'ye gönderilen tebliğ belgesinde ölü olduğu yazılıdır. Davalının ölü olup olmadığı araştırılarak sağ ise hükmün adı geçene usulüne uygun olarak tebliğ edilmesi, ölü olduğunun anlaşılması halinde mirasçılık belgesinin ilgilisinden temini ile evraka eklenmesi, hükmün adı geçenin mirasçılarına tebliğ edilerek tebliğ belgelerinin dosyasına konulması, temyiz süresinin beklenilmesi ondan sonra gönderilmesi için dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 09.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Hâl böyle olunca; yukarıda kimlik bilgileri yer alan kişilerin ölü olup olmadıklarının araştırılması, sağ iseler kendilerinin; ölü iseler getirtilecek nüfus kayıtlarına göre mirasçılarının dinlenmesi, davaya konu taşınmazda mülkiyet hakkı iddialarının olup olmadığı hususunun sorulması, bu kişilerin beyanlarının daha önce 12/03/2013 tarihinde yapılan keşifte dinlenen mahalli bilirkişi ve tanık beyanları ile birlikte değerlendirilmesi, yapılacak değerlendirme sonucunda kanaate varılamadığı taktirde davaya konu taşınmazda yukarıda belirtilen ilkeler doğrultusunda yeniden keşif yapılması ve toplanacak delillere göre karar vermek gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. Davacının temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nüfus Kaydının Düzeltilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, hükmün kanun yararına bozulması Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğünün 02.03.2022 tarihli yazısı ile istenilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı açmış olduğu dava ile kendisinin aslında 03.02.1958 doğumlu ... olduğunu, 1972 yılında evlenirken yaşının küçük olması sebebi ile daha önce ölen ablası 02.04.1949 doğumlu ... gibi gösterildiğini ve onun kimliği ile evlendiğini bu nedenle nüfus kayıtlarında sağ olarak görünen kardeşi ...'nın öldüğünün tespiti ile kaydının iptaline, nüfus kayıtlarında İdris ve ...'nin çocukları olarak görünen çocukların annelerinin ... olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmiş, mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulü ile 02.04.1949 doğumlu ......
adlı kişinin 09.12.1996 tarihinde ölmüş olmasına karşın sağ olarak gösterildiği ileri sürülerek adı geçenin sağ kaydının iptali ile nüfusa ölü olarak tesciline karar verilmesi istenilmiştir. Dosyada toplanan bilgi ve belgelerden özellikle nüfus müdürlüğünden getirtilen kayıtların incelenmesinden ... adlı kişinin nüfus kütüğüne tescil edilmediği anlaşılmakla henüz kütüğe kaydedilmemiş bulunan bir kimsenin var olmayan kaydında düzeltme veya değişiklik yapılmasının sözkonusu olmayacağı gibi, kayıtlı olsa bile ölüm kaydının düşülmesi idari bir görev niteliğinde bulunduğu gözetildiğinde, mahkemece davanın bu gerekçelerle reddinde bir isabetsizlik yoktur. Bu itibarla dosyadaki yazılara kararın dayandığı kanıtlara, özellikle yukarıda açıklanan esaslarla yasal gerektirici nedenlere göre temyiz itirazının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 7.5.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ortaklığın giderilmesi davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen hüküm bir kısım davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dosyanın incelenmesinde; 20.11.2015 tarihli tensip tutanağında, davaya konu 101 ada 50 parsel sayılı taşınmazın paydaşlarından Sabri oğlu ...’un ölü olduğunun belirtildiği görülmüştür. Ancak adı geçen paydaşın nüfus kaydına dosya içerisinde rastlanamamıştır. Taraf teşkilinin denetlenebilmesi için kayıt maliki ...’un nüfus kaydı getirtilerek sağ olup olmadığının tespit edilmesi, ölü olduğunun anlaşılması halinde mirasçılık belgesinin ilgilisinden temini ile dosyaya eklenmesi, Belirtilen eksiklikler giderildikten sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHKEMESİNE İADESİNE, 17.11.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
Nüfus kaydında ölü olduğunun tespiti istemine ilişkin davada, ölenin adrese dayalı nüfus kayıt sistemi bilgilerine göre, adresinin bulunmadığı, müteveffaya ait ölüm kağıdına göre oturduğu yerin belirtildiği, bu durumda uyuşmazlığın, oturduğu yer mahkemesinde sonuçlandırılması gerektiği sonucuna varılacaktır. (Yargıtay 17. H.D. 23/10/2014 gün 2014/11408 E. 2014/14026 K.) TMK'nun 19. maddesine göre; yerleşim yeri, bir kimsenin sürekli kalma niyetiyle oturduğu yerdir. Ölü olduğu iddia edilenin, nüfus kayıt bilgilerine göre yerleşim yeri adresi bulunmadığı, Zihni Esenoğulları isimli kişinin İzmir Bergama Tiyelti nüfusuna kayıtlı olduğu, talep edilen Ummuhan'ın bu nedenle aynı yer de olduğunun kabulü gerektiği, sonuç olarak ikametgahının Bergama olduğunun kabulü gerektiği, Bu durumda, açılan davada yetkili mahkemenin, Bergama Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğu anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, mükerrer kaydın iptali ve nüfus kaydında ölü olarak görünen davacının ölü olmadığının tespiti istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usule ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 15.05.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
1937 doğumlu kızı ... kaydının bulunup bulunmadığının tespit edilerek, kaydın bulunması halinde, sağ ise kendisinin ölü ise mirasçılarının ilgili sıfatıyla dinlenip, taşınmazlar üzerinde bir hak iddialarının olup, olmadığının belirlenmediği, davaya konu taşınmazların malikine ilişkin varsa tutanak bilirkişilerinin bilgilerine başvurulmadığı görülmektedir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; Geri çevirme kararı üzerine toplanan belgelerden, tapu maliki ...’nın nüfusa kayıtlı bulunduğu yer, ikamet adresi, ölü ya da sağ olduğu, ölü ise mirasçısının bulunup bulunmadığı belirlenememiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Geri çevirme kararı üzerine toplanan belgelerden, tapu maliki ...’in nüfusa kayıtlı bulunduğu yer, ikamet adresi, ölü ya da sağ olduğu, ölü ise mirasçısının bulunup bulunmadığı belirlenememiştir....