara yöneltilmesine de olanak yoktur. Zira yukarıdaki açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, ölü kişinin taraf ehliyeti bulunmamaktadır. Diğer taraftan, HMK’nın 124’üncü maddesinde; “ Bir davada taraf değişikliği, ancak karşı tarafın açık rızası ile mümkündür. Bu konuda kanunlarda yer alan özel hükümler saklıdır. Ancak, maddi bir hatadan kaynaklanan veya dürüstlük kuralına aykırı olmayan taraf değişikliği talebi, karşı tarafın rızası aranmaksızın hâkim tarafından kabul edilir. Dava dilekçesinde tarafın yanlış veya eksik gösterilmesi kabul edilebilir bir yanılgıya dayanıyorsa, hâkim karşı tarafın rızasını aramaksızın taraf değişikliği talebini kabul edebilir....
in nerede olduğu, sağ mı ölü mü olduğu, mirasçılarının bulunup bulunmadığı belli olmadığından Türk Medeni Kanununun 427. maddesi ve 3561 sayılı Yasa uyarınca Van Defterdarının kayyım atanmasını istemiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içerisine Dairemizin bozma ilamından sonra sunulan veraset ilamının tapu kayıt maliki "Altaylızade ... ..."e ait olduğunun ispatlanamadığı, bozma ilamında da 19 parsel maliki "Altaylızade ..."in nerede olduğu, sağ mı ölü mü olduğu, mirasçılarının bulunup bulunmadığının belli olmadığı, bu nedenle kayyım atanması gerektiğinin belirtildiği, mahkemece de bu bozma ilamına uyulduğu hususları gözönüne alınarak davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir....
Davacının, Kanife Uçar/Katife Öztürk'ün mirasçısı olmadığı gibi miras hakkının da etkilenmeyeceği anlaşıldığından, taşınmazda paydaş oldukları Fatma Çoban'ın kardeşi olduğu iddia edilen kişinin Katife Öztürk ile aynı kişi olduğunun tespiti ile ölünün eşinin adının değiştirilmesine, onun da ölümünün tespitine ilişkin davada başka bir mahkemeden davacıya verilmiş yetki ve süre bulunmadığından davacının aktif dava ehliyeti bulunmadığı gibi hukuki yararı da bulunmadığından İDM tarafından verilen kararda usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır....
nın sağ olduğunun tespiti ile ölüm kaydının iptali istenilmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. 1-Dava dilekçesi içeriğine göre dava, nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkindir. ...'nın kaydının iptali durumunda annesi ...'nin, ölü olduğu takdirde mirasçılarının yöntemince davaya katılmasının sağlanması gerektiğinin dikkate alınmaması, 2-Nüfus kayıtlarındaki düzeltme davaları kamu düzeni ile yakından ilgili olup, mahkemeler hiçbir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın doğru sicil oluşturmak zorundadır. Somut olayda salt taraf beyanları, tanık anlatımı, ceza mahkemesi dosyası ile yetinilmeyip, iddia ile ilgili olarak ...'nın Hatice ve Halil oğlu olup olmadığı ve yine ölü İbrahim ve ... oğlu olup olmadığı konusunda DNA testi yaptırılıp, alınacak rapor da gözetilerek karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru görülmemiştir....
Mahallesi, 381 Parsel sayılı taşınmaza hissedar olan Ölü Salih Mirasçıları Yunus ve Ölü Salih Mirasçıları Abdulkerim hakkında Seyhan Vergi Dairesine taşınmazla ilgili vergi kaydı bulunup bulunmadığı, taşınmazlarla ilgili vergi dairesinde herhangi bir işlem yapılmış ise işlem yapanın kendisi yok ise kanuni mirasçılarının isim ve adreslerinin tespiti, Seyhan İlçe Nüfus Müdürlüğüne dava konusu taşınmazda hissedar olan Ali Mirasçıları adlı kişi hakkında araştırma yapılarak, kendisi yok ise kanuni mirasçılarının isim ve adreslerinin tespit edilmesi, Seyhan Belediye Başkanlığına dava konusu taşınmazda hissedar Ali Mirasçıları adlı kişiler hakkında araştırma yapılarak tapu kaydında yer olan taşınmazla ilgili emlak vergisine ilişkin belediye de herhangi bir işlemde bulunulup bulunulmadığının araştırılması hususunda yazı yazıldığı, gelen kayıtlar ve yazı cevaplarının incelenmesinde dava konusu taşınmazda hissedar Ölü Salih Mirasçıları Yunus ve Ölü Salih Mirasçıları Abdulkerim 'in kim olduğunun...
Hal böyle olunca; öncelikle, dava konusu taşınmazların dayanak belgelerdeki verileri ile davacıların miras bırakanına ait bilgilerin karşılaştırılması, iddialar konusunda tanık dinlenmesi, gerektiğinde yeniden keşif yapılarak taşınmazların kime ait olduğu ve kimin tasarruf ettiği, konusunda mahalli bilirkişilerin beyanlarının alınması tapu maliki ile aynı ismi taşıyan kişinin sağ olup olmadığının saptanması sağ ise kendisi ölü ise mirasçıları dinlenerek dava konusu taşınmazlarda hak iddia edip etmediklerinin sorulması ve mülkiyet nakline sebebiyet vermemek bakımından kayıt maliki ile davacıların murisinin aynı kişiler olup olmadığının tereddüde yer bırakmayacak biçimde açıklığa kavuşturulması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ile yetinilerek yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru değildir. Davalı İdare vekilinin, temyiz itirazları yerindedir....
in 29 gün çalıştığının, ... prim kesintisi yapıldığının anlaşıldığı, sicil numarası farklı olmakla birlikte evli ve 5 çocuklu olduğunun da yazdığı, davacı ile murisin 5 çocuklarının olduğu ve en küçük çocuklarının 1978 yılında doğduğu, davalı Kurum tarafından, 4735 sicil numaralı ...'in Mesudiye 18.10.1952 doğum tarihli olduğunun, baba adının ... olduğunun, ancak TC kimlik numarasının tespit edilemediğinin bildirildiği, her ne kadar bordro tanığı ...sağ olan ... ile çalıştığını beyan etmişse de; tanık tarafından çalıştığı beyan edilen kişinin davalı Kurum tarafından bildirilen bu kişi olmadığı, duruşmada,...oğlu, ... 01.07.1952 doğumlu kişinin dinlenildiği, mahkemece 4735 numaralı sicilin kime ait olduğunun sorulmadığı, 1977/3. dönem bordrosunda görünen 4644160 sicil numarası ile ... adının görünmekte olduğu, ancak davalı Kurum tarafından bu sicilin Mehmet Kılıç'a ait olduğunun bildirildiği anlaşılmaktadır....
SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 02/10/2014 NUMARASI : 2013/1267-2014/1322 Taraflar arasında görülen tespit davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı ve feri müdahil tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, 202 sayılı parselin pasif maliki olarak görünen G.. H.. Ç..'un davacıların mirasbırakanları L.. ikametli Ç.. O.. oğlu H.. ile aynı kişi olduğunun tespiti isteğine ilişkindir. Davalı Çankaya Tapu Müdürlüğü ile Fer'i Müdahil Ortadoğu Teknik Üniversitesi Rektörlüğü, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm, davalı ve fer'i müdahil tarafından temyiz edilmiştir....
ın atılı suçları iştirak halinde işlediği iddia olunan suça sürüklenen çocuk ... ... hakkında görülen kamu davası ile iş bu kamu davasındaki hukuki ve fiili irtibat bulunduğu cihetle delillerin birlikte takdirinde zorunluluk bulunduğundan, her iki dosyanın birleştirilmesi yoluna gidilmesi, suça sürüklenen çocuk ... ... hakkında hüküm kurulup kesinleştiğinin tespiti halinde ise ilgili soruşturma ve kovuşturma evrakı ile gerekçeli kararın birer suretinin dosya içine getirtilmesinden ve ayrıca sanığın kamera kayıtlarındaki kişinin kendisi olmadığını savunması nazara alınarak kayıtlarda görünen kişilerden birinin sanık ... olup olmadığı konusunda bilirkişi raporu alındıktan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden eksik kovuşturma ile yazılı şekilde hükümler kurulması, Kabul ve uygulamaya göre de; 2-T.C....