"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, tapu kaydında malik olarak görünen kişinin, davacının murisi olduğunun tespiti istemine ilişkin bulunduğundan, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 4.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 30.03.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
in Suriye'deki nüfus kayıtlarında babası... ile Türkiye'deki nüfus kayıtlarında ... olarak kayıtlı kişinin aynı kişi oldukları ile davacının ...'ın kızı olduğunun tespitini istemiş; mahkemece, davanın reddine dair verilen karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, Suriye'deki ve Türkiye'deki kayıtlarda davacının babası olarak geçen kişinin aynı kişi olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Dosyadaki bilgi ve belgelerden; davacının Suriye uyruklu ... olduğu, Suriye'deki kayıtlarına göre davacının babası ...'dan olma 1920 Halep doğumlu... olup adı geçen kişi ilk önce davacının annesi ... ile daha sonra ise ...'dan olma 1942 Halep doğumlu ...ile evlenmiştir. Türkiye'deki kayıtlarda ise davacının babası olduğunu iddia ettiği kişi...'den olma 1920 Halep doğumlu ...'dır. ...'ın nüfus olaylarında dair açıklama kısmında Suriye uyruklu ... ve ... kızı 1942 doğumlu ... ile evli olduğu kaydı bulunmaktadır....
SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/05/2014 NUMARASI : 2013/456-2014/358 Taraflar arasında görülen tespit davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, taşınmazın tapu kaydında malik görünen kişi ile mirasbırakanın aynı kişi olduğunun tespiti isteğine ilişkindir. Davacı, miras bırakanı ''Ali oğlu M..Y..'ın'' maliki olduğu 660 parsel sayılı taşınmazın intikal işlemleri sırasında, davalı idarenin; aynı kimlik bilgilerine sahip birden çok kişinin bulunduğu, bu nedenle tespit davası açılması gerektiğini bildirerek işlemi gerçekleştirmediğini ileri sürerek, kayıt maliki ile miras bırakanı ''Ali oğlu M..Y..'' aynı kişi olduğunun tespitine karar verilmesi istekli eldeki davayı açmıştır. Davalı, davanın reddini savunmuştur....
Bu halde mahkemece yapılması gereken iş; tapu kayıt maliklerinden dahili davalılar Emine Arslan ve Yusuf Dokumacı'nın sağ ya da ölü olup olmadığı, ölü olması halinde mirasçılarının bulunup bulunmadığı ve adreslerin tespiti için ilgili kolluk birimi, nüfus müdürlüğü, seçim müdürlüğü, noterlik vb. resmi kurum ve kuruluşlara müzekkere yazılarak, bahsi geçen hususlarda gelen müzekkere cevaplarına göre değerlendirme yapılması, adı geçen dahili davalıların adreslerinin ve sağ olduklarının tespiti halinde davaya dahil edilmeleri, ölü oldukları ve mirasçılarının tespiti halinde ise mirasçılarının davaya dahil edilerek taraf teşkilinin sağlanması, aksi halde dahili davalıların adreslerinin sağ ya da ölü olup olmadıkları, ölü olması halinde mirasçılarının hiç bir şekilde tespit edilememesi durumunda kayyum tayini gerektiği ve kayyum marifetiyle davaya devam edilmesi gerektiği göz önüne alınarak hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekmektedir....
Medeni haklardan yararlanma, yani hak ehliyeti tam ve sağ doğum koşuluyla ana rahmine düşme anında başlayıp, kişinin ölümüne kadar devam eder (TMK m. 28). Bu nedenle Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda taraflardan birinin ölümü hâlinde, mirasçılar mirası kabul veya reddetmemişse, bu hususta kanunla belirlenen süreler geçinceye kadar davanın erteleneceği; bununla beraber hâkimin, gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde, talep üzerine davayı takip için kayyım atanmasına karar verebileceği öngörülmüştür (HMK m. 55; HUMK m. 41). Ne var ki, Kanun’da ölü kişiye karşı dava açılması halinde nasıl davranılacağı gösterilmemiştir. Kural olarak ölü kişi adına ve ölü kişiye karşı dava açılması olanağı bulunmamaktadır. Aynı şekilde kural olarak ölü kişi aleyhine dava açılması halinde davanın mirasçılara yöneltilmesine de olanak yoktur. Zira yukarıdaki açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, ölü kişinin taraf ehliyeti bulunmamaktadır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; Hakkında veraset ilamı talep edilenin nüfus aile kaydı çıkarılarak dosya arasına alındığı, söz konusu kaydın incelenmesinde hakkında veraset ilamı talep edilen Hava Yüksek'in nüfus kayıtlarına göre sağ olduğunun anlaşıldığı, sağ olan kişi hakkında veraset ilamı talep edilemeyeceğinden davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır....
Gerekçeli kararın adı geçen mirasçı sağ ise kendisine, ölü ise mirasçılık belgesinin ilgilisinden temin edilerek mirasçılarına usulüne uygun tebliği ile temyiz süresinin beklenmesi, 2. Taşınmaz satış vaadinde bulunan.....'nın mirasçısı .....'e gerekçeli kararın tebliğ edilmediği görülmüştür. Gerekçeli kararın adı geçen mirasçı sağ ise kendisine, ölü ise mirasçılık belgesinin ilgilisinden temin edilerek mirasçılarına usulüne uygun tebliği ile temyiz süresinin beklenmesi, 3. Taşınmaz satış vaadinde bulunan .....'in mirasçılarından ... hükmü temyiz etmiştir......in ... adında 2 mirasçısı bulunmaktadır. Aytaçlardan birinin baba adı ..., diğerinin ise .....'dır. Dosya içeriğinden hangi ...'in temyiz isteminde bulunduğu anlaşılamamıştır. Gerekçeli karar Aytaçlardan sadece birine tebliğ edilmiş, tebliğ edilenin hangi ... olduğu belirlenememiştir. Bu durumda mahkemece hükmü temyiz eden ...'...
Köyü 861 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Dosya kapsamından davalılar ... ve ...'nin Av....'a verdikleri vekaletnameye rastlanmadığı gibi gerekçeli kararın vekile tebliğ edildiği, nüfus kayıtlarından davalı ...'nin ölü olduğu anlaşılmaktadır. 1-Davalı ...'nin veraset ilamının ilgililerinden temini ile mirasçıları tarafından Av....'a verilmiş vekaletname bulunup bulunmadığının araştırılması ve varsa vekaletnamenin dosya içerisine konulması, yoksa mahkeme kararı ile davacı vekilinin temyiz dilekçesinin adı geçen davalının mirasçılarına yöntemince usulüne uygun şekilde tebliğ edilerek temyiz sürelerinin beklenmesinden, 2-Davalı ...'nin sağ olup olmadığının araştırılması, sağ ise davalı ... tarafından Av....'...
'nin sağ olup olmadığı araştırılıp, sağ ise Tebligat Yasasının 28 ve devamı maddelerinde belirtilen usullerle araştırma yapılıp, adres tespiti halinde bu adrese gerekçeli kararın ve temyiz dilekçesinin tebliği; eğer ölü ise bu husus nüfus kayıtları ile tespit edildikten ve mirasçıları saptandıktan sonra mirasçılarına ve diğer dahili davalılara gerekçeli kararın ve temyiz dilekçesinin Tebligat Yasası ve Tüzük hükümlerine uygun olarak yöntemince tebliği sağlanıp temyiz süreleri beklendikten sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere iadesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 21.5.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....
nin sağ olup olmadığı araştırılıp, sağ ise Tebligat Yasasının 28 ve devamı maddelerinde belirtilen usullerle araştırma yapılıp, adres tespiti halinde bu adrese gerekçeli kararın ve temyiz dilekçesinin tebliği; eğer ölü ise bu husus nüfus kayıtları ile tespit edildikten ve mirasçıları saptandıktan sonra mirasçılarına ve diğer dahili davalılara gerekçeli kararın ve temyiz dilekçesinin Tebligat Yasası ve Tüzük hükümlerine uygun olarak yöntemince tebliği sağlanıp temyiz süreleri beklendikten sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere iadesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 21.5.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....